Şehit Nedip Cengiz Eker'in adının yaşatılması ailesini gururlandırıyor
Marmaris'te, FETÖ'nün hain darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı otele düzenlenen saldırıda şehit olan polis memuru Nedip Cengiz Eker'in anne ve babası, evlatlarının adının okul, hastane, orman, sokak ve kütüphanede yaşatılmasının gururunu yaşıyor- Baba Nihat Eker:- 'Oğlumun gurur duyduğum polis üniformasını giyince rahat ediyorum. Emanetleri bir hatıra'- Anne Güzel Eker

Oluşturma Tarihi: 2020-07-12 11:20:34

Güncelleme Tarihi: 2020-07-12 11:20:34

SABRİ KESEN - Muğla'nın Marmaris ilçesinde, 4 yıl önce Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kaldığı otele düzenlenen saldırıda şehit olan polis memuru Nedip Cengiz Eker'in anne ve babası, evlatlarıyla gurur duyuyor.

Güzel ve Nihat Eker çifti, polis memuru oğulları Nedip Cengiz'in, 15 Temmuz 2016'da şehit olmasının ardından, evlatlarının şehadete ulaştığı Marmaris'e yerleşti. Oğullarının Marmaris'ten ev alma hayalini gerçekleştiren çift, fotoğraf ve bayraklarla evin her köşesinde şehidin anılarını yaşatıyor.

Çift, şehit evlatlarının adının okul, hastane, orman, sokak ve kütüphanede yaşatılmasının gururunu yaşıyor.

- Evladının kıyafetlerini giyince rahat ediyor

Baba Nihat Eker, AA muhabirine, anısını yaşatmaya çalıştıkları oğlunu, 41 yaşında, toprağa vatan şehidi olarak verdiğini söyledi.

Darbecilerin adil şekilde hukuk kuralları içinde yargılanıp adaletin tecelli ettiğini aktaran Eker, darbenin engellenmesiyle ülke birliğinin sağlandığını dile getirdi.

Şehit ve gazilerin atalarından aldığı aynı ruhla hareket ederek ülkeyi savunduğunu vurgulayan Eker, halkın birlik ve beraberliğiyle girişimin engellendiğini dile getirdi.

Eker, ölünceye kadar evlat acısının bitmeyeceğini belirterek, şöyle konuştu:

"Oğlumun gurur duyduğum polis üniformasını giyince rahat ediyorum. Emanetleri bir hatıra. Şehitlerimiz var ki vatan var. Cengiz'in birçok ilde adı yaşatılıyor. Oğlumun adının verildiği okuldan mezun olanlar da bizim için gurur tablosu. Şehitlerimiz çok muteberdir. Onların sayesinde, bu ülkede rahat yaşıyoruz. Devletimiz ve milletimiz bize sahip çıkıyor. Tanımadığım insanlar bizi arıyor, soruyor. Herkes elinden gelen sevgiyi, saygıyı gösteriyor. Bizleri yücelttiler. Milletimden Allah razı olsun. Vatan sevgisi gençlerimize aşılandığı müddetçe, bu ülkeyi kimse ne parçalayabilir, ne bölebilir. Hiç unutulmayacak bir destan yazıldı. Ülkede hala onların artıkları var. Bunlar, bu ülkede yaşamasın. Bu ülkede temiz insanlar kalsın."

- "Gelsin diye bekliyorum ama Cengiz yok"

Anne Güzel Eker de yüreğinin ilk günkü gibi yandığını ifade etti.

Gözyaşlarının hiç dinmediğini anlatan Eker, baktığı her yerde, düşüncelerinde sadece oğlunun olduğunu kaydetti.

Evladının hatıralarıyla yaşamaya çalıştığını anlatan Eker, şöyle devam etti:

"Aydın'da evladımın çocukluk ve gençlik hatıraları canlanıyor, son yıllarını yaşadığı Marmaris'te de kendimi iyi hissediyorum. Akşam olunca kapıya bakıyorum. Gelsin diye bekliyorum ama Cengiz yok. Hep gelecekmiş gibi hissediyorum. Onun fotoğraflarıyla konuşuyorum. Mahkemede katillere haykırmak, onlara hakaret etmek isterdim ama oğluma yakıştıramadığım için hakaret edemedim. Onların oradan (cezaevinden) çıkmasını istemiyorum. Onlar oradan çıkarsa o gün biz bir daha ölürüz. Ben o gün ölürüm."

Eker, devlet yetkililerinin, her zaman yanlarında olduğunu vurgulayarak, "Benim acım büyük, sönmez bu acı. Çocuğumun adının okullara verilmesiyle teselli buluyoruz hatta dileğim bir üniversiteye adının verilmesi. Olur ama olmaz, bilemiyorum ama gönlümden geçiyor." diyerek gözyaşı döktü.