İsmayılov'un bölgeye dair bugünkü köşesinde yayımlanan değerlendirmesi;
“Rusya "Ukrayna ile savaşmak istemiyorum. Böyle bir düşüncem yok" diye deklare ediyor. Peki durum gerçekten böyleyse; Rusya neden Belarus üzerinden Ukrayna sınırına ordu yerleştiriyor?
Donbas ve Lugansk meselesi
Bana göre Donbass ve Lugansk konusunu Moskova, tarih sayfalarında Rusya'yı "işgalci" olarak kaydedeceğini bile bile, kendilerine yeni "yaptırım" kaynağı olarak görüyor. Rusya, Donbas ve Lugansk'a; ta başından beri referandum teklif ettiğinde, Kırım gibi yaklaşmasını bekledi. Ancak oradaki Ruslar buna sıcak bakmadı. Eğer o gün Kırım'ın yaptığı gibi real referandum yapılmış olsaydı; şimdi aynı yaptırımlardan fazla yaptırım yapılmayacak ve konu da kapanmış olacaktı...
Donbas ve Lugansk bölgesinde yaşayanların neredeyse hepsine Rus vatandaşlığı verildi. Fakat bölge Rusları "bağımsızlık" istiyor. Rusya ise bu çağrıya sıcak bakmıyor. Hatta bu konunun daha ince bir detayı da var. O detay ise siyasi kulislerde Donbas ve Lugansk'ı kendilerine gereksiz yük olarak görenlerin sayısının, azımsanmayacak fazlalığı.. O sebepten Moskova'nın "Bölgeye müdahale etmek istemiyorum" sözü, bana son derece samimi geliyor. Mesele şu ki; Rusya bu krizi fırsata dönüştürme peşindeyken, Ukrayna'da oluşan ve gerçeğe dayanmayan kamuoyu, Moskova'yı cidden rahatsız ediyor...
ABD merkezli provokasyon
Rusya'daki kulisler ise "Eğer Ukrayna içerisine yönelik, Amerikan merkezli bu kadar detaylı savaş senaryosu çiziliyorsa, burada bir provokasyon söz konusu olduğu açıktır!" yorumu ile çalkalanmaktadır. Bu kadar yığınak, Rusya için Batı kanadındaki açık kalan hesapların kapanmasına, "pazarlık" için yapıldığı gayet açıktır.
ABD kendi ortaklarını Rusya ile savaştırmak istese de; bunu yapamadığından dolayı ciddi bir savaş provokasyonuna ihtiyaç duyuyor. Rusya bu fırsatı ABD'ye vermeyi asla düşünmüyor. Ama ABD'nin yeni provokasyonlarla karşısına çıkacağını da biliyor. Bu nedenle Rusya her şeye hazır durumda! Rusya bu durumda hem pazarlık marjını artırıyor, hem de olası bir provokasyona karşılık verecek gücü hazırlayarak, hazır ola geçmiş vaziyette.
Putin'in Ukrayna'ya bakışı
Rusya Ukrayna'yı kendi milli konusu olarak görüyor. Bu durum ise, Rusya'nın kendi milli kodları ile savaşacak kadar "ahmak" olmadığının en bariz delilidir. Kremlin'in yanı başında Putin, Kiev Rus devleti için efsane şahsiyet olarak bilinen aziz Vladimir heykelini dikerek, sizce Ukrayna konusuna nasıl baktığını, açık bir şekilde göstermiyor mu?
Bu ince mesajı okumadan, Vladimir'in Rusya devletçiliği için hangi anlamı taşıdığını anlamadan, Rusya-Ukrayna arasında yorum yapmanın ve savaş senaryoları çizmenin doğru bir yorum olmadığı düşüncesindeyim.
Rusya'nın Donbas ve Lugansk pazarlığı
Açık söylemek gerekirse, Rusya için Donbas ve Lugansk; pazarlık konusundan uzak bir konu değil. Ama orada olası bir katliam beklentisine de seyirci kalmayacağına dair mesajlar vermektedir. O nedenle ısrarla Kiev ile Donbas ve Lugansk'ın bir masaya oturması gerektiğine inanmaktadır. Rus vatandaşlığı almış buradaki sivil ahali ise, son söylemlerden korktuğu ve Rusya'nın böyle bir durumda devreye girmesi gerektiği dillendirmektedir. Nereden baksanız, iki tarafı da keskin bıçak gibi bir durum var ortada.
Türkiye'nin tabii tutumu ve Kiev üzerindeki etkisi şimdiki konjonktürde kıymetlidir. Türkiye'nin teklifi kökten savaşı masadan kaldırması için, ABD'nin meydanda olmaması gerekiyor. Maalesef bu şimdilik hayalde bile mümkün değil. Ama vereceği teklif ile krizi "minimize" edecek yeni sürecin başlatılmasına neden olursa ve eğer bunu başarırsa; bu coğrafya tarih boyunca kurtarıcı Türk faktöründen bahsedecek. Bu tanım orta ve uzun vadede farklı ama yeni jeopolitik masanın oluşumunda ciddi veri olarak karşımıza çıkacaktır.
Star