Türkiye'nin ilk yerli güneş enerjisi panel fabrikasının temeli atıldı
Başbakan Binali Yıldırım, 'Bu merkezde çok yüksek nitelikli mühendisler, araştırmacılar, toplam bin kişi istihdam edilecek

Oluşturma Tarihi: 2017-12-21 15:22:47

Güncelleme Tarihi: 2017-12-21 15:22:47

Başbakan Binali Yıldırım, "Bu merkezde çok yüksek nitelikli mühendisler, araştırmacılar, toplam bin kişi istihdam edilecek. Yeni enerji teknolojilerinin yerli ve milli üretime dönüşeceği bir okul halini alacak" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, YEKA-Fotovoltatik Güneş Modülü Fabrikası ve Ar-GE Merkezinin temel atma törenine katıldı. Törende konuşan Yıldırım, "Bugün sadece Ankara bu bölge için değil, Türkiye için de çok hayırlı, heyecan verici bir temel atma gerçekleştiriyoruz. İnşallah, Konya-Karapınar ile başlayan yenilenebilir enerji hamlesinin devamı olan bu fabrikayı da burada faaliyete geçireceğiz. Bu yatırım hedefimize bir adım daha yaklaşmamıza vesile oluyor. Hem enerji teknolojilerinin geleceğinin temelini atıyoruz hem de yenilenebilir alternatif enerji kaynaklarını daha da zenginleştiriyoruz. Bundan 15 yıl önce hükümeti, AK Parti iktidarı olarak kurduğumuz ilk dönemlerde kaynağınız nedir diye soranlara kaynak Türkiye dedik. Türkiye'nin imkanlarını harekete geçireceğiz, ülkemize kazandıracağız dedik, o günlerde en büyük vaadimiz bu oldu. Bugün Türkiye'nin özlemleri, hayalleri birer birer gerçeğe dönüyor. Türkiye'nin var olan kaynaklarını, imkanlarını teker teker harekete geçiriyoruz. Küresel yatırımcılar, yerli yatırımcılar Türkiye'ye güveniyor. Doğal zenginliklerimiz daha da değer kazanıyor, ülkemize yeni hizmetler olarak geri dönüyor" ifadelerini kullandı.

Güven ve istikrarın kıymetini risk almayanların bilemeyeceğini anlatan Yıldırım, "Kim bilir? Yatırım yapmak, üretmek, istihdam kapısı açmak isteyen özel sektör güvenin ve istikrarının ne anlama geldiğini en iyi sizler bilirsiniz. Bugün ekonomimiz güven ve istikrar ortamında büyümeye devam ediyor" dedi.

Türkiye'nin en büyük kaynağının 'özel sektör' olduğuna işaret eden Yıldırım, "Türkiye'nin ekonomisindeki dinamizm, kalkınmasındaki en büyük payda özel sektörün girişimci ruhu yer almaktadır. Dünya ile rekabet edebilmek için özel sektörle beraber kalkınmaya, öncülüğü ile büyümeye devam edeceğiz. Ülkemiz için aş üreten, iş üreten, katma değer sağlayan herkesin başımız gözümüz üstünde yeri vardır. Biz, yatırımcıların önünü açacağız ve yatırım için uygun ortamı hazırlayacağız. Yatırımcılar da koşar adımlarla Türkiye'nin ve kendi işletmelerinizin hedeflerinize yürüyeceksiniz" şeklinde konuştu.

Kurulacak fabrikanın önemine işaret eden Başbakan Yıldırım, "Türk firmalarıyla diğer Koreli ortakların birlikte nasıl başarılı projeleri gerçekleştireceğini de gösteren en güzel örneklerden bir tanesidir. Geçen günlerde Kore'ye resmi bir ziyarette bulundum ve çok verimli görüşmelerimiz oldu gerek başbakan, gerek cumhurbaşkanı ve iş adamlarıyla. Gördük ki küresel firmalar Türkiye'nin geleceğine inanıyor ve Türkiye'deki büyük projelerde daha fazla yer almak istiyorlar. Örneğin Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde alt yüklenici olarak Kore'nin küresel markası yer aldı" dedi.

