Üreten, büyüyen, gelişen ve çözüm üreten Türkiye için ter akıtmak ve kafa yormak gerektiğini kaydeden Öner, "Türkiye için mühim bir eşiği geçmiş olduk. Artık önümüze bakmalıyız. Artık üreten, büyüyen, gelişen ve çözüm üreten Türkiye için ter akıtmalı ve kafa yormalıyız. Bu süreçte 'hayır' oyu veren de, 'evet' oyu veren de bu ülkenin insanıdır. Herhangi bir ayrışma olmadan, yönetsel mekanizmanın nitelikli olarak çekinceleri de ortadan kaldırarak doğru bir şekilde hareket etmesi ve önüne bakması gerekiyor. Bu seçim Türkiye'nin geleceğe yürüme iradesidir. Bu seçim, vesayet sisteminin feshine, millet iradesinin hakim kılınmasına işaret ediyor. Bu anlamda 'evet' Türkiye için önemliydi ve nihayetinde 'evet' kazanmış oldu. Milletin iradesine herkes saygı göstermelidir. Ülkemizin önü aydınlıktır. Türkiye hak ettiği zirveye ulaşacaktır. Umut ve güven ile ekonomik istikrara kavuşacağız. Önümüzdeki sürecin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine yönelik ikincil mevzuatın oluşturulmasında ise ortak akılla hareket edilmelidir." şeklinde konuştu.
"Türkiye'yi hak ettiği yere birlikte, el ele taşımalıyız"
Evet kararının Türkiye için yeni bir dönüm noktasını oluşturduğunu vurgulayan Öner, "Referandumdaki 'evet' kararını, milletimizin; terörün, ihanetin, küresel sömürünün öznelerini, tetikçilerini, eylemlerini, söylemlerini, kumpas ve tezgahlarını sınır dışı etme kararı olarak görüyoruz. Anadolu'nun bütün renkleriyle birlikte ve hür yaşadığı, farklılıkların zenginlik, vatandaşlığın hukuki eşitlik olarak yaşandığı yeni Türkiye, sadece insanlarımız için değil, dünya mazlumları ve mağdurları için de güven ve adalet kapısıdır. Türkiye'yi hak ettiği yere birlikte, el ele taşımalıyız. Kamplaşmanın, kutuplaşmanın, birbirine sırt dönmenin bize ödettiği faturaları unutmadan, geleceğe dair güvenli adımlarla, istikrarı kuşanmış bir siyasal kurguyla yol almalıyız. Bunu başarırsak, ufku açık millet; yolu açık Türkiye'yi hem kuracak hem koruyacak hem de hak ettiği zirveye taşıyacaktır." dedi.