"İsrail Vatandaş Hakları Örgütü"'nün Dünya İnsan Hakları Günü'nde yayımladığı raporda, İsrail'de Arap azınlığa karşı suçların tırmandığına işaret edilerek, İsrail yönetiminin Filistinlilere yönelik insan haklarında ciddi ihlallerde bulunduğu belirtildi.
İsrail'in Filistinlilere karşı ifade özgürlüğünü, adil yargılamayı ve bedensel bütünlüğü ihlal ettiği kaydedilen raporda, durumun İsrail'in son Gazze saldırıları sonrası daha da kötüye gittiği, bu yıl Kudüs ve Batı Şeria'da da patlak verdiği ifade edildi.
Rapora göre, bu yıl Filistinlilerin haklarına karşı en ağır ihlallerden biri de Filistinlilerin İsrailli güvenlik güçlerine karşı herhangi bir eylemde bulunması veya şüphe uyandırması durumunda, "taş atanı vur" talimatı doğrultusunda, hiç bir gerekçe olmadan ateş açılması sonucu işlenilen cinayetler.
Son dönemde İsrail'in gerçekleştirdiği "idari tutuklamalarda" ciddi artış gözlendiği belirtilen raporda şunlar kaydedildi:
"İsrail yönetimi bu yıl ilk defa çocuklar için idari tutuklama emri verdi. Ocak ayından ağustos'a kadar 390 Filistinli için 'idari tutuklama' kararı çıkardı. 62 Filistinliye (İsrail vatandaşı Araplar) Mescid-i Aksa ve Kudüs'e erişim engeli konuldu. Ayrıca içişleri bakanlığından şiddet olaylarına karışmış Kudüslüler için kalıcı şekilde oturma izinlerinin ve vatandaşlıklarının alınması tehdidinde bulunularak işlem başlatıldı."
İsrail'in "idari tutukluluk" adını verdiği uygulamayla, İsrail istihbaratının gizli güvenlik bilgilerine dayanarak, Filistinliler 1 ila 6 ay arasında alıkonulabiliyor. Tutuklunun "İsrail güvenliği için tehlike teşkil ettiğine" karar verilmesi halinde ise askeri hakim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.
İsrail güvenlik kabinesi, önceki hafta, Filistinlilere yönelik "evlerin yıkılmasında acele edilmesi, idari tutukluluğun çerçevesinin genişletilmesi ve güvenliğin artırılması" gibi kararlar almıştı.
İsrail'in 8,5 milyonluk nüfusunun yaklaşık 2 milyonu, 1948 yılındaki savaş ve işgale rağmen yurtlarında kalarak İsrail vatandaşı olan Filistinlilerden oluşuyor. Tel Aviv yönetimi, söz konusu Filistinlileri "İsrailli Araplar" diye tanımlıyor. 1948 Filistin İslami Hareketi de İsrail vatandaşı Filistinlilerin kurduğu geniş tabanlı bir toplumsal hareket olma özelliğini koruyor.