Macron, ziyaret için gittiği İsrail'den Fransa'ya dönerken J radyosu, Le Figaro ve Le Monde gazetelerine verdiği ortak demeçte, son haftalarda ülkedeki gösterilerde yaşanan şiddete tepkisini dile getirdi.
Ülkede şiddet yaygınlaştığında ve öfke arttığında devletin hedef alındığını belirten Macron, "Şiddete başvuranlar ve destekleyenler demokraside olduğumuzu unutuyorlar." dedi.
Macron, ülkenin "diktatör bir rejim haline geldiğini" ima eden açıklamalarda bulunan muhalefete tepki göstererek, "Bugün toplumumuzda, titizlikle yapılan suçlayıcı siyasi konuşmalarla demokraside olmadığımız fikri yerleşti. Diktatörlük, bir kişinin veya bir grubun yasalara karar verdiği bir rejimdir. Diktatörlük, liderlerin asla değişmediği bir rejimdir. Fransa buysa gidin diktatörlükte yaşayın ve görün." diye konuştu.
Diktatörlüğün kini meşru kıldığını ancak demokraside şiddete izin verilmediğini ifade eden Macron, bu konuda sessiz kalanların Fransa Cumhuriyeti ve demokrasinin zayıflaması hususunda suçlu sayılacağını kaydetti.
Öte yandan, Fransız siyasetçi Segolene Royal, basına yaptığı açıklamada, Fransa'nın "otoriter rejime" dönüştüğünü, iktidarın halkı dinlemediğini ve "başına buyruk" davrandığını savundu.
Royal, "Fransa'da sokaklarda yaşananları, dünyadaki şiddet görüntülerini gördüğümüz zaman, bu rejim hakkında çok soru işaretleri doğuyor. Ülkede gerçek bir demokratik kriz var." değerlendirmesinde bulundu.
