Che Guevara 14 Haziran 1928 tarihinde Arjantin'de dünyaya geldi. İspanyol ve İrlanda asıllı bir ailenin beş çocuğu vardı. Che Guevara bu ailenin en büyük çocuğuydu. Anne ve babasının soyu basklara dayanan Che Guevara ilk eğitim hayatına evde başladı. Daha sonra ilkokula gitti. Colegio Nacioral Dean Funes'de liseye başladı. Sol eğilimli üst sınıf bir aile ortamında doğan Che Guevara'nın zihinsel dünyasını şekillendiren bir aile ortamı oldu. Bu durum dinamik bir kişilik ile siyasi görüşlerini etkiledi.
Ernesto Guevara Lynch ve Celia de la Serna y Llosa'nın çocuğu olarak Rosario'da dünyaya gelen Che Guevara Hümanist ve Marksist bir düşünce temeline inanıyordu. Ünlü bir Marksist ve gerilla lideri olarak tanınan Che Guevara diplomat, doktor, yazar, devrimci ve ideolog idi. İyi bir atlet olan Che Guevara aynı zamanda iyi bir ragbi oyuncusuydu da. Astım krizleri nedeniyle sık sık bu sporda problem yaşardı. Buna rağmen kaynaklar Che Guevara'yı takma adı olan “fuser” ile anacak ve iyi bir oyuncu olduğunu dile getireceklerdi.12 yaşında babasından öğrendiği satranç ile turnuvalara katıldı. Ergenliğinde şiire merak salan Che Guevara, Pablo Neruda'nın şiirlerini beğeniyordu. Kendisi de şiir yazıyordu. Farklı konularda okumayı seven Che Guevara'nın geniş bir okuyucu yelpazesi vardı. Ergenliğinin son zamanlarında fotoğrafçılığa merak salan Che Guevara gittiği yerlerde ve arkeolojik alanlarda resimler çekiyordu.
Latin Amerika asıllı Che Guevara liseden mezun olduktan sonra 1948 yılında Buenos Aires Üniversitesi'ne girdi. Üniversitedeyken motosikletiyle 6 ay boyunca Latin Amerika'yı baştan sona gezdi. 1954 yılında üniversiteden mezun oldu. Uzman hekimlik yapıp yapmadığı noktasında klinik eğitimini tamamladığı bilinmeyen Che Guevara'nın pratisyen hekim olduğu üzerinde duruluyor.
Che Guevara 1951 yılında eski arkadaşı biyokimyager Alberto Granado ile erteledikleri seyahati yapmak için anlaştılar. Che Guevara bu seyahat gezisini yapmak için okula bir yıl ara vermeyi kabul etti. Alta Gracia'dan başladıkları seyahatte Che Guevara şahit oldukları manzalar ve hatıralar için bir günlük tuttu. Bu günlük 2004 yılında “Motosiklet Günlükleri” olarak sinemaya uyarlandı. Che Guevara bu yolculuğunda Latin Amerika'nın diğer yüzünü keşfetti. Baskı, sosyal ve ekonomik adaletsizlikler onu bir devrimin olmasının şart olduğuna inandırdı.
Artık Latin Amerika'yı ayrı uluslardan oluşan bir karma yapı olarak değil bütün kıtayı kapsayan bir strateji geliştirmeyi amaçlamaya başladı. Bu strateji ile tek bir vücut olarak sınırları olmayan çatı bir kuruluşu hedefledi. Bu sınırları olmayan yapı “Avrupalı ve yerli” kültürden bağlanmış birleşik İber Amerika kurma hayali üzerine kuruluydu.
Yolculukları, Latin Amerika'ya ayrı uluslardan oluşan bir karma yapı olarak değil de kurtuluşu ancak kıta çapında bir strateji ile gerçekleşebilecek tek bir vücut olarak bakmasını sağladı. Bu düşüncesi sonraki devrimci fiilerinde rol oynadı. Okulunu biran önce bitirmeyi hedefleyen Che Guevara'nın hedefinde Güney ve Orta Amerika topraklarını gezip, tanımak vardı. Bu geziden sonra Che Guevara Marksizm'i inceleyecek sonra eski bir albay olan Başkan Jacobo Arbenz Guzmán'ın önderliğinde ki Guatemala'nın sosyal devrimine katılacaktı.
1953 yılında Guetemala'ya daha etkili bir devrimci olabilmek için katıldı. Che Guevara'nın gittiği yıl acobo Arbenz Guzman'ın toprak reformu devrimini gerçekleştirmeye çalıştığı yıldı.
Arjantinlilere özgü olan “hey, dostum, birader” gibi ifadeleri sık kullanmasından dolayı isminin önüne “Che” ünvanını getirdi. Guevara böylelikle “Che Guevara” olarak tüm dünyada tanınmaya başlandı.
Che Guevara, Guatemala'da ki bağlantıları sayesinde Kübalı sürgün devrimciler ve üst düzey politikacılar ile tanıştı. Che Guevara Amerika'nın CIA ile Arbenz hükümetini devirmesi üzerine Guatemala'dan ayrılıp, Meksika'ya geçti. Burada daha önce Guetemala'da tanıştığı sürgün Kübalılara destek verdi ve aralarına katıldı. Burada daha yeni hapishaneden salıverilen Fidel Castro ile tanıştı. İkilinin uzun ve ateşli bir sohbeti bitirmesi üzerine Che Guevara kararını verdi. Uzun zamandır aradığı devrim ruhu taşıyan esin kaynağı Fidel Castro'ydu.
