Terörün kazananı olmaz. Yeryüzünü fesada uğratmak isteyen bedbahtlar dünyanın kuruluşundan beri vardır ve kıyamet gününekadar da varlıklarını devam ettirecekler. Burada önemli olan bizim hangi tarafta olduğumuzdur. Şerrin yanında mı yoksa hayrın ve doğruluğun yanında mı yer alacağımızdır? Akli selim olanlar barış, huzur, refah ve kardeşliğin kazanması için mücadele edenlerin yanında yer alır.
Bu topraklar üzerinde nice medeniyetler ve milliyetler gelip geçti. Tarihe baktığımızda bu topraklara komşu olan Ortadoğu ve Asya kıtası insanoğlunun dünyaya ilk ayak bastığı topraklar olarak kabul edilir. Böyle engin ve eşsiz bir tarihi bölgede yaşamak ve bu bölgenin bir parçası olmak herkese nasıp olacak bir durum değildir.
Kavimler, milletler ve medeniyetler birbiriyle tanışmış ve kaynaşmış. Bölgeye bir rahmet güneşi olarak gelen İslam dinivesilesiyle bu milliyetler birbiriyle kardeş olmuştur. Din kardeşliği bazen kan kardeşliğin ötesindedir. Vahşi Batı'da olduğu gibi bu topraklarda da insan hakları ihlalleri ve akıl almaz savaşlar yapılıyordu. Ancak İslam'ın bölgeye gelmesiyle toplum birden değişti. Hukuksuzluğun ve keşmekeşliğin hakim olduğu toplum birden rahmet, merhamet ve adaletli topluma dönüştü. Bu değişim rahmet dini İslam sayesinde oldu.
Şimdi bize ne oldu da birbirimizi ötekileştirmeye başladık? Ayrıca bu topraklar hepimizin ortak vatanıdır. Yıllardan beri buralardaatalarımız kardeşçe ve beraberce yaşadı. Diyarbakır ile Bursa ayni kaderi ve ayni tarihi paylaşır. Kardeş olmak istemeyen hain ve kalleşler önceden beri hep oldu, olmaya da devam edecek. Bazı kesim var ki bunların temeli ajanlığa ve hainliğe dayanır. Biz genel anlamda büyük tabloya baktığımızda halk olarak ayrımız ve gayrımız yok.
Bu topraklar üzerinde yaşayan herkes eşit hakka sahiptir. “Beyaz Türkler ve Beyaz Kürtler” her zaman birileri tarafındankullanıldı ve kollandı. Hala da kullanılmaya devam ediyor. Bugün sözde Kürtçü hareketin yanında olan iki yüzlü siyasetçi,Cemaatçi veya medya kuruluşları daha düne kadar terörist gruplar yerine Kürt düşmanlığı yapıyordu. Bugün ayni soytarılarla Kürtçüler kol kola verip halkımızı katlediyor.
Fitneci FETÖ ve PKK kandan besleniyor
FETÖ oturduğu yerden (Haşa) Allah adına ahkam kesmeye devam ediyor. Kendisine karşı olan herkesin batıp gideceğini ve arkalarından Fatiha dahi okunmayacağını belirtiyor. Çok merak ediyorum acaba kendisinin ve onun yalanlarına kanarak Müslümanların arasına nifak tohumları ekenlerin sonu ne olacak?
Biz kaynaşmaktan, birlik ve beraberlikten dem vururken Haşhaşı FETÖ ve PKK taraftarları ayrılık, kan ve kinden bahsediyor. Aramızdaki bu farkın olması çok normal. Olmasaydı ben kendimden şüphelenirdim. Şükürler olsun ki bizler dostluk, kardeşlik, beraberlik ve barıştan yana mücadele ediyoruz. Onlarsa masum insanların katledilmesinden, ülkemizin kalkınmamasından ve halkların kardeş olmamasından yana mücadele ediyor. Kısa vadede onlar canımızı yaksa da, kazınmış gibi görünse de aslındakaybeden onlardır.
