Milliyet gazetesi yazarı Tunca Bengin'e konuşan eski MİT yöneticilerinden Cevat Öneş, Rusya'da olanları ve uluslararası güç çatışmalarına ilişkin önemli değerlendirmede bulundu

MİT eski Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş'in kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı:

“Şu anda zaten istihbarat savaşları var. Gerek Rusya'nın gerek Çin'in bunun karşısında ABD'nin ve Batı sisteminin, NATO sisteminin karşılıklı istihbarat savaşları en aktif şekilde, en yoğun şekilde devam ettiriliyor. Bu sadece istihbarat savaşlarıyla da kalmıyor tüm bunlar geniş anlamlı güvenlik riskleri karşısında ekonomik açıdan, siyasal açıdan, jeopolitik açıdan karşılıklı kavgaları derinleştiriyor ve özellikle ülkelerin iç bünyelerini de etkileyecek şekilde ortaya yeni riskler çıkıyor. Ülkemizde bu risklerin oluştuğu önemli hedeflerden birisi. Çünkü Türkiye jeopolitik bakımdan çok önemli. O bakımdan milli birliğini, mili gücünü en yüksek noktada tutmak durumunda.”

Neler yaşanabilir bu süreçte?

“Bir ABD-Rusya doğrudan savaşını, nükleer silahların kullanıldığı doğrudan savaşları beklemiyoruz, bekleyemeyiz. Çünkü bu ülkelerin yok edilmesi demek ama bölgesel çatışmaları, ülke içi çatışmaları, ayrışmaları ortaya çıkaracak istihbarat savaşlarını, ekonomik savaşları bekleyebiliriz ve bu günümüzde de gördüğümüz şeyler. Ortadoğu'daki gelişme, Kafkaslardaki durum bütün bu çatışmaların devam edeceğini ve bu savaşlar içerisinde ekonomik, enerji imkânları silah gibi kullanılarak ittifakları dağıtma ve güçsüzleştirme arayışları devam edecektir. ABD şu anda Putin'siz bir Rusya'yı istemekte ve şekillendirmek için mutlaka çalışmaktadır.

CIA Putin'e yönelik faaliyette yani?

“Mutlaka. Olmadığını düşünmek mümkün değil. Putin iktidarının devamlılığına yönelik mutlaka çalışmalar vardır. Özellikle Putin'e karşı bir muhalefet oluşturma çalışmaları vardır. Rus oligarklarıyla Batı sisteminin ittifakları, iş birlikleri mutlaka devrededir, çalışmaktadır mutlaka.”

Yani ABD özellikle tek kutuplu dünyadaki öncülüğünü ve bu sistem içerisindeki çıkarlarını bırakmak istemiyor. Dolayısıyla, Putin'i hepten bitirmek niyetinde ve buna yönelik arayışta. Öneş, devam ediyor:

“Putin Ukrayna'ya karşı harekâtında beklediği sonuçları alamadı. O bakımdan bir referandum arayışları güneyden kendi amaçları istikametinde Ukrayna'yı bölme, parçalama arayışları yoğunluk kazandı ve Avrupa'ya karşı petrol kısıtlamalarını silah olarak kullanması bu uzun süreli kendisine yönelik kuşatmayı kırma arayışlarıdır. Daha kısa süreçlere çekme arayışlarıdır. Ancak ABD öncülüğündeki NATO sistemi ise uzun süreli bir kuşatma içerisinde Rusya'yı yıpratma, Putin'e karşı muhalefeti yükseltme ve Çin-Rusya dayanışmasını kırma çabası içerisindedir. O bakımdan, bu gelişmeler NATO içindeki Türkiye'ye yönelik bir tercih sınırına gelme sürecini yaşatabilir. Yani Türkiye'ye NATO sistemi içinde olduğunu hatırlatıcı ikazlar önümüzdeki günlerde yoğunlaşacaktır.”

Putin'e karşı Rusya'da ayaklanma, darbe durumu olabilir mi?

“Kısa sürede beklenmiyor ama ekonomik sorunlar ağırlaştıkça, kuşatma ağırlaştıkça Rusya içerisinde de toplumsal desteği olan bir muhalefet hareketi gelişebilir ve Rusya sistemi bir yeni lider arayışına girebilir. Buna hayır diyemeyiz. Bunu gerçekleştirmek için mutlaka devrededirler.

Putin'e karşı suikast planı, olasılığı da mı?

“Böylesine uzun süreli kısa, orta, uzun vadeli çatışma süreçleri içerisinde ve küresel çatışmaların boyutu içerisinde iç politikadaki ortaya çıkacak muhalefet hareketleri niteliği tabii ki böylesine suikast olaylarını da devreye sokabilir. Şartlar öylesi gelişmeleri ortaya çıkarabilir ama şu anda vardır, yoktur diye bir bilgimiz olmadığı için söyleyemeyiz ama tarih bize bunların hepsinin olabileceğinin örneklerini veriyor.”