TBMM Başkanvekili Adan, Sivas Kongresi'nin 101. yıl dönümü törenine katıldı:
'Sivas'ta boy gösteren ve dalga dalga büyüyerek dünyayı sarsan irade, Anadolu'yu işgal planı kuran denizaşırı güçlerin kabusu olmuştur. Sivas, dışarıdan saldırı için fırsat arayanlar ve içeriden onlara destek olanlara unutulmaz bir cevap vermiştir. Milletin inancı ve umudu olan çelikten irade, işgalcinin, iş birlikçinin, mandacının, himayecinin alayına birden 'Ya istiklal ya ölüm' diye haykır

Oluşturma Tarihi: 2020-09-04 13:28:18

Güncelleme Tarihi: 2020-09-04 13:28:18

TBMM Başkanvekili Celal Adan, "Sivas'ta boy gösteren ve dalga dalga büyüyerek dünyayı sarsan irade, Anadolu'yu işgal planı kuran denizaşırı güçlerin kabusu olmuştur. Sivas, dışarıdan saldırı için fırsat arayanlar ve içeriden onlara destek olanlara unutulmaz bir cevap vermiştir." dedi.

Adan, ulusal kurtuluş mücadelesine ışık tutan kararların alındığı Sivas Kongresi'nin 101. yıl dönümü dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı Atatürk Kongre Müzesi bahçesinde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, 101 sene önce bugün, milletin istiklali ve istikbali için bir haykırış yükseldiğini belirtti.

Bu haykırışın bütün Anadolu ve Rumeli'nin sesi olduğunu dile getiren Adan, "Bu toprağın evlatlarını, işgalcilere karşı topyekun ayağa kalkmaya çağırmıştır. İşte o yiğit sesin yükseldiği yerde, duvarlarında tarihimizin bir nabız gibi attığı kutlu bir şehirde, direnişin ve dirilişin şehri Sivas'ta olmaktan onur ve gurur duyuyorum." diye konuştu.

Adan, Sivas Kongresi'nin, şanlı tarihin parıldayan mücevherlerinden birisi olduğunu vurgulayarak, "Fakat onun ışıltısı, gelip geçici bir yıldız parlaklığı değildir. Bu tarihi hadisenin ışığı, halen yolumuzu aydınlatmaktadır. Kurtuluş Savaşı'nın kahramanlarını rahmet ve minnetle yad ediyorum. Ruhları şad olsun." ifadelerini kullandı.

- "Alayına birden 'Ya istiklal ya ölüm' diye haykırmıştır"

Bin bir zahmetle Anadolu'nun dört bir köşesinden yollara revan olan, yokluğun, yoksulluğun, tehlikelerin ket vurduğu mesafelerde sayısız badire atlatan vatan sevdalılarının, yiğit şehir Sivas'a geldiğini anlatan Adan, şöyle devam etti:

"Çift başlı kartalın Anadolu'ya gelip konduğu, Selçuklu'nun tahtını kurduğu, mazinin cesaret ve kahramanlıkla hamurunu yoğurduğu Sivas, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, kapısını çalan bu vatanperverleri bağrına basmıştır. O çetin günlerde, kongre salonunu dolduran, sadece farklı şehirlerden gelen temsilciler değildir. O gün Sivas'ın gök kubbesinde çınlayan ses, binlerce yıllık Türk devlet geleneğinin sesidir. Asya bozkırlarından Anadolu'ya taşıdığımız tohumun, gölgesi yedi iklim üç kıtayı kaplayan çınarın, derin köklerimizin sesidir. Hürriyetinden vazgeçmemek için canından vazgeçen bu soylu milletin sesidir.

Ergenekon'da demirden dağları eriten, fetihte karanlık bir çağın kirli duvarlarını yıkan, Çanakkale'de sömürgecileri tarihin çöplüğüne gömen ruh, 101 sene önce bugün Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarında vücut bulmuştur. Sivas'ta boy gösteren ve dalga dalga büyüyerek dünyayı sarsan irade, Anadolu'yu işgal planı kuran denizaşırı güçlerin kabusu olmuştur. Sivas, dışarıdan saldırı için fırsat arayanlar ve içeriden onlara destek olanlara unutulmaz bir cevap vermiştir. Milletin inancı ve umudu olan çelikten irade, işgalcinin, iş birlikçinin, mandacının, himayecinin alayına birden 'Ya istiklal ya ölüm' diye haykırmıştır."