PKK sözde DEAŞ'in düşmanı gibi gözüküyor. Gerçekte onlar birbirleriyle, üst düzey yöneticiler, dost ve ortaklaşa çalışıyor. Suriye'de PYD teröristlerinin ve ülkemizde HDP terör yanlıların ortaklaşa çalıştıklarına şahit oluyoruz. Şer ekseninde olan bütün düşmanlar halkımızı ve ülkemizi yok etmek için birleşti.
Kürt kardeşlerimiz bu oyuna gelmeyerek bölgede asker ve polisimize kurşun sıkan hainlerin yanında olmadığını gösterdi. HDPheyeti halkı kandırıp sokağa dökmek istedi. Ancak Kürt halkı bu tuzağı gördü ve HDP'nin yanında yer almadı. Bir önceki seçimde HDP'ye isteyerek veya silah zoruyla oy vermiş olanlar bu seçimde ayni tezgaha düşmemeliler.
Önceki seçimde bir akıl tutulması yaşandı. Müslüman olarak bildiğimiz kişiler kalktı terör örgütünün ve yandaşlarının yanında yer aldı. Şaşırdık. Bir Müslüman nasıl olurda Irkçı, bölücü ve katil olan bir grupla beraber hareket edebilir? Hala anlamış değilim. Bölgedeki bazı sahte “Mele” veya “Şıh” geçinenlerin PKK'nın yanında olduklarını açıkladığından dolayı halkın bir kısmı bunlarakandı. Bölgedeki gerçek Melelerin söylediklerini dikkate alalım. Sahtelerinin mutlaka bir çıkarı vardır.
İran Esed'den sonra PKK'nin da hamisi oldu
Bırakın Mele'yi normal bir vatandaş dahi İslam ve Allah düşmanı olan PKK terör örgütünün yanında olmaz. Bu örgüt Müslüman veya Kürt örgütü değildir. Ülkemize ve halkımıza yönelik 1985 yılından beri vahşi terör eylemleri yapan PKK aslında Ermeni terör Örgütü ASALA'nın devamı olduğu bir gerçektir. Bu nefret ve kin sadece Türklere karşı değil, tüm Osmanlı bakiyesi olan Müslümanlara ve bölgede barış içinde yaşayan diğer azınlıklara yöneliktir.
PKK terör örgütü Kürtlerin değil Ermeni ve emperyalistlerin çıkarını savunur. Almaya, İsrail ve İngiltere istihbaratlarının kontrolünde olan bu örgüt ne hikmetse şimdi de İran tarafından himaye ediliyor. En büyük projeleri sivil halkı birbirine düşman ederek Suriye'deki gibi iç savaş çıkarmaktır.
Sözde Kürtçü, Marksist, Komünist veya Feminist gibi garip fikir düşüncelere sahip olanlar gerçek Kürtlerle alakası yoktur. Şii – Sünni kavgası çıkarmak isteyen kan emiciler Türk-Kürt ve Arap kavgası çıkararak bölgeyi tamamen kaos ve savaş alanına çevirmek istiyor.
Katledilen polis ve askerlerimiz hepimizin ortak acısı ve ortak tasasıdır. Şehit cenazelerini bahane ederek etrafa taşkınlık yapanların geneline yakını ajan ve provokatör olduğu ortaya çıktı. Batı kentlerinde Kürt vatandaşların işyerlerine ve evlerine saldırı gerçekleştirenler bu ülkenin gerçek evladı değil. Aksine PKK veya FETÖ gibi bu ülkenin düşmanıdır.
