TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Gelir Vergisi Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasını öngören yasa tasarısı görüşüldü.
CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel, tasarı ile ilgili görüşlerini ifade ederken, sermaye gelirlerinin vergilendirilmesi konusunda biten istisnanın uzatılmasına gidildiğini, bunun 15 yıllık serüven olduğunu kaydetti.
CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, düzenlemenin borsa spekülatörlerinden vergi alınmayacağı anlamına geldiğini savundu. Erdoğdu, "Bu vergi kanunu ile halk soyuluyor. Borsamız yabancıların elinde. Yabancılar kazanıyor. Bir kere de halktan yana bir şey yapın, arkanızda duralım" diye konuştu.
HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, ülkenin güneydoğusunda savaş ekonomisinin hakim olduğunu ileri sürerek, "Her kurşunla öldürülen gencin kimliği ne olursa olsun insanlıktan bir şeyler gidiyor. Olayı hendek kazma üzerinde görüp ülkeyi olağanüstü bir cendereye sokmanın maliyetinin getireceği yükü ne öngörüyorsunuz? Bunun devam etmesi halinde hesap edilemeyecek kadar büyük boyutlara ulaşacak. Son iki ayda bölgede öldürülen polis, asker, sivil ve örgüt militanının sayısı 350'yi buldu" dedi.
AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ'ın "Bunun onda birini PKK'ya söyleyin" demesine Yıldırım, "Vicdanlar bu kadar nasırlaşınca çocuk gibi davranmaktan sakınmazsınız" karşılığını verdi.
AK Parti sıralarından "Vicdanları asıl yaralayan terörist diyemediğiniz kişilere sesinizi yükseltemiyorsunuz" denilmesi üzerine Yıldırım, "Şu anda bölgede devlet terörü var. Her türlü teröre karşıyım. Aciz devletler, güvenlikçi yöntemlere başvurur" ifadesini kullandı.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal'ın "kayıkçı kavgasına katılmıyorum" sözüne Yıldırım, "Kayıkçı kavgası mı? Al Başkanlık Divanı üyeliğini, ver RTÜK Başkanı'nı... RTÜK'te başkanı kim seçti?" karşılığını verdi.
-"Sadece ranttan değil, asgari ücretten de vergi almayalım"
CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, konuşmaları "dehşet içinde dinlediğini", ne kadarlık vergiden vazgeçildiğini bilmeden konuşmanın mümkün olmadığını belirterek, "Kime vermemeyi bilerek tartışmalıyız. Ranttan vergi almamayı seçtik, o zaman asgari ücretten de alınmasın. Açık destek veriyoruz, asgari ücretten de almayalım. Vergiden vazgeçecek kadar güçlü bir ekonomiyse Türkiye, sadece ranttan değil asgari ücretten de vergi almayalım. Yarın FED kararı açıklanacağı için mi acele ediliyor" diye konuştu.
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, yılda 20-25 milyar liralık vergiden vazgeçildiğini ifade ederek, bu paranın faizcilere terkedildiğini ileri sürdü. Düzenlemeye dayalı etki analiz yapılması ve bunun kendileriyle paylaşılması gerektiğini kaydeden Kuşoğlu, "Bugün Türkiye'den para kaçıyor. Niye? Oysa güçlü gelen bir iktidar var. Maliye Bakanlığı'nın vazgeçtiği bu meblağlar da bir anlam ifade etmeyecek" dedi.
AK Parti İzmir Milletvekili İbrahim Turhan, düzenlemeyle ranttan vergi alınmamasına gidildiği iddiasının doğru olmadığını dile getirerek, faiz gelirlerinin tamamının vergilendirildiğini söyledi. İstisnaları kalıcı hale getirmenin doğru olmadığını, muhalefetin eleştirilerini desteklediğini kaydeden Turhan, kalkınma sürecinde ve sermaye açığı çeken ülkelerin yaptığı geçici önlem olduğunu, Türkiye'de de geçici önlem olmasını istediklerini anlattı. Turhan, imar rantından vergi alma tekliflerinin olduğunu ve yakın dönemde gündeme geleceğini, ülkenin sermaye açığını karşılayacak adımların atılmasının önemini vurguladı.
-"Operasyonlar kararlılıkla sürdürülecek"
Maliye Bakanı Naci Ağbal, eleştiri ve sorulara yanıt verirken, "Milletin selametine kastedenler asla başarılı olamayacaktır. Tüm terörist unsurlar etkisiz hale getirilinceye kadar operasyonlar kararlılıkla sürdürülecek. Operasyonlardan en küçük geri adım atılması söz konusu değil. Bu operasyonlar sonuna kadar sürdürülecek. Güvenlik konusunda her türlü kaynak ihtiyacı bugüne kadar karşılandığı gibi bundan sonra da karşılanmaya devam edilecek. İhtiyaçların karşılanmasında bir sıkıntı asla söz konusu olmaz. Milletimizin gücü her şeye yeter ve her şeyin üzerindedir" diye konuştu.