- "Yedi düvelin imkanı değil, bu mazlum ve asil milletin imanı kazanmıştır"

Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının bağımsızlık meşalesini tutuşturduğunu hatırlatan Adan, "Sivas'ta, kutlu mücadelenin işaret fişeği fırlatılmıştır. O mücadeleye gönül verenlerin alın teri, göz nuru ve temiz kanlarından, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti inşa edilmiştir. Kavgayı, karşımızda birleşen yedi düvelin imkanı değil, bu mazlum ve asil milletin imanı kazanmıştır. Ateşi ve ihaneti gören milletin gözleri, fırtınalı günleri hafızasına bütün ayrıntılarıyla nakşetmiştir. O gün millet için çarpışanlar da zillet içinde debelenenler de asla unutulmamıştır. Anadolu'nun kolaylıkla çiğnenip yutulacak bir lokma değil, buna yeltenenlerin gırtlağına takılacak demirden bir leblebi olduğunu gösteren mert çıkış, Türkiye'yi ufukların ötesine taşıyacak yol haritası olmaya devam etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Adan, Türkiye'nin verdiği bağımsızlık mücadelesini hazmedemeyenlerin, bu ülkenin kendi inisiyatifiyle yarınlara ilerlemesine katlanamayanların, güncel siyasi panoramada da mevcut olduğuna dikkati çekti.

Bütün dünya mazlumlarına umut ışığı olan Türkiye'nin duruşunu bozmak ve millete diz çökertmek isteyenlerin halen varlıklarını sürdürdüğünü dile getiren Adan, "Dün Düyun-u Umumiye ile iş birlikçi Galata bankerleriyle bu ülkenin helal ekmeği üzerine operasyon çekenler, bugün de kredi derecelendirmeleriyle, kur manipülasyonlarıyla bizi köşeye sıkıştırma gayretindedir. Dün şahsi ikbalini, çocuklarının hürriyetinden kıymetli görerek 'Manda ve himayeye teslim olalım.' diyenlerin yerini, bugün bağımsızlıktan taviz verme karşılığında ekonomik menfaat temin edeceğini düşünenler almıştır." dedi.

- "Yüzyıl önce 'Ya istiklal ya ölüm' diyen millet, teslim olmayacaktır"

Adan, bu şer şebekesinin karşısında Türk milletinin kendine bağımsız bir gelecek inşa etmekte olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Şükürler olsun ki Allah da bu milletin inancını, gayretini, alın terini zayi etmemektedir. Karadeniz'den gelen doğal gaz müjdesi bunun işaretçilerinden biridir. İnanıyoruz ki aynı çalışmalar kapsamında, Akdeniz'den de güzel haberler gelecektir. Türkiye'nin güçlü bir savunma sanayi, bağımsız bir enerji politikası, güçlü bir ekonomi oluşturmasına tahammülü olmayanlar, atılan her adıma bir kulp takmaya devam etmektedir. Fakat Türk'ün çelikten iradesi, dün Sivas Kongresi'nde mandacıları nasıl elinin tersiyle ittiyse bugün de aynısını yapmaktadır. Onlar ne derse desin, bizim kervanımız geleceğe doğru emin adımlarla yürümeye devam edecektir. Teslimiyet zehrini milletin damarlarına zerk etmeye çalışanlar, bu milletin ana damarından, Gazi Paşa'nın deyimiyle 'kanındaki cevher-i asli'den bihaberdir.' Mavi Vatan anlayışından taviz verilerek, Akdeniz'deki haklarımızdan vazgeçilerek, egemenlik anlayışımızdan geri adım atılarak rahat nefes alınacaksa Edirne'den Ardahan'a bütün vatan evlatları son nefeslerini vermeye razı gelecektir.

Bin yıl önce 'Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe senin ilini ve töreni kim bozabilir?' diyen, yüzyıl önce 'Ya istiklal ya ölüm.' diyen millet, teslim olmayacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarından devraldığımız binlerce yıllık kutlu Türk devletine halel gelmeyecek ve gelecek nesillere emanet salimen aktarılacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk gençliğine hitabında belirttiği gibi 'dahili ve harici bedhahlar' işin sonundan bedbaht olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti ise ilelebet payidar kalacaktır."

- Solo Türk'ten gösteri uçuşu

Sivas Valisi Salih Ayhan da kongrenin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluşuna giden yolda en önemli dönüm noktası olduğunu ifade etti.

Bu toprakların üstünde ne varsa altında yatanların eseri olduğunu vurgulayan Ayhan, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitleri, gazileri, kahramanları, kongre delegelerini ve Milli Mücadele'ye kucak açan tüm Sivas halkını minnet ve şükranla andığını söyledi.

Törene, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz, AK Parti Sivas Milletvekili Semiha Ekinci, CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, MHP Sivas Milletvekili Ahmet Özyürek ve il protokolü katıldı.

Celal Adan, Ulu Cami'de cuma namazını kıldıktan sonra Sivas Kongresi'ne destek verenlerin kabirlerini ziyaret etti.

Tören kapsamında, Solo Türk ekibi, 2 uçakla gösteri uçuşu yaptı.