Ajanların provokatörlükleriyle birlikte taassup ve cahillik birleşince intikam duygusu peşinden geliyor. İşte burada kendimize veçevremize mani olmalıyız. Bu gidişat doğru değil. Bu yolun sonu çıkmaz sokak. Bu oyunlara gelmeyelim. Hiç kimse kalkıp bir başka milliyeti veya halkı bu ülkeden kovma cüretine kalkışamaz. Buna kimsenin hakkı yoktur. Ülke düşmanları ve PKK zatenbunu istiyor. Halkın birbirine düşman olmasını ve Kürtlerin bu topraklarda kendilerini yalnız hissetmesini planlıyorlar. Böylece sözde halk ayaklanmasını yapacaklar. Daha çok beklerler!
Cizre'de halk ayaklanması denemesi başarısız oldu
Başından beri ülke düşmanları tarafından himaye edilen lanetli PKK'nın hain kadrosu Irak'ın Kandil dağındaki mağaralarda kendilerince kurdukları Haremlerde yaşıyor. Kandırılmış veya zorla dağa kaçırılan militanlar birer ölüm mangası haline getirildi. Bu teröristler en başta Kürt halkını katletmeye başladı. Cizre ve Hakkari başta olmak üzere bir kaç küçük kasabada ayaklanma provası yapmaya kalkıştılar.
PKK ülkemize karşı yürüttüğü terör eylemlerini şehir merkezlerine yayarak halkın ölmesi ve zarar görmesi sağlanıyor. Böylece halkı savaşın içine çekmek istiyorlar. Cizre, Irak ve Suriye arasında olduğundan bu yer özellikle seçildi. İlçe 'ye hendek ve barikat kurularak PKK resmen halkı rehin aldı. Devlet birimleri değişik aralıklarla sokağa çıkma yasağı ilan ederek teröristleri etkisiz hale getirmek için mücadele ediyor.
Sivil ve siyasi görünümlü HDP kuklalarına Kandil talimat göndererek Cizre'ye yürümeye teşvik etti. Onlarda mecburen yollara döküldüler. Her zaman kendileri korkak olduğundan halka çağrı yaptı. “ Birlikte Cizre'ye yürüyelim” dedi. Ama Kürt halk bu sesekulak dahi asmadı. İyot gibi ortada kaldılar. Cizre'ye kalabalık halkla birlikte girseydi. PKK o esnada halkın üzerine ateş açacak,yapılan katliamı da devletin üzerine atacaktı. Ancak devlet ricali ve halk bu oyuna gelmedi.
Emperyalistler kardeşi kardeşe düşman etti. Suriye'de savaşan gruplardan DEAŞ ve diğer örgütlere Türkiye'nin yardım ettiğini ilk önce vatan haini Fethullahçı Terör Örgütü FETÖ ve yandaşı Doğan Medya kuruluşlarından sonra Sözcü, Taraf ve Cumhuriyet gibi karanlık mihraklar bu yalan haberi yaydı. Medyadaki yalan haberleri CHP, MHP ve HDP gibi siyasi parti liderleri kullandıktan sonra bu kez devreye PKK terör örgütü giriyor.
Bu terör ve Haşhaşı vatan hainlerinin arkasında ABD'den tutunda İngiltere, Almanya, Fransa, İran ve Siyonist rejime kadar hepsi var. Tek amaçları büyüyen Türkiye'yi Suriye savaşına sokmak. Daha sonra da ülkede iç savaş çıkararak halkı İrk temeli üzerine birbirine kırdırmak. Herkesi sağduyuya ve akli selime davet ediyorum. Tahriklere kapılmayalım.
FETÖ bir yandan, içerideki ajanlar ve vatan hainleri ile Atatürkçü, ulusalcı, aşırı ve orta sol birleşerek ülkemizi ve devletimiziyıkmaya çalışıyor. Böylesi fitne ve belanın olduğu bir ortamda hala DAEŞ, İran veya PKK'nın tuzaklarını görmeyip körü körüne Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı, mezhepçilik, Türkçülük ve Kürtçülük yapanlara yazıklar olsun!
https//:twitter.com/aslanbalci1