Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklarla avukatları katıldı. Bazı sanıklarla bulundukları cezaevlerinden telekonferans sistemiyle bağlantı kurulan duruşmada, sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
Sanık Abdurrahman Sadık Yılmaz, suçlamalarla ilgili dönemde komiser yardımcısı olduğunu ve büro amirliğine vekalet ettiğini bildirdi. Şikayetçilerden ikisi hakkındaki teknik takip ve dinleme taleplerinde imzasının bulunduğunun işaret edilmesi üzerine Yılmaz, o dönemde soruşturma sürmesine karşın, üç aylık dinleme kararı süresinin bitmek üzere olduğunu ifade etti. Bunun üzerine "Kozmik Oda" soruşturmasını yürüten eski Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili'yi aradığını ve savcılıkça dinleme süresinin uzatıldığını anlatan Yılmaz, yasal prosedürü uyguladıkları iddiasında bulundu.
Yılmaz, dijital verilerinde ByLock ile FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'in vaaz videolarının bulunduğuna ilişkin tespitleri kabul etmedi.
Sanık Hasan Gültekin'e ise Eskişehir'de görevliyken Ankara'daki kişilerle ilgili sorgulamalarının nedeni soruldu. Gültekin amirlerinin talimatıyla bunu gerçekleştirdiğini, o dönem Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğünden bu yönde talep gelmiş olabileceğini savundu.
Eski Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem Köse de suçlamaları reddetti.
Duruşmaya telekonferans sistemiyle bağlanan sanık Rüştü Çetinkasap ise Eskişehir'de yargılandığı davada "FETÖ üyeliği, haberleşmenin gizliliğini ihlal ve resmi belgede sahtecilik"ten 24, Antalya'da yargılandığı davada ise "haberleşmenin gizliliğini ihlal ve resmi belgede sahtecilik"ten 33 yıl hapse çarptırıldığını anlatarak bu kararların henüz kesinleşmediğini söyledi.
Telekonferans sistemiyle savunması sorulan sanık Serkan Şimşek ise "terör örgütü üyeliği"nden Artvin'de 9 yıl hapis cezası aldığını ve bu kararın kesinleştiğini bildirdi.
Hazır bulunan sanıklardan Ebu Müslüm Öztürk, ByLock kullanmadığını öne sürdü. Daha önce görev yaptığı Ağrı'da S.T. adlı kişinin kendisine ilişkin, "sohbet verdiği, telefonundan Eagle programını silerek, Tango yüklediği" yönündeki beyanlarını kabul etmeyen sanık beraatini istedi.
Savunmaları bugün sorulan birçok sanık ise eski savunmalarını tekrarladıklarını ve beraat istediklerini bildirdi.
Mahkeme heyeti tutuklu bulunduğu süre ve delil durumunu gözeterek sanıklardan Hakan Akdemir'in adli kontrol şartıyla tahliyesine, Hamdi Yeter, Serdar Bercan ve Abdurrahman Bişgin'in tutukluluğunun devamına karar verdi. Böylelikle davadaki tutuklu sanık sayısı 3'e indi.
Firari 11 sanık hakkındaki yakalama emirlerinin devamını kararlaştıran mahkeme davayı erteledi.
Sanıklar; "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme", "kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kaydetme", "özel hayatın gizliliğini i̇hlal", "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği" ve "i̇ftira" suçlarından yargılanıyor.
"Kozmik Oda" soruşturmasının, 19 Aralık 2009'da Ankara Emniyet Müdürlüğüne yapılan, "Çukurambar'da 2 ayrı araçtaki kişilerin Bülent Arınç'a saldırıda bulunabilecekleri" ihbarı üzerine başlatıldığının öne sürüldüğü, ancak ihbarın sahte olduğunun belirlendiği ifade edilen iddianamede, emniyet görevlilerince ihbara konu kişilerin daha önceden izlenmeye başlandıkları ve bu kişilere kumpas kurulduğu aktarılmıştı.
İddianamede şunlar kaydedilmişti:
"Kozmik Oda kumpas soruşturmasının esas itibarıyla eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a saldırı yapacağı iddia edilen kişilerin belirlenmesi amacıyla değil, Arınç'a saldırı iddiaları bahane edilerek FETÖ hakkında, devletin mahrem bilgilerinin yer aldığı Seferberlik Tetkik Kurulunda ne tür araştırmaların yapıldığı, bu birimde hangi belgelerin bulunduğu ve birimin faaliyetlerinin ne olduğunun belirlenmesi ve devletin askeri sırlarının casusluk amacıyla temin edilmesi için yapıldığı anlaşılmıştır."