Kurtulmuş, Hz. Mevlana'nın 744. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma törenleriyle ilgili Konya Diamond Otel'de düzenlenen tanıtım toplantısında, Hazreti Mevlana'nın geleneğine hizmet etmekten memnuniyet ve sevinç duyduğunu söyledi.
Şeb-i Arus törenlerinin bu seneki temasının "Kardeşlik Vakti" olduğunu belirten Kurtulmuş, "Günümüz dünyasında her şeyden daha fazla ihtiyacımız olan bir meselenin bir motto olarak ortaya çıkarılması, Hazreti Mevlana'nın hepimizin bildiği o kardeşliği eksenine alan öğretisinden hareketle, böyle bir slogan etrafında etkinliklerin düzenlenecek olması anlamlıdır." diye konuştu.
- "Her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var"
Kurtulmuş, Hazreti Mevlana ve onun geleneğinin, sürekli çeşmesinden pınar akan, soğuk, buz gibi, zemzem gibi su akıtan bir irfan çeşmesi olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İşte onun için insanlar hala dünyanın her yerinde Hazreti Mevlana'nın görüşlerini dinliyor, çok sayıda insan Konya'ya geliyor. Bu büyük değerin farkında olmamız, Konya olarak bu büyük hazinemizin bize vermiş olduğu zenginliklerden istifade etmemiz, akıllı ve inançlı olmamızın gereklerinden birisidir. Günümüzde, kendisinin İslam dairesi içerisinde olduğunu iddia eden bazı çevrelerin, ayrıştırıcı, ötekileştirici ve dışlayıcı üsluplarına karşı, bunlar üzerinden insanlara hayatı neredeyse yaşanmaz hale getiren, baskılarına, zorbalıklarına karşı, Hazreti Mevlana'nın ötekileştirmeyen, ayrıştırmayan, birleştirici, insanların hepsini derleyici, toparlayıcı sözlerine her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var."
Kurtulmuş, Hz. Mevlana'nın büyük bir temsilcisi olduğu irfan geleneğinin, yaşayan ve gelecekte yaşatılması gereken insani bir erdem olarak görülmesi gerektiğini aktardı.
Konya'nın Hz. Mevlana'nın dünyaya tanıtılmasında üstlendiği görev nedeniyle şanslı olduğunun altını çizen Kurtulmuş, "Hazreti Mevlana'nın görüşleri ve fikirleri üzerinden, Mevlana'yı sanki İslam dairesinin dışında, hümanist bir ekolün temsilcisi ve kurucusuymuş gibi göstermek Mevlana'ya yapılacak en büyük hakaret en büyük haksızlıktır. Hazreti Mevlana, İslam geleneğinin tam göbeğinde, İslam inancının en güzel şekilde gelişmesini sağlayan bir Müslüman, bir bilge, bir mürşid ve bir rehber olarak insanların karşısında duruyor. Onun İslam dairesi içerisinde söylemiş olduğu, insanların her birisini yaradılıştan eş olarak gören görüşünü, maalesef bir takım yanlış hümanist görüşlerin parçası olarak anlatmaya çalışmak haksızlıktır." değerlendirmesinde bulundu.
Kurtulmuş, Hz. Mevlana'nın "Ben, Hazreti Peygamber'in, Hazreti Kuran'ın ömrüm olduğu çerçevede kölesiyim. Hazreti Peygamber'in de yolunun tozunun kölesiyim" diyecek kadar Allah'a, şeriata, Kuran-ı Kerim'e ve Hazreti Muhammed'in sünnetine bağlı olan bir İslam alimi olduğunu bildirdi.
- "Konya'daki Şeb-i Arus, tek Şeb-i Arus töreni olacak"
Şeb-i Arus törenlerinin amacı dışında sadece turistik bir gösteri haline dönüştürülmemesi gerektiğine işaret eden Numan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"3-5 tane üzerine Mevlevi kıyafeti giyen kişinin, hem de bazı uygunsuz yerlerde, 'Biz sema yapıyoruz' diyerek ortaya çıkması, Mevlana'yı en çok rencide edecek hususlardan biridir. Şeb-i Arus törelerinin bir şekilde marka haline getirilmesi için süreç tamamlanmıştır. Konya'daki Şeb-i Arus, tek Şeb-i Arus töreni olacak. Bu anlamda Kültür Bakanlığımızın gözetimi altında, mevlevi geleneklerine uygun bir şekilde Şeb-i Arus törenleri sürdürülecek."
Törenlerin organizasyonunda emeği geçenlere, Hz. Mevlana'nın daha iyi anlaşılmasına, fikirlerinin dünyaya daha güzel bir şekilde yayılmasına vesile olanlara şükranlarını sunan Kurtulmuş, ilerleyen dönemde Mevlana Müzesi'nin bahçe düzenlemesinin, kalem işleri restorasyonunun yapılacağını dile getirdi.
Kurtulmuş, bu düzenlemelerin masraflarının Konya Ticaret Odası, Konya Sanayi Odası ve Konya Ticaret Borsası tarafından karşılanacağını belirterek, bu kurumlara teşekkür etti. Kurtulmuş, Hz. Mevlana'nın türbesinde bulunan sanduka örtüsünün de yenileneceği bilgisini verdi.
- Türkiye'den kaçırılan tarihi eserler
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Kurtulmuş, bir gazetecinin tarihi eser kaçakçılığına ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
"Türkiye'nin kaçırılan tarihi eserleriyle ilgili Bakanlığımız aktif şekilde çalışıyor. Türkiye'den daha evvel kaçırılan eserleri hafiye gibi izliyoruz. Şu anda takip ettiğimiz, farklı ülkelerde bulunan, 56 dosyamız var. Bu hukuki bir süreç. Hemen kolaylıkla bir günde alınamıyor. Bu süreçlerin sonunda eserlerin bir kısmının Türkiye'ye iade edildiğini biliyorsunuz. Çok sayıda eserin yurt dışına kaçırıldığını biliyoruz. Koca koca ülkelerin anlı şanlı müzelerinde sergilenen birçok eserin Türkiye'den çalınarak götürüldüğü de aşikardır. Bunların hepsiyle ilgili çalışmalarımız yapıyoruz."
- "Mevlana'nın tanıtılmasında etki yapacak projeleri destekleriz"
Bir gazetecinin Hazreti Mevlana'nın hayatını anlatan bir sinema filmi çalışmasının olup olmadığını sorması üzerine Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sinema sektörüne ciddi destekleri olduğuna dikkati çekti.
Bu destekler sayesinde de Türkiye'de 2002 yılında 9, 2016 yılında da 135 film üretildiğini aktaran Numan Kurtulmuş, "Buradan açık çağrıdır, Hazreti Mevlana'yla ilgili film yapmak isteyen arkadaşlarımız, gelsinler, projelendirsinler, Bakanlığımıza müracaat etsinler. Biz Bakanlık olarak, doğru projelerin, gerçekten ses getirecek, dünya çapında Mevlana'nın tanıtılmasında etki yapacak projeleri destekleriz." ifadelerini kullandı.