Acarer, Türkiye'de bilişim alanındaki başarılı şirketlerin ödüllendirildiği "Bilişim 500 Ödül Töreni"nde, Türkiye'de teknolojik altyapı yatırımlarının artması gerektiğini ifade ederek, iletişimi bekleyen tehlikelere dikkati çekti.
Mobil geniş bant altyapı yatırımlarının ve fiber altyapı yatırımlarının artması gerektiğini vurgulayan Acarer, şöyle konuştu:
"Şu anda mobil iletişimde tıkanmalar başladı. Yani ben yıl sonu diyordum ama tıkanmalar şimdiden başladı. Yıl sonunda göreceksiniz, beklemelerle karşılaşacaksınız. 2016 daha kötü olacak eğer mobildeki altyapıyı geliştiremezsek. Mobil de tek başına yetmez çünkü o mobildeki büyük datayı siz fiberle taşıyacaksınız. Bunun için uzman olmak gerekmiyor. Bunu her aklı selim insan düşünebiliyor."
- "Mutlaka frekans ilavesi yapmamız lazım"
Acarer, geniş bant fiber kablo ve baz istasyonu yatırımlarının kaçınılmaz olduğunu ancak bazı yerel yönetimlerin bu konuya subjektif yaklaşabildiğini söyledi.
Mobil geniş bantta yeni frekanslara ihtiyaç duyulduğunu aktaran Acarer, şunları kaydetti:
"Bugün Avrupa'da ortalama mobil geniş bandın miktarı 700 MHZ'in üzerinde. Türkiye'de bu miktar ortalama 300 MHZ'in altında. Yeni geniş bant verilirse Avrupa ortalamasına yaklaşacağız ama yetmeyecek. Bakın Avrupa hızla yeni mobil frekanslar veriyor. Geçen ay Almanya'da ben dersteyken ihale yaptılar. Bizim de mutlaka frekans ilavesi yapmamız lazım.
Bırakın şu anda planlanan frekansları, ilave frekanslar vermemiz lazım. Burada da en önemli kaynak şu anda analog televizyonda kullanılan frekanslardır. Bakın 800 MHZ frekans alındı, inşallah gelecek bu. Bunun altında 470 ile 790 arasında çok kıymetli, birilerinin 'platinium' birilerinin 'altın' dediği 400 MHZ'lik bir frekans bandı var. Bu bandın heba edilmemesi gerekiyor."
- "İleride frekans bantları çok daha kıymetli olacak"
Acarer, Türkiye'de sayısal yayıncılığa geçilmediğini ve bu durumun da bir şansa dönüştürülebileceğini belirterek, şunları anlattı:
"Bir nedenden geçemedik ya da geçmedik. Onu tartışmıyorum ben. O arada verilmeyen bantlar vardı, bu aslında Türkiye için bir şans oldu. Çünkü Amerika'da, Avrupa'da 5 sene evvel sayısal yayıncılık için verdikleri frekans bantlarını geri alıyorlar, parasını vererek. Hatta adamların masrafını ödeyerek. Onları, adına 4G, '4,5G' ya da diğer adıyla 'future network' deyin, işte bunlarda kullanmaya hazırlanıyorlar. Bakın bizim bu frekansları bunlara hazırlamamız gerek. İleride bu frekans bantları çok daha kıymetli olacak, bunlara paha biçilemeyecek o nedenle bu konunun bilişim sektöründe tartışılmasını istiyorum."
Acarer, Türkiye'nin bilgi toplumu olmak için bilişime muhtaç olduğunu ve Türkiye'de Ar-Ge ve inovasyonun ciddiye alınması gerektiğini sözlerine ekledi.