10 maddede Avrupa'da İslamofobi gerçeği

AYŞE AYDIN | TİMETURK

Müslümanlara karşı ırkçılık yayılıp yoğunlaştığı için İslamofobi'nin karşısında durmak ve süregelen savaş zincirini kırmak için 10 neden:

1) İngiltere'de Müslümanlara karşı ayrımcılık gün geçtikçe daha da kötüleşiyor. İngiltere'de genel işsizlik oranı. yüzde 8 iken Müslümanlar arasındaki işsizlik oranı ise yüzde 17. Bu oran başka bir dine mensup olanlara oranla çok daha fazla. Müslüman kadınlar arasındaki işsizlik oranı yüzde 18 ve bu oran Hristiyan kadınlardan dört kat daha fazla. İngiliz Müslümanların yüzde 80'i ayrımcılıkla yüz yüze.

2) Bu ayrımcılık, aşırı yoksulluk seviyesi ile ilişkilidir. Beyaz insanlarda yoksulluk yalnızca yüzde 14 oranında. Pakistan ya da Bangladeş etnik kökenli İngiliz Müslümanların yüzde 40'ından fazlası yoksulluk içinde yaşıyor. İngiltere'de Güney Asyalı Müslüman çocukların yaklaşık % 45'i yoksulluk içinde.

3) Resmi ayrımcılık ve medya klişeleri Müslümanlara karşı nefret suçunda artışa sebep oldu ve bu artış son birkaç yıl içinde daha da hızlandı. Akademik araştırmalar, Müslümanların saldırganlık eğiliminin, ana akım medyanın yayınları ve aşırı milliyetçi raporlarla desteklenen negatif bakış açısı tarafından körüklendiğini gösteriyor.

4) İslamofobi, Avrupa çapında yaygınlaşıyor. Fransa içinde Müslümanlara karşı ayrımcılık İngiltere'den çok daha ileri seviyede. Fransa'da cezaevindeki nüfusun yaklaşık olarak yüzde 60'ı Müslüman. Laiklik iddialarına rağmen Fransa'da yüzlerce Katolik kilisesi devlet tarafından finanse edilmekte. Yüzlerce Katolik okulu ve birçok Yahudi özel okulu devlet yardımı alıyor. Müslüman kuruluşlar da benzer düzenlemeler istediler ancak reddedildiler.

5) Nefret suçundaki artış 'terörizmle mücadele' söylemleri ile alakalıdır. Araştırmalar; Müslümanları güvenlik veya terör tehdidi olarak gören negatif ve yanlış bir inanışın Müslümanlara karşı şiddeti önemli derecede arttırdığını gösterdi.

6) Son 25 yılda İngiltere ve diğer Batılı güçler ve Afganistan, Irak,Libya, Pakistan, Somali, Sudan, Mali ve Suriye gibi bir dizi Müslüman ülkeye karşı büyük çaplı askeri operasyonlar düzenlendi ve bir kısmını fiilen işgal etti. Yıkım oldukça büyük oldu. Yapılan bir çalışmada sadece Irak'ta 1991'den 2007'ye kadar Anglo-Amerikan istilalarından, sosyo-ekonomik yoksunluktan, altyapı yıkımından ve işgallerden kaynaklı olmak üzere doğrudan ve dolaylı olarak toplam 3 milyon sivilin hayatını kaybettiği görülüyor.

7) Savaş eve doğru geliyor. Dış savaşlarda kullanılan gözetim ve sızma yöntemlerinden bazıları yerli Müslüman topluluklara uygulanmaktadır. İngiltere'de güvenlik hizmetleri, okullar, kolejler, gençlik ve toplum hizmetleri doğrudan gözetim yolu veya tacizlerle bünyelerinde bulunan gençler hakkında istihbarat topluyor. Genç çalışanlar, İngiliz dış politikası, dini literalizm veya öfke gibi konular hakkında bilgi vermek için baskı altında tutuluyorlar. 2010 yılı verilene göre 16 yaşından küçük 290 çocuk polise rapor edildi ve hayatları terörle mücadele birimleri tarafından incelendi.

8) İngiltere'de, binden fazla Müslüman terör karşıtı yasalardan ötürü suçu olmadan gözaltına alındı. Tutuklulara Karşı Muamelede Cenevre Sözleşmeleri ve Tutuklulara Karşı Muamelede BM Asgari Standart Kuralları'na tabi olan ancak Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi'ni ihlal eden ünlü Ebu Gureyb Cezaevi' gibi gizli çalıştırılan Amerikan hapishanelerinde ve sorgulama merkezlerinde 100.000'den fazla Müslüman erkek suçsuz şekilde gözaltında tutulmuştu.

9) İngiltere'de anti-terör yasaları altında yapılan aramalar 2001 2002 yıllarında 10.200 iken 2008 - 2009 yılları arasında 210.000'e çıktı.

10) Müslüman karşıtı ırkçılık giderek yaygınlaşıyor ve gittikçe şiddetleniyor. İslamofobik önlemler ve söylemler 'terörle savaş' gerekçesiyle artıyor ve Ortadoğu'daki durum da gittikçe kötüleşiyor. Bu döngüyü kırmak için sadece bu gerçekleri fark etmek yetmiyor aynı zamanda İslamofobi'ye karşı durmak ve yıkıcı dış savaşlara karşı kampanyaları hızlandırmak gerekiyor.