Mimarisi, tarihi, kültürel yapısı ve sosyal dokusu ile ilgi uyandıran, eski ve yeni kenti bir arada barındıran Mardin'in cazibesi, yöresel lezzetleriyle artarken, "eski Mardin" diye tabir edilen sit alanında asırlık bir lezzet de hayat bulur.
Çırak olarak girdiği kebapçı dükkanında zamanla iş yerinin ustası olan Rıdvan Örük, kıyma makinesi olmadığı için özenle aldığı süt danası veya kuzu etini büyük bıçaklarla çekerek kıymaya dönüştürür. Örük'ün eti elle kıyma haline getirerek hazırladığı kebaplarının ünü, zaman içinde kentin sınırlarını aşar.
Rıdvan Örük, yerli ve yabancı turistlerin de uğrak yeri olan işletmede bir süre sonra çocuklarıyla çalışmaya başlar. Örük'ün vefat etmesiyle işin başına geçen çocuklarından Mehmet Örük, "Kebapçı Rıdo" markasını 2006 yılında tescil ettirerek babasının mesleğini sürdürür.
Kebapçı Rıdo'nun 123 yıldır değişmeyen tadını 3. kuşaktan torunu Tarkan Örük koruyor. Tarkan Örük'ün kaptanlığındaki işletmede, dededen kalma yöntemlerle hazırlanan kebaplar, Mardinliler ve turistlerin damaklarında eşsiz lezzetler bırakmaya devam ederken, İstanbul ve Ankara'nın da aralarında bulunduğu Türkiye'nin birçok kentinden de sipariş alıyor.
- "Kendi namını kendi yaptı"
Kebapçı Rıdo'nun başında bulunan 3. kuşaktan Tarkan Örük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dedesinin babasına, babasının da kendisine öğrettiği şekilde kebap yapmaya devam ettiklerini söyledi.
Örük, Türkiye'nin her yerinden müşterileri bulunduğunu, kente gelen yabancı turistlerin de Kebapçı Rıdo'ya çok ilgi gösterdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Dedem buraya ilk çırak olarak girdi. Zamanla ustasıyla ortak oldu. Daha sonra buranın sahibi oldu. O zaman kıyma makinesi yoktu. Etleri parça parça milletin önünde keser, bıçakla çeker, öyle pişirirdi. Zamanla ünü yayıldı. Kendi namını kendi yaptı. Onun çok müşterisi vardı. Kebabın olduğu Halep'ten gelir, onun yanında yemek yerlerdi. Mardin'e gelen yabancı misafirler de buraya uğruyorlardı. Böylece namı herkes tarafından duyuldu."
- "Bir asırdır kebap yapıyoruz"
Tarkan Örük, dedesinin aldığı etlerin benzerinden aldıklarını ve onun yöntemlerini kullandıklarını belirterek, "Doğal yetişmiş hayvanların etlerinden kullanıyoruz. Bıçakla çekiyoruz. Dedemizden öğrendiğimizin aynısını yapıyoruz. Onun kadar olmasa da o lezzeti tutturmaya, onun yolundan gitmeye çalışıyoruz. Biz bu kebabı İstanbul'a, Ankara'ya bile gönderiyoruz. Gelen turistler de çok beğeniyor. Kebap yedikten sonra teşekkür ediyorlar. Bir asırdır kebap yapıyoruz. Torunları olarak bunu sürdürüyoruz. Gideceği yere kadar Allah'ın izniyle götüreceğiz." şeklinde konuştu.
- "Mardin'de kebap yemek isteyen Rıdo'ya geliyor"
Kebapçı Rıdo'nun müdavimlerinden Mehmet Bora, buradaki kebabı çok sevdiklerini ifade ederek, bu kebabı yemek için başka bir ilçeden geldiklerini anlattı.
Bora, "Bu kebabı çok beğeniyoruz. Kebap için özellikle buraya geldik. Kebabı çok lezzetli, meşhur... Mardin'de kebap yemek isteyen Rıdo'ya geliyor. Başka yerlerde de var ama damak tadı farklı. Biz çok beğeniyoruz." diye konuştu.
Bora, böyle bir markanın Mardin'den çıkmasının da kendilerini gururlandırdığını ifade etti.
- "30 yıldan beri babamla buraya geliyorum"
Uzun yol şoförü Ahmet Turan da geleneksel yöntemlerle yapılan kebabın tadının bir başka olduğunu belirterek, Kebapçı Rıdo'da etin çok iyi olduğunu, lezzetin de Türkiye'nin hiçbir yerinde bulunmadığını söyledi.
Turan, "Buranın kebabı çok lezzetli. 30 yıldan beri babamla buraya geliyorum. Uzun yol şoförüyüm. Türkiye'nin her tarafını gezdim. Buranın kebabı gibisini görmedim." dedi.