TIMETURK | HABER MERKEZİ
Associated Press üzerinden Suudi basınına dayandırılan haberde Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Yemen savaşından çekilme kararı işaret edilerek, bu ülkenin Suudi Arabistan'ın 'felaket' politikalarından ayrılmaya çalıştığı yazıldı.
SUUDİ ARABİSTAN ZARAR GÖRECEK
"BAE kuvvetlerinin Yemen'den çekilmesi hem sembolik hem pratik açıdan önemli" denilen yazıda BAE'nin hem hava hem kara desteğinin yanında kritik olan istihbarat toplama görevini üstlenmesi bunun sebebi olarak gösterildi ve BAE kuvvetlerinin Yemen'den çekilecek olmasının Suudi Arabistan'a zarar vereceği belirtildi.
"HER İKİ TARAF DA YEMEN'DE ASKERİ BİR ÇIKMAZIN İÇİNDE"
Haberde "Başlangıçta, BAE Yemen'de jeopolitik bir avantaj sağlayacak önemli limanların kontrolünü sağlamak da dahil olmak üzere somut hedeflere sahipti, ancak savaş devam ettikçe, her iki tarafın da bir askeri çıkmaza girdiği anlaşıldı. Muhammed bin Zayed, Yemen savaşının Suudilerin uzlaşmazlığına karşı yürüdüğünü kabul etti. Savaş artık Zayed için politik bir sorumluluk haline geldi. Muhammed bin Selman ülkesini bu bataklıktan çıkarmak için isteksiz olsa da Muhammed bin Zayed böyle değil" ifadeleri kullanıldı.
Ayrıca ABD Kongresinde gündeme gelen tasarı hatırlatıldı. Tasarıya "Yemen savaşa Amerikan askeri desteğini ciddi şekilde sınırlamak" için oy verildi.
ABD'DEKİ YEMEN TASARISI
ABD Temsilciler Meclisi, Amerika Birleşik Devletleri'nin Yemen'deki savaşta Suudi Arabistan'a verdiği askeri desteği kesmesini öngören yasa tasarısını 4 Nisan'da onayladı. Demokrat Partililerin çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi'nde perşembe günü yapılan oylamada, tasarıya 247 milletvekili destek verirken 175 milletvekili aleyhte oy kullandı. Fakat Donald Trump, tasarıyı 16 Nisan'da veto etti.
BAE YEMEN'DEN ÇEKİLDİ
Amerikan gazetesi Wall Street Journal, 3 Temmuz'da yayınladığı haberde Yemen'de İran'ın desteklediği Husilere karşı sahada bulunan Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun önemli unsurlarından biri olan Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) ülkeden çekileceğini yazmıştı.
Abu Dabi'nin Yemen'deki helikopter ve tanklarını ülke dışına çıkardığı ve insani yardımların giriş noktası olan Hudeyde limanının yakınlarındaki Kızıldeniz kıyılarından yüzlerce askerini çektiğinin belirtildiği haberin ardından aynı iddialar Yemen yerel kaynaklarında ve A Jazeera'da da gündeme geldi.
BAE'nin Marib kentindeki Serava askeri üssünü boşalttığının belirtildiği haberlerde BAE kuvvetlerinin yerini Suudi Arabistan hükümetine bağlı kuvvetlerin devralacağı belirtildi.
Konuya ilişkin Abu Dabi ve Riyad'dan resmi açıklama gelmezken yabancı basında "BAE'nin neden çekildiğine" ilişkin analiz yazıları yayınlanmaya devam ediyor.
BAE güçleri Yemen'in Al Mokha bölgesinde mayın araması yapıyor, 6 Mart 2018 (Reuters)
BAE ve SUUDİ ARABİSTAN KÖRFEZ'DEKİ TANKER SALDIRILARI SONRASI AYRI DÜŞTÜLER
The Soufan Center'ın haberinde ayrıca Körfez'deki tanker saldırıları da hatırlatıldı. 12 Mayıs'ta BAE'nin doğu sahilinde yer alan Fuceyra Limanı yakınlarında Suudi Arabistan, BAE ve Norveç'e ait dört ticari kargo gemisi sabotaja uğramış; 13 Haziran'daysa Umman açıklarında Norveç'e ait Front Altair ve Japon gemisi olduğu belirtilen Kokuka Courageous tankerlerine yönelik saldırılarılar gerçekleştirilmişti.
Bu saldırılardan günler sonra (26 Haziran) BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayid el-Nahyan, Suudi Arabistan'dan yapılan ve direkt İran'ı suçlayan açıklamaların aksine şunları söylemişti:
"Bu konuda profesyonel olmalıyız. Şuanda hiçbir devleti suçlayamayız çünkü elimizde bu yönde inandırıcı bir kanıt bulunmuyor. Diğer ülkeler daha net bilgiye sahipse, uluslararası toplumun seve seve dinleyeceğinden eminim. Ancak bilimsel olarak kontrol edildiğinden emin olmak için çok ciddi ve temkinli olmalıyız. Bölgede daha fazla kargaşa ve endişe görmek istemiyoruz."
Petrol tankerlerinden Front Altair
CEMAL KAŞIKÇI CİNAYETİ
Cemal Kaşıkçı cinayetine de yer verilen haberde, doğrudan Muhammed bin Selman'ın dahli olması sebebiyle "Birleşik Arap Emirliklerinin böylesine pervasız bir ülkeyle ittifakı tekrar gözden geçirmesini sağladığı" kaydedildi. Ayrıca "Muhammed bin Selman ve Muhammed bin Zayed'in ilişkisi her zaman ortak çıkarlara dayanıyor fakat artık hedefleri ve amaçları farklılaşıyor" denildi.
