Arslan, Çelik-İş Sendikasınca, Serik ilçesindeki bir otelde düzenlenen "Sendikal Temsil İş Sağlığı ve Güvenliği, Etkili İletişim" konulu seminerde, 15 Temmuz'un Türkiye'yi işgal ve darbe girişimi olduğunu söyledi.

Yaşanan girişimin bu zamana kadar yaşanan darbelerden ayrılması gerektiğini vurgulayan Arslan, bu durumun Türkiye'nin NATO ve müttefikleri tarafından işgal girişimi olduğunu öne sürdü.

Yaşanan zorluklara rağmen Türkiye'yi ve bölgeyi korumanın bir sorumluluk olduğunu aktaran Arslan, "Kendi sorunlarımızla mücadele ederken, ülkemizin geleceğini, bölgedeki gücünü ve varlığını da devam ettirecek çalışmalara destek olmamız gerekiyor. Bunun ne kadar zor olduğunu biliyorum ama başka da seçeneğimiz yok. Önümüzde zor günler var. Bu zor günlere karşı hazırlıklı olmamız gerekiyor." dedi.

Arslan, taşeron işçilerle ilgili düzenlemeye ilişkin şöyle konuştu:

"Cumhurbaşkanı öncülüğünde 2014'de taşeron işçilerle ilgili çok önemli yasal düzenleme yapıldı. Yasal düzenlemenin ikinci aşaması için harekete geçildi. Bir hazırlık var. Bize söylenen yılın sonuna kadar taşeron konusundaki hedeflerini yapmak istedikleri. Bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Bu meseleyle ilgili tartışmaların kamuoyunda devam etmesi hem bizi hem de çalışanları yoruyor. Düzenlemenin Hak-İş ve çalışanlarının talepleri doğrultusunda olması konusunda beklentilerimiz var. Uzun yıllardır taşeron işçileri işçi sendikalarında örgütledik. İşçi sendikaları bugün toplu sözleşme, sendikal haklar gibi temel haklarını elde etti. Taşeron sisteminin kamuda sona erdirilmesi ve bütün çalışanların işçi kadrolarında değerlendirilmesi ve istihdam edilmesi talebimiz var. Biz görüş ve önerilerimiz dikkate alınarak bir yasal düzenlemeyi tartışmasız ve bütün kesimlerin üzerinde uzlaştığı modelin hayata geçirilmesini istiyoruz."

Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ise insanlığın zor bir dönem ve sınavdan geçtiğini söyledi.

Başta İslam coğrafyası olmak üzere, tüm dünyada yaşanan kısır çekişmeler, çatışmalar ve terör olaylarının her geçen gün şiddetini artırarak devam etiğini anlatan Değirmenci, baş döndürücü hızla gelişen teknolojinin beraberinde çalışma hayatında, acımasız sömürü düzenini ve toplumsal yaşamda yozlaşmayı getirdiğini bildirdi.

Seminer, 3 Aralık'ta sona erecek.