Enerji arz güvenliğini artırma yönündeki projelere daha da hız verileceğini belirten Başbakan Yıldırım, "Bu fabrikanın yanında ondan daha fazla önemsediğim, bir Ar-Ge merkezinin kurulmasıdır. Ar-Ge merkezi gerçek anlamda yerlileşmenin de temelini oluşturuyor. Sadece parçaları getirip birleştirip ürün elde etmek değil, asıl olan yerli mühendislerin aklı ve alın terini işin içine koymak ve böylece yerli katma değeri daha yüksek bir ürün üretmek. Yüzde 60'la başlayacak yerlilik oranı zaman içerisinde daha da artmış olacak. Daha önce fabrikaların ve Ar-Ge merkezlerinin yapım süresi bu proje için 24 ay olarak konuşulmuştu. Ancak, memnuniyetle görüyorum ki 12 ay içerisinde bu tesis bitecek ve ilk ürün hattan çıkacak. Bu, çok güzel bir gelişme. Çünkü, artık zaman paradan daha önemli hale geldi" diye konuştu.

Bugün petrolü, doğalgazı konuşurken bundan 30-35 yıl sonra artık fosil yakıtların değil, başka enerji kaynaklarının konuşulacağını anlatan Yıldırım, "Yenilenebilir enerji teknolojileri hızla gelişiyor ve buna bağlı olarak da maliyetlerde de önemli düşmeler meydana geldi. Önümüzdeki zaman içerisinde çok uygun fiyatlarla güneş santrallerinden enerji üretimi mümkün hale gelecek. Vatandaşlarımız da birçok konuda ihtiyaçlarını çok daha düşük ve makul maliyetlerle karşılayabilecek. Bir ülkenin gelişmesi, kalkınması, ne kadar enerji ürettiğine, ne kadar enerji tükettiğine bağlı. Kurulu gücün yüzde 45'ini yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüştürebiliriz. Şu anda yüzde 32'yiz, yüzde 45'e kadar kısa ve orta vadede bu oranı çıkarabiliriz. Eriştiğimiz yüzde 32'lik oranda da Avrupa'da ön sıralarda yer alıyoruz. Türkiye'ye bir numara olmak yarışır, tıpkı büyümede olduğu gibi. Hedefimiz, Türkiye'yi yenilenebilir enerji konusunda teknoloji üreten ve ihraç eden bir ülke konumuna getirebilmektir. Sizlerin desteğiyle beklediğimizin çok daha altında, kısa bir sürede ulaşacağımızı düşünüyorum" açıklamasında bulundu.

Çevreci projelerin önemine işaret eden Yıldırım, çevreci projelerin çevre felaketinin önlenmesi için de çok ciddi atılmış adımlar olacağını söyledi. Türkiye olarak yapılan her yatırımda bir yandan geleceği teminat altına almak, bir yandan da Türkiye'yi adım adım inşa etme hedefiyle ilerlendiğini belirten Yıldırım, 15 yıldır sıfır atık hedefiyle çalışıldığını anlattı. Küresel iklim değişikliğiyle mücadele için 2030 yol haritasının belirlendiğine dikkati çeken Yıldırım, "2030 yılında 246 milyon ton, 2012- 2030 yılları arasında ise toplamda 1 milyar 920 milyon ton sera gazı emisyonu önlenmiş olacak" dedi.

Başbakan Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:

"Yenilenebilir enerji kullanımının artımıyla birlikte karbon salınımında da önemli bir azalma olacak. Türkiye, bugüne kadar insanlığı ilgilendiren hiçbir küresel ve bölgesel soruna kayıtsız kalmamıştır. Gelecek nesilleri ilgilendiren böylesine önemli bir konuda da asla kayıtsız kalamazdık. Bugün temelini atacağımız tesislerin toplam tutarı 500 milyon dolardır. Burada entegre bir üretim gerçekleşecek. Entegre üretim tesisi üç bölümden oluşacak. Yerli, milli, yeni teknolojiler burada sektörle buluşacak ve bundan ülkemiz de kazanacak. Bu merkezde çok yüksek nitelikli mühendisler, araştırmacılar, toplam bin kişi istihdam edilecek. Yeni enerji teknolojilerinin yerli ve milli üretime dönüşeceği bir okul halini alacak. Türkiye'de ilk defa yarı iletken teknolojisiyle ilgili üretim de bu tesiste gerçekleşecek."

Başbakan Yıldırım'ın konuşması sonrasında Hanwha Q Cells-Kalyon Ortak Girişimi Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Kalyoncu, günün anısına Başbakan Yıldırım'a bir adet 'Güneş Paneli Hücresi Plaketi' takdim etti. Fotoğraf çekiminin ardından temel atma töreni gerçekleştirildi.

(Enise Vural/İHA)