Kırıkkale 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, "kasten öldürme" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanan tutuklu sanıklar A.E.M, Z.A.H.Ş, R.İ.Y, A.İ.S.F. ve A.H.Ş. ile avukatları hazır bulundu. Davanın tek firari sanığı I.C.M'nin ise aranmasına devam ediliyor.
Sanıklardan A.İ.S.F, savunmasında, I.C.M'nin araması üzerine olay günü evine gittiğini, maktul Fathi Tahsin Fathi Ali Hımıs'ı hiç görmediğini ve cesedi battaniyeye sararak pencereden dışarı çıkardıklarını ileri sürdü.
I.C.M. ile birkaç kez telefonla görüştüğünü ve Kırıkkale'deki evine bir kez gittiğini iddia eden A.İ.S.F, "DEAŞ'a hiç katılmadım. Sadece para karşılığı onların küçük silah ve araç tamirlerini yaptım. I.C.M'nin DEAŞ'a katıldığını biliyorum ama sonra ayrıldı." ifadelerini kullandı.
Hımıs'ı kimin öldürdüğünü görmediğini savunan A.İ.S.F, "Neden öldürüldüğünü bilmiyorum. I.C.M, olayı kimseye söylemememiz için tehdit etti. Olayın DEAŞ'la bağlantılı olduğunu düşünmüyorum. Bütün bildiklerimi anlattım." dedi.
Sanıklardan A.H.Ş. ise I.C.M'nin evine Hımıs'la gittiklerini anlatarak, "Evde maktulü tutmamızı istedi. El ve ayaklarını kelepçe ile bağladı. Elinde silah da vardı. Silahı bırakmasını istedim ancak bırakmadı. Ben daha sonra dışarı çıktım. Tekrar eve girdiğinde şahıs odada hareketsiz şekilde yatıyordu. Daha sonra cesedi dışarı çıkardık." diye konuştu.
İş yerine herkesin geldiğini aktaran A.H.Ş, aralarında DEAŞ'lıların da olduğunu söyledi.
Evde otururken balkona çıktıklarını ve tekrar içeri girdiklerinde Hımıs'ı ölü bulduklarını öne süren sanıklardan R.İ.Y. ise "I.C.M, silahını bize doğrulttu ve yardım etmemizi istedi. 'Yardım etmezseniz sizi, sizi bulamazsam çocuklarınızı öldürürüm' dedi. Biz de korktuk. Battaniyeye koyup pencereden arka bahçeye çıkardık." ifadelerini kullandı.
Sanıklar A.E.M. ve Z.A.H.Ş. de olay günü evde bulunmadıklarını ve kendilerinin cinayetle bağlantılarının olmadığını savundu.
Sanık savunmalarının ardından Cumhuriyet savcısının mütalaasını alan mahkeme heyeti, Z.A.H.Ş'nin tahliyesine karar vererek, duruşmayı 27 Nisan'a erteledi.
- Olay
Kırıkkale'de geçen yıl 10 Temmuz'da Yuva Mahallesi Şehit Müslüm Erdal Caddesi'nde bir gecekondunun bahçesinde el ve ayakları plastik kelepçeyle bağlı şekilde toprağa gömülü Irak uyruklu bir kişiye ait ceset bulunmuş ve olayla ilgili Ankara'da 5 şüpheli gözaltına alınmıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosu savcılarından Yarcan Mutlu tarafından Fathi Tahsin Fathi Ali Hımıs'ın ölümüne ilişkin hazırlanan iddianamede, terör örgütü DEAŞ mensubu oldukları öne sürülen Irak uyruklu I.C.M, A.İ.S.F, Z.A.H.Ş, A.E.M, A.H.Ş. ve R.İ.Y. şüpheli olarak yer almıştı.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinin yetkisizlik kararıyla Kırıkkale'ye gönderdiği iddianamede, şüpheliler I.C.M, R.İ.Y, A.İ.S.F. ve A.H.Ş'nin "tasarlayarak canavarca hisle öldürme" ile "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmiş, Z.A.H.Ş. ve A.E.M'nin ise "silahlı terör örgütüne üye olma" ve "başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma" suçlarından 19'ar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istenmişti.