Migros Ticaret AŞ İcra Kurulu Üyesi Cem Rodoslu, "Anadolu, dünyanın tarım sürdürülebilirliği konusunda çözüm merkezlerinden bir tanesi. 10 bin bitki çeşitliliği, 3 bin 500'den fazla endemik bitkisi ve 100'lerce kendine has faunası ile aslında bize çok büyük fırsatlar sunan çok özel bir toprak." dedi.
Rodoslu, Sürdürülebilirlik Akademisi ve Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası (TÜGİS) iş birliğinde Tarım ve Orman Bakanlığı desteğiyle online olarak gerçekleşen Sürdürülebilir Gıda Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, pandemi başladığında gıda tedarik ekosisteminin devamını sağlamak için stratejiler hazırladıklarını, Türk gıda ve perakende sektörünün çok ciddi bir sınavı başarıyla verdiğini söyledi.
Rodoslu, "Türkiye'de 22 milyon hane var. Bunun yüzde 97'si en az yılda bir kez Migros'tan alışveriş yapıyor. Dolayısıyla bu gözle baktığınız zaman dev bir ekosistem ve bu ekosistemin bütün paydaşları pandemi süreci içerisinde çok büyük fedakarlıklar gösterdi. Her bir paydaşımıza bu vesileyle teşekkürü bir borç bilirim." diye konuştu.
Migros'un, dev tedarikçi ve müşteri ağıyla süpermarket zincirinden çok bir ekosistem olduğunu belirten Rodoslu, şunları kaydetti:
"Migros olarak 400 bin ton sebze-meyveyi tüketicilerimizle buluşturuyoruz. 10 binlerce ton eti kendi üretim ve imalatıyla tüketiciye ulaştırıyoruz. Aynı şekilde Migros'un cirosunun yüzde 77'si tarım ve tarıma dayalı ürünlerle gerçekleşiyor. Dolayısıyla artık Migros için tarımın önemini bir kez daha vurgulamaya gerek yok."
"İyi tarım" uygulamaları artmalı
Cem Rodoslu, dünyada "iyi tarım" kavramının tartışıldığını, tarımda kullanılan gübre ve ilacın kontrol altına alınmasının önem kazandığını vurguladı.
"İyi tarım" uygulamasının tarlada kullanılan tarımsal ilaç ve gübrenin kayıt altına alınmasını zorunlu kıldığını belirten Rodoslu, ihtiyaç fazlası kullanımın önlenmesinin amaçlandığını kaydetti.
Biyoçeşitliliğin önemine işaret eden Rodoslu, "Pek çok konferansta söz ediliyor. 3-4 tane domates tohumu firması, dünya pazarının yüzde 85'ine hakim vaziyette. Benzer birçok ürün sayılabilir. Burada önemli olan çeşitliliği artırabilmek." dedi.
"Buğdaya sahip olmak petrole sahip olmaktan daha kıymetli"
Migros Ticaret AŞ İcra Kurulu Üyesi Rodoslu, dünya tarımıyla ilgili pek çok sorunun çözüm merkezinin Anadolu toprakları olduğunu vurgulayarak, bu coğrafyada 12 bin yıldır 42 medeniyetin tarım yaptığını hatırlattı.
Türkiye'nin, 3 bin 500'ün üzerinde endemik bitki çeşidiyle biyoçeşitlilik için önemli bir coğrafya olduğunu aktaran Rodoslu, Anadolu'nun bereketi nedeniyle bir Türk'ün hayallerinin bile çoğunlukla tarımla ilgili olduğunu söyledi.
Rodoslu, "Anadolu, dünyanın tarım sürdürülebilirliği konusunda çözüm merkezlerinden bir tanesi. 10 bin bitki çeşitliliği, 3 bin 500'den fazla endemik bitkisi ve 100'lerce kendine has faunası ile aslında bize çok büyük fırsatlar sunan çok özel bir toprak." ifadelerini kullandı.
Pandeminin ilk haftalarında buğday fiyatının petrol fiyatını geçtiğini hatırlatan Rodoslu, insanların bu dönemde buğdaya sahip olmanın petrole sahip olmaktan daha kıymetli olduğunu fark ettiğini söyledi.
"Üretici Kart, üyelerine alışverişlerde çok önemli avantajlar sağlıyor"
DenizBank Tarım Bankacılığı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Burak Koçak da 2003'te Tarişbank satın alması ile girdikleri tarım bankacılığı alanında sürdürülebilir tarımın finansmanını desteklemek için çalıştıklarını söyledi.
Sektöre girdikleri yıl, sektördeki toplam tarım kredilerinin 700 milyon lirayken bugün 122 milyar liraya ulaştığını bildiren Koçak, şunları kaydetti:
"Bu finansmanda kamu kesiminin çok ciddi bir payı var, sübvanselerden dolayı bizle beraber 17 banka tarımın finansmanı için çalışıyor. Üreticiler açısından bakıldığında, aslında finansmana erişim eskisi gibi zor değil. Çiftçiye sorduğumuzda, bugün artık finansmana erişim sorunu tüm sorunlar arasında 5. sıralara kadar geriledi. Asıl problem, artık ürünün doğru fiyatlandırılması..."
Gübre, ilaç, yem, tohum, akaryakıt gibi en önemli girdi kalemlerinde sektörün tüm paydaşları ile iş birliği yaptıklarını belirten Koçak, yaklaşık 600 bin üreticinin cebindeki Üretici Kart'ın, üyelerine alışverişlerde çok önemli avantajlar sağladığını bildirdi.
"Hayvan refahı konusunda standartların ötesinde uygulamalar geliştirdik"
Metro Türkiye Kalite Güvence Grup Müdürü Tülay Özel ise hayvanların güvenli ve sağlıklı koşullarda yetişmesini önemsediklerini ifade ederek, hayvan refahı konusunda standartların ötesinde uygulamalar geliştirdiklerini anlattı.
Hayvan refahı konusunda tedarikçilere her yıl eğitim verdiklerini ve gerekli denetimleri, bağımsız akredite kuruluşlarına bağlı uzman denetçiler tarafından çiftliklerde gerçekleştirdiklerini aktaran Özel, "Bu denetimlerde yasal ve hayvan refahı kriterleri, tavuk başına düşen yeterli alanlar, folluk, tünek, yemlik, suluk gibi detaylar, hayvanların sağlık planları, kümesin hijyenik şartları gibi birçok konu en titiz şekilde inceleniyor. Metro Türkiye olarak hayvan refahını, sürdürülebilir bir hayvancılık için olmazsa olmaz görüyoruz." ifadelerini kullandı.