İlter, Star Rafinerisinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Rafineri dizayn edilirken Türkiye'nin gelecekteki petrol ürünleri ihtiyacına ilişkin projeksiyonların göz önüne alındığını ifade eden İlter, böylece ülkedeki ham madde arz güvenliğine katkı sağlanacağını, akaryakıt ürünlerinde ve petrokimya sektöründe ithalatın azaltılabileceğini söyledi.
İlter, rafineride benzin üretimi yapılmayacağını ve üretilen ürünlerinin tamamının petrokimya ham maddesi olacağını dile getirerek, 2011'de temeli atılan işletmede ekim sonu itibarıyla yüzde 96,4'lük ilerleme sağlandığını bildirdi.
Yıl sonu itibarıyla ilerleme oranının yüzde 97,5'e çıkarılacağını ifade eden İlter, şöyle konuştu:
"Star Rafineri, Eylül 2018'de devreye alınacak, üretim başlayacak. Yıllık 10 milyon ton ham petrol işleme kapasitesi bulunan rafinerimizle, dışa bağımlı olduğumuz ürünleri Aliağa'da üreteceğiz. 6 milyar dolarlık yatırımla Türkiye'de özel sektörün tek noktaya yaptığı en büyük yatırım olan rafineri, aynı zamanda Türkiye'nin ilk stratejik yatırım teşvik belgesine sahip projesi. Türk akaryakıt pazarında yıllık ortalama yüzde 4 büyüme gerçekleşiyor. Tek başına dizele baktığımızda buradaki büyümenin yüzde 7 seviyesinde olduğunu görüyoruz. Rafineri devreye girdiğinde, yıllık 5 milyon ton dizel, 1,6 milyon ton jet yakıtı, 1,6 milyon ton nafta, 700 bin ton petrokok, 500 bin ton reformat ürün, 400 bin ton karışık ksilen, 300 bin ton LPG ve 160 bin ton kükürt üreteceğiz. Bunlardan dizel, jet yakıtı ve LPG'yi iç piyasaya sunacağız. Böylece, rafineri Türkiye'nin cari açığının kapanmasına 1,5 milyar dolarlık bir katkı sağlayacak."
- "Jet yakıtı ithalatına gerek kalmayacak"
İlter, Türkiye'nin 2016'daki dizel tüketiminin 22 milyon ton olduğunu, bu miktarın 9,6 milyon tonunun iç pazarda üretilirken, kalan 12,4 milyon tonunun ithal edildiğini ifade etti.
Türkiye'de 2019'da dizel tüketiminin 25 milyon ton seviyesine çıkacağının öngörüldüğünü belirten İlter, rafinerideki 5 milyon tonluk dizel üretiminin bu rakamın yüzde 20'sine denk geleceğini söyledi.
Öte yandan, turizmdeki düşüş nedeniyle jet yakıtı tüketiminde yüzde 5 azalma olduğunu fakat üçüncü havalimanından sonra jet yakıtı tüketiminde bir artış beklediklerini dile getiren İlter, "Türkiye'nin yüzde 7-8 oranında bir jet yakıt ithalatı var. Star devreye girdikten sonra jet yakıtı ithalatına gerek kalmayacak. Jet yakıtının bir kısmını dizel olarak üretme kabiliyetimiz de var. Hedefimiz uzun vadeli ürettiğimiz tüm ürünleri iç piyasaya sunmak olacak." diye konuştu.
İlter, LPG pazarında ise şu anda yüzde 79 seviyesinde olan ithalatın, rafineride LPG üretimine bağlı olarak yüzde 70 seviyesine kadar ineceğini kaydetti.
- Rafineri'deki kritik aşamalar
Rafinerideki ilk kritik aşamanın 4 Ağustos'ta gerçekleştirilen "enerjilendirme çalışması" olduğunu bildiren İlter, rafineri devreye alınana kadar geçecek 10 aylık süredeki önemli aşamaları şöyle özetledi:
"Şu anda yardımcı üniteleri devreye almaya başladık. Şubat 2018'de meşalenin ilk ateşlenmesini gerçekleştireceğiz ki, meşale bu tesislerdeki güvenlik sibobudur. Sonrasında, 2018 başından itibaren ham petrol kontratlarını için görüşmeler başlayacak ve ilk geminin gelişi kritik bir adım olacak. Bu kapsamda ilk ham petrol gemisinin gelişini Haziran 2018 olarak planlıyoruz. İlk gemimizle sembolik olması açısından Azeri petrolünü getirmek uygun olacaktır diye düşünüyorum. Bunu değerlendiriyoruz, sonra piyasada bizim için hangi petrol ekonomikse onu kullanıyor olacağız. Temmuz 2018'de de ilk ham petrol ünitemizi devreye almayı planlıyoruz."
- "Rafineride bin kişiye istihdam sağlanacak"
14 ülkeden üç bine yakın mühendisin çalıştığı rafineride en iyi teknolojilerin kullanılması sonucu kükürt emisyonlarının minimize edileceğini belirten İlter, rafineri inşaatında 19 bin 500 kişinin çalıştığını ve işletme döneminde de toplamda bin kişiye istihdam sağlanacağını kaydetti.
İlter, Aliağa yarımadasında SOCAR'ın, Petkim Petrokimya Tesisi, Petlim Limanı ve Akaryakıt Depolama ve Dolum Tesisi gibi birçok yatırımının olduğunu söyledi.
Bu kapsamda Aliağa yarımadasında ilk özel endüstri bölgesi statüsünü almayı hedeflediklerini bildiren İlter, bu statüyle birçok ortak altyapı sisteminin kurulabileceğini ifade etti.
İlter, bu konudaki kanunun henüz çok yeni olduğunu ve birçok başka grubun da statüyü almak için istekli olduğunu dile getirerek, "Biz bunun için gerekli çalışmalarımızı sürdürüyoruz, bazı girişimlerimiz var. Birtakım destekler ve avantajlar da bu statü kapsamında ortaya çıkacaktır ama çıkan kanun da çok yeni. Biz ilk olmaya çalışacağız." açıklamasında bulundu.
SOCAR'ın, Türkiye'de 2023 hedefleri kapsamında yeni bir petrokimya tesisi ve depolama alanında yatırım planı olduğunu aktaran İlter, Star Rafinerisi'nde ise halka arzın söz konusu olmadığını belirtti.
- "İlerleyen yıllarda kapasite artışı olabilir"
İlter, rafineri için yapılan 6 milyar dolarlık yatırımın 3,3 milyar milyar dolarının kredi, 2,7 milyar dolarının ise öz kaynak ile yapıldığını hatırlattı.
Rafineri için biri Türk olmak üzere 23 bankadan kredi alındığını ifade eden İlter, projenin kendini 11-12 yıl içinde amorti edeceğini belirtti.
Öte yandan, rafinerilerin dizaynında her zaman yüzde 10-15 seviyesinde bir kapasite payı bulunduğuna dikkati çeken İlter, şunları kaydetti:
"Şu an ilk hedefimiz rafineriyi emniyetli bir şekilde devreye almak. Rafineriyi oturttuktan sonra bu kapasiteyi sonuna kadar kullanmak için çaba sarf edeceğiz. Petkim kısmında da oldukça müsait araziler var. İlerleyen yıllarda bir kapasite artışı olabilir ama ilk önceliğimiz şu anda rafineriyi Eylül 2018'de devreye almak."