Geçen dönem Meclis'e sevkedilen Gelir Vergisi Yasa Tasarısı'nda geçici 67. maddeyle ilgili düzenlemenin kalıcı olarak yer aldığını ancak kadük kaldığını aktaran Ağbal, hükümet olarak yeniledikleri tasarıda menkul sermaye gelirlerinin vergilendirilmesinin de değerlendirileceğini söyledi.
Düzenlemeye "FED kararı için çıkarılıyor" eleştirisi yapıldığına işaret eden Ağbal, ancak geçici 67. madde ile ilgili süre uzatımına gidileceğini aylar öncesinde ifade ettiklerini, acele veya telaşla yapılan düzenleme olmadığının altını çizdi.
Süre uzatımının genel ekonomi, global finansal piyasaların akışkanlığı içinde değerlendirilmesi gerektiğini, normalleşen ekonomik yapı içindeki ihtiyaçtan kaynaklandığını anlatan Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ülke nominal faizin yüzde 62 olduğu günleri yaşadı. Ülkeye yatırım, güven ortamında gelir. Güven olmazsa gelmez. Bugün 50 milyar faiz ödüyoruz, 2002'de de rakam aynıydı. Bugün bile bu rakam yüksek. Düşüreceğiz. Bütçeden faize ne kadar para veriyorsanız kötü bir ekonomi politikanız vardır. Faiz, bir ekonominin belini büken en önemli faktördür. 2002'de toplanan her 100 liralık verginin 85 lirasını faize veriyorduk. 2002'de iç borçlanma vadesi 9 aydı, şimdi 72 aydan bahsediyoruz. 9 ay nerede, 72 ay nerede? Kamu olarak bir yıldan fazla borçlanamıyordunuz, şimdi bunu 56 aya çıkardık. Faizi yaratan koşulları olabildiğince ortadan kaldırmak, kamu ve özel sektör için faiz yükünü aşağılara indirmek gerekiyor."
Hükümet Programı'nda istisna, muafiyet ve indirimlerin gözden geçirileceğinin yer aldığını, başlangıçta öngörülen sosyal ve ekonomik amacı karşılamayan istisna ve muafiyetlerin kaldırılmasının öngörüldüğünü, Bakanlık olarak tüm kamu kurumlarından bilgi aldıklarını dile getiren Ağbal, tüm ülkelerde ekonomilerde vergi istisna ve muafiyetleri olduğuna dikkati çekti.
AK Parti döneminde vatandaşın sosyal devleti hissettiğini kaydeden Ağbal, "Ekonomiyi iyi yönetirseniz faize, rantiyeye giden para azalır, vatandaşa giden para artar. AK Parti bütçeleri, her zaman hizmet bütçesi olmuştur. İlk defa vatandaş evinde, sokakta, okulda, devlet dairesinde sosyal devleti hissetti. AK Parti döneminde gelir dağılımı göstergeleri iyileşti" dedi.
-"En büyük gösterge millet..."
Ağbal'ın, "UNDP'ye niye gidiyorsunuz. Daha yakın göstergelerimiz var. Millet en büyük gösterge. Millet, 1 Kasım'da ne diyor?" demesine bazı CHP milletvekilleri, "Millet 7 Haziran'da ne dedi?" diye sordu.
Yoksullukla mutlaka mücadele edilmesi gerektiğini anlatan Ağbal, bugüne kadar yapılan iyi şeylerin olduğunu ancak yetmediğini belirtti. Ağbal, "Bu dönemde gerçekleştireceğimiz; Hükümet Programı ve Eylem Planı'nda olan ete kemiğe bürünmüş reformları inşallah en kısa sürede hayata geçireceğiz" ifadesini kullandı.
AB müzakereleri alanında güzel bir atmosferin olduğuna işaret eden Ağbal, "AB süreciyle ilgili önümüzdeki dönem daha güzel gelişmeler olacağına inanıyorum. Ekonomimizin kırılganlıkları bağlamında bakıldığında birçok gelişmekte olan ülkeye nazaran temelleri sağlam. FED kararı gelecek ama o konuyla ilgili de her türlü hazırlığımız tamam" diye konuştu.
Konuşmaların ardından tasarı kabul edildi.