Abdullah Avcı, karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında, "Burada gol atmak hakikaten çok zor. Gol attığın zaman kulübene saldırı oluyor. Provokasyon oluyor, herhalde VAR kayıtları da vardır, bakarlar. Çok net söylüyorum, hiçbir zaman da farklı şeyler de söylemedim. Bir teknik adam golden sonra kulübeye saldıracak çete halinde, yumruk atacak, hakaret edecek, telaffuz edemiyorum. Dördüncü hakem bunu göremeyecek, sonra bir daha gelecek hem de eski çalıştığı oyuncusuna, hem hakaret edecek hem yumruk atacak sonra da kulübenin arkasına kaçacak, delikanlı adam devam eder. Onun için mesafe kat edemiyoruz. Biz sahanın içinde kalmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Galatasaraylı futbolcuları şampiyonluktan dolayı tebrik eden Avcı, şöyle konuştu:
"Bugünle ilgili oyun organizasyonlarına, plana sadık bir şekilde oynamak ve kazanmak arzusuyla geldik. İlk yarı itibarıyla oyun tamamen istediğimiz gibi gitti. Gol ve golden sonra topa sahip olmada çabuk kayıplar yaptık ama fazla pozisyon vermedik. Devreyi 1-0 önde kapattık. İlk yarıda duran toplar tehlikeli olmuştu, ikinci yarıda bir duran topun devamından yediğimiz gol, 10 dakikalık süreç ve duygu dalgalanması rakibe üstünlük verdi. Sonra yediğimiz ikinci gol, çevirmek için sistemde değişiklik yaptık, onlar da korumak için 5'liye döndü. Denedik olmadı, rakibimiz kazandı ve şampiyon oldu.
Biz de şampiyon olma duygusuyla gedik. 21 hafta ligi götürdük ve sahanın içinde kalmaya çalıştık. Sahanın içinde kazanıp, sahanın içinde kaybederiz diye söyledik. Rakibi arzusu, iştahı için tebrik ediyorum. Biz belki final yapamıyoruz ama gelişen ve oyunda da kazanan bir takımız. Belki kupamız yok ama beş senede 2 dördüncülük, 2 ikincilik, bir üçüncülük almış, 100 senelik camialarla oyun anlamında yarışarak, saygı görmemiz gereken yerde hakaret görüyoruz. 40 senedir bu film devam ediyor. Umarım biz bu oyunu geliştirerek Türk futbolunda bir takım artılar sağlarız. Rakibe Şampiyonlar Ligi'nde başarılar diliyorum."
Deneyimli teknik adam, Medipol Başakşehir'in son iki sezonda son haftalarda şampiyonluğu kaybetmesiyle ilgili görüşünün sorulması üzerine ise şu ifadeleri kullandı:
"Bu sene de 21 hafta lider kalarak geldik. Kolay değil 100 senelik kulüpler, bugün 50 bin kişi var. Biz teknik ekip olarak yaşadığımız sürecin, oyuncu üzerinden, performans üzerinden değerlendirmesini yapıyoruz. Gelişim böyle bir şeydir. Saydığım parçalar bunun içinde olabilir. Bazen rotasyonlar yapıyoruz, bazen medyadaki arkadaşlarımızın çok net bilgisi olmayabiliyor, 'Santrforsuz oyun' diyorsunuz ama bir sürü detay var, sakatlıkları olabiliyor.
Bu lige önemli bir renk katıyoruz, oyun oynuyoruz. Kupamız belki yok ama istatistikler, oyun gücünün tamamen senin elinde olduğunu gösteriyor. Umarım Türk futbolu adına doğru örnek olalım, insanlara doğru mesajlar verelim, bugün yaşadıklarımızı geçen hafta söylemiştim. Bugün de çok net şekilde ortaya çıktı. Bir de bahsettiğimiz şey rakibin kulübesine hakaret ve yumrukla... Bunu Avrupa'da hiçbir yerde göremezsiniz."
Abdullah Avcı, "Türkiye'de şampiyon olan takımlar gerçekten hakkıyla mı oluyor?" sorusuna ise, "Hakemler üzerinden bugüne kadar konuşmadım, bu ülke Cüneyt Çakır'ı kabul etmedi. Avrupa'da seyrettiğimiz son 5 üst düzey müsabakanın ikisini Cüneyt hoca yönetti. Çünkü oradaki oyun, oyun, buradaki değil. Oradaki oyuncu ve teknik adam başka. O oyunu yönetmek daha kolay olabiliyor. Burada hakem kalmadı, o bize gelmesin, onlara da yazık. Onlar da insan. Bu sokakta dolaşmak isteyeceklerdir, saygı göstermemiz lazım. Onu ben bilemem, ben sahanın içine bakıyorum. Organizasyonları nasıl geliştireceğiz diye bakıyorum. Sahanın içinde kazanırız sahanın içinde kaybederiz." cevabını verdi.
Avcı, bir basın mensubunun, "İlk golü bulursak sevinci daha kontrollü yapalım diye oyuncularınızı uyarmış olsaydınız gerginliğin önüne geçilebilir miydi? Özellikle Emre özelinde bunu soruyorum..." sözleri üzerine, "Ben sakin kaldım. Bu sevinç ya da üzüntüyle alakalı değil, bu bir kültür burada. Öne geçtiğin zaman bu bir kültür. Emre'nin ne yaptığını görmedim, eğer yaptıysa onu da kabul etmiyorum. Emre buraya gelince zaten tansiyon yükseliyor." şeklinde konuştu.
Abdullah Avcı son olarak, "Acaba Abdullah Avcı taraftar etkinliği olan bir kulüpte çalışmayı düşünür mü?" sorusuna şu cevabı verdi:
"Ben ve ekibim Türkiye'deki bütün büyük takımlardan teklifler aldık. Hayatım boyunca yan yollara hiç girmedim, hep düz yürüdüm, arka bahçelerden dolaşmadım, ne yaptıysam arkasından gittim. Vurup kaçmadım yani... Neyse onu net söyledim, böyle olmaya da devam edeceğim. Ben bir ailenin içinde uzun süredir devam ediyorum. İmzamın 5 sene olması, boş kağıda olması, kimse inandığım yoldan geri çeviremez. Onun için bilmiyorum.
Yoğun bir sezondan geçtik bir bitsin, Türk futbolunun da artık Avrupa'daki gibi bilinçli, hakarete değil, hepimiz yollardayız, çocuklarımız var, bu bir oyun, savaş değil. Çatışmaya gerek yok. Bak tebrik ediyoruz. Galatasaray şampiyonluğu kaybetseydi gücünden bir şey mi kaybedecekti, tarihindeki şampiyonluklar, Avrupa kupasında aldıkları... Ancak öyle bir hale geliyor ki yumruklar, kulübeye saldırılar, koridor... Atıyorsan devam edersin, kaçmazsın."