Yenilince hırslandı, Avrupa şampiyonluğuna uzandı
İlkokul çağında dedesiyle gittiği etkinlikte güreştiği rakibine yenilin Rıza Yıldırım, hırs yaparak başladığı bu sporda Avrupa şampiyonluğuna ulaşmanın gururunu yaşıyor- Milli güreşçi:- 'İlkokuldayken futbola ilgi duyardım. Dedem beni bir gün izlemek için güreşe götürdü. Orada güreş yaptığım rakibime yenildim. Yenilince 'Beni bir daha götür' diye dedeme ısrar etmeye başladım. Biraz hırs yaptım.

Oluşturma Tarihi: 2017-06-09 11:51:54

Güncelleme Tarihi: 2017-06-09 11:51:54

EKBER TÜRKOĞLU - HÜSEYİN DAYLAK - Tokat'ın Turhal ilçesinde yaşayan milli sporcu Rıza Yıldırım, ilkokul çağında dedesi tarafından götürüldüğü etkinlikte güreştiği rakibine yenilince hırs yaparak başladığı bu sporda Avrupa şampiyonluğuna ulaşmanın mutluluğunu yaşıyor.

Sırbistan'ın Novi Sad kentinde mayıs ayında düzenlenen organizasyonda serbest stil 97 kiloda son Avrupa şampiyonu Rus Anzor Boltukaev'u yenerek altın madalyaya uzanan milli güreşçi, günlerini ailesiyle geçiriyor.

Rıza Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, beş kuşaktır güreş sporu yapan bir aileden geldiğini, bunun kendisi için büyük avantaj olduğunu söyledi.

Güreşe Tokat'ta başladığını, daha sonra Amasya Şekerspor, Tokat Belediyespor'da güreştiğini belirten milli güreşçi, şu anda ise Bursa Büyükşehir Belediyesi bünyesinde spor hayatını sürdürdüğünü anlattı.

Avrupa Şampiyonası için iyi bir hazırlık dönemi geçirdiğini dile getiren Rıza, "Şampiyonada birinci oldum. Allah'a şükürler olsun, bu eskiden beri hedefimizdi. Bir sporcunun en başta gelen hedefi milli takıma girmek. Milli takıma girdikten sonra da 'madalya alayım' diye düşünmesi. Gençler ve yıldızlar kategorisinde birçok madalyam, şampiyonluklarım var. Büyüklerde de Akdeniz Oyunları'nda birinciliğim vardı. İlk defa büyüklerde Avrupa şampiyonu oldum. Bunun için çok mutluyum." ifadelerini kullandı.

Rıza Yıldırım, güreşi çocukluğundan bu yana çok sevdiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Güreş, bizde dedelerimden gelme bir spor. Aslen Erzurumluyuz. Babam, dedem, dedemin amcaları, babası, dedeleri, herkes güreş yaparak gelmiş. İlkokuldayken futbola ilgi duyardım. Dedem beni bir gün izlemek için güreşe götürdü. Orada güreş yaptığım rakibime yenildim. Yenilince 'Beni bir daha götür' diye dedeme ısrar etmeye başladım. Biraz hırs yaptım. Dedem de beni antrenmanlara götürmeye başladı. Rahmetli Hasan Sevinç hocamız vardı, eski Avrupa şampiyonu. Onun yanında güreşe başladık. İki üç ay beni çalıştırdı ve Tokat Güreş Okulu'na verdi. Burada yatılı olarak 6 sene kaldım. Dedem hep 'Oğlum büyük şampiyon olacak da ben göremem.' derdi. 13 yaşındayken dedem rahmetli oldu. Şimdi olsaydı bambaşka olurdu."


- Oğlu da güreşçi olma yolunda


Oğlu Muhammet'in de güreşe ilgi duyduğuna dikkati çeken Rıza, şunları kaydetti:

"Oğlum da 6 yaşına giriyor. Bir defa maçımı izledi. Avrupa Şampiyonası'ndan önce Yaşar Doğu Turnuvası vardı. Orada final maçında yenilmiştim. O zaman oğlumun yüzündeki hırsı görünce kendimi tuhaf hissettim. 'Baba, seni yeneni ben büyüyünce yeneceğim. Seni ne kadar yenecek adam varsa büyüyünce hepsini yeneceğim.' dedi. 'İnşallah oğlum.' dedim. Sonra Bulgaristan'daki uluslararası turnuvada birinci olunca kupa getirdim. Oğlum dedi ki, 'Ben bu kupayı kabul etmiyorum, bana daha büyük bir kupa getir'. 'İnşallah Avrupa Şampiyonası'nda Allah nasip ederse getireceğiz.' dedik. Şimdi çok mutlu. Her gördüğüne 'Benim babam Avrupa şampiyonu.' diyor. Bu durum beni çok mutlu ediyor."

Oğlunun güreşçi olmasını istediğini, bunun için elinden geleni yapacağına işaret eden Rıza, ancak bunun için onu zorlamayacağını dile getirdi.

Rıza, Çaylı Şehit Süleyman Adeka Ortaokulu'nda beden eğitimi öğretmenliği yaptığını belirterek, "Şampiyonadan dönünce hepsinin gözleri parlıyordu. Hepsi çok sevindi. Çocuklar güreşe çok hevesli. Birkaçını güreşe yönlendirdim. Çocukların spor yapmalarını istiyoruz. İlk düşüncemiz kötü alışkanlıklardan uzak durmaları. Aralarından başarılı olanlar da çıkabilir." şeklinde konuştu.