20 Ocak 1953 yılında Trabzon ilinin Asrin ilçesinin Fındıklı köyünde doğdu. Babasının ismi Ali, annesinin ise Şakire'dir. 2 kız iki erkek kardeşe sahip olan Alaaddin Çakıcı henüz küçük yaştayken babası İstanbul Kağıthane'ye göç etti. İstanbul'da geçimini kahvehane işleterek ile yaptı.
Gençlik döneminde nedeni bilinmeyen bir nedenle hapishaneye giren Alaaddin Çakıcı, hapishaneden çıktıktan sonra Ülkü Ocakları'na katıldı.1979 yılında vurulan Alaaddin Çakıcı olaydan sağ olarak kurtuldu. Fakat 5 Mayıs tarihinde babası Ali Çakıcı bir saldırı sonucu hayatını kaybetti. Yine aynı yılın içinde 1980 Askeri Darbesi ile tutuklandı. Ülkü Ocakları kuruluşları davasında yargılanan Çakıcı delil yetersizliğinden 1982 yılında salıverildi.Sık sık yurt dışına giden Alaadin Çakıcı bir Ermeni örgütü olan ASALA ile mücadelesi için kendisine getirilen teklifi kabul etti.
Çakıcı, Şubat 1995 yılında medya kuruluşlarına bülten şeklinde faks çekti. Devrimci Sol lideri olan Dursun Karataş'ı öldüreceğini bildiren bir açıklama yaptı. Bültende babasının ölümünden sorumlu Dursun Karataş'ı eninde sonunda öldüreceğini ifade etti. Dursun Karataş Hollanda'nın Arnhem 11 Ağustos 2008 tarihinde kanser sebebiyle hayatını kaybetti.
Çakıcı 1972 yılında Gönül Kurtuluş ile evlendi. Bu evlilikten bir oğlu iki kız çocuğu oldu. Alaaddin Çakıcı Gönül Kurtuluş ile boşandıktan sonra ünlü kabadayılar arasında gösterilen Uğur Kılıç'ın kızı Uğur Kılıç ile 1991 yılında evlendi. Evlilikleri uzun sürmeyen ikili 1994 yılında ayrıldı. Uğur kılıç, 9 yaşından beri silah kullanan karanlık isimlerin bile saygı duyduğu bir isimdi. Uğur Kılıç oğlunun gözleri önünde Uludağ'da üç kurşunla öldürüldü.
Çakıcı, “ Uğur'un öldürüleceğini 47 gün öncesinden söylemiştim şimdi sıra babasında” diyerek Uğur Kılıç'ın öldürülmesinin azmettiricisi oldu. Alaaddin Çakıcı eski eşi Uğur Kılıç'ın azmettiricisi bulundu ve 19 yıl 2 ay hapis cezası aldı. Alaaddin Çakıcı eski eşi Gönül Kurtuluş ile yeniden evlendi.
Alaaddin Çakıcı, işlediği suçlardan dolayı yurtdışına kaçtı. Çakıcı ABD, Belçika, İtalya, Güney Afrika, Brezilya, Singapur, Japonya ve Fransa gibi pek çok ülkeyi dolaştı ve izini kaybettirmeye çalıştı. Türkiye ve Avrupa'nın ortak çalışması neticesinde Çakıcı, 1998 yılında Fransa'nın Nice kentinde yakalandı. Türkiye'ye iade edilen Çakıcı 1999 yılında Kartal Cezaevi'ne konuldu. Daha sonra 2002 yılında serbest bırakıldı.
2000 yılında Karagümrük Spor Tesisleri'ne yapılan baskında suçlu bulunan Çakıcı, 7 Nisan 2004 tarihinde 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Çakıcı tutuklama emrinden kaçarak Avusturya'nın Graz şehrinde saklandı. Türkiye ve Avusturya' nın beraber çalıştığı operasyonda Avusturya'nın Eco-Cobra Antiterör timleri Alaaddin Çakıcı'yı yeşil pasaportla yakaladı.
Çakıcı MİT adına düzenlenmiş pasaport kullanıyordu. Avusturya Mahkemeleri Çakıcı'nın Türkiye'ye iadesini yaptı. 2004 yılında Tekirdağ Tipi Cezaevi'ne nakledilen Çakıcı, 2017 yılında Kırıkkale'nin Keskin F Tipi Cezaevine nakladildi. Hapisteyken çeşitli cezalarla hapiste kalma süresi 10 ay daha uzadı.
Çakıcı, “çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve yönetmek, azmettirici suçlar işlemek, adam yaralamak” gibi suçlarla yargılandı.
Son olarak İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 15 Eylül tarihinde görülen karar duruşmada mahkeme Çakıcı'nın sağlık raporunu kabul etmedi. Mahkemede Alaattin Çakıcı'ya yeğeni Adem Çakıcı'yı tasarlayarak öldürmeye azmettirmeye teşebbüs suçundan 17 yıl hapis cezası verdi.
Dosya istinaf mahkemesine taşındı. Yargıtay kararı onarsa Çakıcı'nın 17 yıllık hapis cezası kesinleşecek.