Rajoy, lideri olduğu Halk Partisi (PP) yöneticileriyle yaptığı toplantıda, Katalonya'daki duruma ilişkin konuştu. Tek taraflı bağımsızlık ilanı sonrası özerk yönetime doğrudan müdahale etme imkanı veren Anayasanın 155. maddesini uygulamaya koymalarını "iyi bir adım" olarak niteleyen Rajoy, kurulacak yeni Katalan hükümetine de uyarıda bulundu.
Hakkında tutuklama kararı bulunan eski Katalonya Özerk Yönetimi Başkanı Puigdemont'un bölgeye gitmeden kaçtığı Belçika'dan görüntülü bağlantı kurarak yemin edip yeniden başa geçmesini kabul etmeyeceklerini kaydeden Rajoy, "Uzaktan veya temsilciler aracılığıyla ya da başka tür bir hileyle başkan olma imkanı yok. 155. madde bir sonraki başkan görevi devralana kadar yürürlükte kalacak." dedi.
İspanya Başbakanı, görüntülü bağlantı ile yemin etmeyi kabul etmeyeceklerini, dolaysıyla Puigdemont'u başkan olarak tanımayacaklarını vurguladı.
Katalonya Parlamentosu'nun 21 Aralık seçimleri sonrası ilk oturumu 17 Ocak'ta yapılacak. Seçimi az farkla kazanan bağımsızlık yanlısı partilerin, kaçak vekiller nedeniyle hükümet kurup kuramayacağı bilinmiyor.
Ayrılıkçı partiler, "devlete karşı isyan ve başkaldırma", "ayaklanma" ve "kamu malını kötüye kullanmak" suçlanan Puigdemont'un görüntülü bağlantı yoluyla yemin edebileceğini açıklamıştı.
- Süreç
Katalonya Özerk Yönetimi, 1 Ekim 2017'de yapılan yasa dışı bağımsızlık referandumuna gitmiş, Katalonya yerel parlamentosu da referandumunun sonucuna bağlı olarak 27 Ekim 2017'de tek taraflı bağımsızlık ilanı kararı almıştı. Ancak aynı gün merkezi hükümet, İspanya Senatosunun onayıyla Anayasa'nın 155. maddesini uygulayarak, yerel yönetim ve parlamentoyu feshetmiş, 21 Aralık 2017'de de erken yerel seçime gidilmesine karar vermişti.
Ayrıca, "devlete karşı isyan ve başkaldırma", "ayaklanma" ve "kamu malını kötüye kullanmak" suçlamasıyla Katalonya hükümeti üyeleri tutuklanmış, eski Özerk Yönetim Başkanı Carles Puigdemont, dört eski bakan ile Belçika'ya kaçmıştı.
21 Aralık'ta yapılan erken seçimlerde ise ayrılıkçı partiler yüzde 50'nin altında oy almalarına rağmen seçim sistemi sayesinde hükümet kurma çoğunluğuna ulaşmıştı.