Küba diktatörü Fulgencio Batista'yı Fidel Castro ile devirmek için 26 Temmuz Harekatı'na katılan Che Guevara grubun doktoru olması önerilse de o askeri direniş safhasında da en önlerde yerini aldı. Askeri eğitimlerde onu eğiten hocası Che Guevara'yı en iyi öğrencisi olarak gösteriyordu.
1955 yılında Che Guevara ile ilişkisi olan Hilda Gadea, Guevara'ya bir mektupta hamile olduğunu yazdı ve Che Guevara ile evlendiler.15 Şubat 1956'da Hilda Beatriz adını verdikleri kızları dünyaya geldi. Aradan bir yıl geçtikten sonra 25 Kasım 1956 yılında, Veracruz ‘dan Küba'ya yol alan Granma yatındaki Kübalı olmayan tek kişinin Che Guevara olduğu kaydedildi. Karaya adım atar atmaz Küba diktatörü olarak adlandırılan Batista'nın adamları devrimci ekibin yarısını öldürdü.
Burada asıl dönüşümünü gerçekleştirdiğini açıklayan Che Guevara çatışmada bir yoldaşın düşürdüğü cephaneliği almak için elindeki tıbbi malzemeler çantasını bırakmak zorunda kalışını anlatacaktı. Bir doktordan bir savaşçıya dönüşünü o zaman yazacaktı.
Hayatta kalan 20 kişilik gerilla grubuyla Sierra Maestra dağına saklanacaktı. Batista rejimine karşı mücadele verecekti. Cesareti ve ve askeri yeteneğiyle örnek gösterilen Che Guevara Batista rejimine karşı koyan gerillacılar arasında bir “komandante” (komutan) oldu. Che Guevara zeka ve cesaretinin yanında birçok kişi tarafından acımasız ve korkusuzluğu ile bilinen bir liderdi. Muhbir, kaçak ve casus olarak ihanet eden birçok kişinin infazından sorumluydu.
7 Şubat 1959'da zafer kazanan Küba hükümeti Guevara'ya “doğuştan Küba vatandaşı'' hakkını verdi ve bunu tüm dünyaya ilan etti.
Veracruz'den devrim için ayrıldığı Granma yatıyla yola çıkmadan önce ayrıldığı eşi Gadea ile zafer sonrası boşanma işlemlerini başlattı. Küba Hareketi'nin üyesi ve Küba doğumlu bir kadın olan Aleida March ile evlendi.
Che Guevara, La Cabana hapishanesinin komutanlığına atandıktan sonra 6 ay boyunca Batista rejimi memurları, savaş suçlusu iddia edilenleri, BRAC gizli servis memurlarını ve siyasi muhalifleri yargıladı.
İnfaz yetkisini de elinde bulunduran Che Guevara'nın yönettiği yargılamaların adil olmadığı iddia edildi. Bu iddialar Time dergisinde öne sürüldü. Che Guevara'nın bir sonraki görevi Ulusal Toprak Reformu Enstitüsü oldu. Burada önemli bir göreve getirilen Che Guevara'nın bir sonraki görevi Küba Merkez Bankası'nda başkan olmaktı.
Sık sık parayı yerdiği ve yürürlükten kaldırılmasını desteklediği için bu durumu takma adı olan“Che” ile imzaladı. İyi bir stranç ustası olduğu için ülkede satranç turnuvaları düzenledi. Che Guevara sadece Küba'da değil birçok devrimci harekete yardımda bulundu. Ama çoğu başarısız oldu. Panama, Dominik Cumhuriyeti bu başarısız girişimlerin örneklerindendi.
1960 yılında 'La Coubre'' silah gemisindeki patlamada birçok kişi öldü. Bu patlamayı sabotaj olarak iddia edenlerin hedefinde CIA vardı. Batista karşıtı CIA ajanı kabul ettikleri William Alexander Morgan'ı suikastin faili olarak gösterdiler. Bir diğer iddia ise Che Guevara'nın SSCB'ye sadık rakipleri olarak olayın faili olduğunu öne sürdüler.
Bir sonraki önemli görevi Sanayi Bakanı olan Che Guevara, ülkenin önemli bir devlet adamı oldu. Küba sosyalizmini açık bir şekilde politika haline getiren Che Guevara “Gerilla Savaşı'' kıtabını yazdı.Che Guevara 1965 yılında Küba'dan ayrıldı. Sonra Bolivya'ya giden Che Guevara, CIA 9 Ekim 1967'de Vallegrande yakınlarındaki La Higuera'da Bolivya Ordusu'nun elindeyken öldürüldü.
Che Guevara'nın son saatlerinde yanında olan kişiler yargısız bir şekilde infaz edildiği yönünde ifade verdiler.
Marksist ve Leninist olan Che Guevara Küba gerillaları ile Enternasyolist gerillaların lideri olarak tarihe geçti. Che Guevara hem bir sosyalist hemde bir devrimci olarak hayatını yaşadı.
Tarihe geçmiş ve çoğu insana ilham olmuş Che Guevara sözleri günümüze kadar ulaştı.
“Çoğu bana maceracı diyecek, evet öyleyim. Ama farklı bir türden… İnançlarını doğrulamak uğruna, postunu tehlikeye atan türden.”“Kaybetmekten korkma; bir şeyi kazanman için bazı şeyleri kaybetmelisin. Ve unutma; Kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin.”
Doğum gününde Che Guevara'ya yazılan Hasta Siempre şarkısı Kübalı müzisyen Carlos Puebla tarafından yazıldı. Yaklaşık olarak 200 sanatçı tarafından seslendirildi. Hasta Siempre devrimin ve direnişin sembolü oldu. Dünyada sevilen hitler arasında girdi.