34 yıllık sır cinayet! Katili yazdığı mektuplar ele verdi
ABD'nin Pennsylvania eyaletinin Hamburg şehrinde duyanları şaşkına çeviren bir cinayet yaşandığı ortaya çıktı. 1988 yılının Ekim ayında yaşanan korkunç cinayetin izi polise ulaşan bir mektupla ortaya çıkmaya başladı...

Oluşturma Tarihi: 2022-08-27 13:37:03

Güncelleme Tarihi: 2022-08-27 13:37:03

Anna Kane öldürüldüğünde 26 yaşındaydı. Cansız bedeni soğuk bir Ekim sabahı bir yol kenarında bulundu. Cinayetten 15 ay sonra bir yerel gazeteye gönderilen bir mektup katilin kimliğine dair çok önemli ipuçları içeriyordu. Ancak o ipuçlarının hakkıyla yorumlanabilmesi için 30 yıldan fazla zaman gerekiyordu...

26 yaşındaki Anna Kane isimli kadının cansız bedeni 23 Ekim günü Perry kasabası yakınlarında, Ontelaunee Yolu kıyısındaki bir ormanlık arazide bulundu.

Kane saman balyalarını bağlamak için kullanılan bir iple boğularak öldürülmüştü. Yüzündeki çürükler öldürülmeden önce ağır darbeler aldığına işaret ediyordu.

Ertesi gün yerel gazetelerden Morning Call'da yayımlanan haberde, kadının vücudunda cinsel saldırı izi olmadığı ancak katiliyle boğuştuğunu gösteren işaretler olduğu belirtiliyordu.

Bu olaydan 15 ay sonra bir başka yerel gazete olan Reading Eagle'ın birinci sayfasında Kane'le ilgili bir haber yayımlandı. Haberde cinayete ve soruşturmaya ilişkin çeşitli ayrıntılardan bahsediliyordu.

Polislerin halen bir şüpheliye ulaşamadığı ifade ediliyor ve kamuoyundan olayın çözümüne ilişkin olası ipuçlarını yetkililerle paylaşması isteniyordu.

Haberin yayımlanmasından birkaç gün sonra Reading Eagle'ın yazı işleri ofisine bir mektup ulaştı.

Mektubu yazan kişi kendisini "kaygılı bir vatandaş" olarak nitelendiriyordu. Mektupta Anna Kane cinayetine ilişkin çarpıcı detaylar yer alıyordu. Reading Eagle editörleri mektubu derhal polise teslim etti.

SIR DOLU MEKTUP

Mektubu okuyan dedektifler gözlerine inanamamıştı; bu satırları yazan kişi katilden başkası olamazdı.

Çünkü mektuptaki detayların bir kısmı o güne kadar kamuoyuyla hiç paylaşılmamıştı. Bunları bilmesi mümkün olan tek bir kişi vardı o da katilin ta kendisiydi.

Sözün kısası polisler mektubu yazanla Kane'i öldürenin aynı kişi olduğundan emindi ama o kişinin kim olduğu bir türlü bulunamıyordu.

Bu durum geçtiğimiz haftaya kadar yani 32 yıl boyunca böyle devam etti.

Pennsylvania Eyalet Polisi bünyesinde faili meçhul vakaları soruşturan Dedektif Daniel B. Womer, 18 Ağustos günü düzenlediği basın toplantısında Kane'in katilinin kimliğini nihayet tespit etmeyi başardıklarını açıkladı.

Polisi katile götüren şey ise 1990 yılında Reading Eagle gazetesine gönderdiği mektup oldu.

Womer, mektubun içine yerleştirildiği zarfın yapışkanlı kısmından aldıkları tükürük örnekleri sayesinde Scott Grim'e ulaştıklarını açıkladı.

Womer, 1960 doğumlu Grim'in 2018 yılında doğal nedenlerle öldüğünü ve bu nedenle yargılanamayacağını da sözlerine ekledi.

TEKNOLOJİ 30 YIL GEÇ GELDİ

Aslına bakılırsa, cinayetten hemen sonra yapılan soruşturmada incelemelerde, Kane'i giysilerinde ve bedeninde bir erkeğe ait olduğu belirlenen DNA örnekleri bulunmuştu. Ancak bu örnekler polisi bir şüpheliye ulaştırmamıştı.

FBI'ın 1998 yılında devreye aldığı Birleştirilmiş DNA Endeks Sistemi (CODIS) de Kane'in katilinin bulunmasına işe yaramamıştı çünkü bu veri tabanında sadece daha önce ciddi suçlardan gözaltına alınan, tutuklanan ya da hapse giren kişilerin DNA'ları bulunuyordu.

Polisi 34 yıl sonra Grim'e götüren şey ise son yıllarda geliştirilen ve yakın zamanda birçok faili meçhul cinayetin çözüme kavuşmasını sağlayan genetik geneoloji teknolojisi oldu.

Eyalet polisi suç biriminin yöneticisi Çavuş Nathan Trate 1988 yılındaki soruşturmayı yürüten polislerin topladıkları fiziksel delillerin oluşturduğu temelin çok sağlam olduğunu ancak bu delillerin faydalı olmasını sağlayacak teknolojinin 30 yıl geriden geldiğini belirtti.

Trate, "Bütün o toplanan deliller, saklanması gerektiği gibi saklanmıştı. Çünkü topladıkları şeylerin bir noktada lazım olacağını biliyorlardı. Ve işte şimdi 2022 yılındayız ve o küçük kanıt parçacığı tam da bu davayı çözmek için ihtiyacımız olan şeydi" dedi.

Womer, Grim'in adının daha önce hiç gündeme gelmediğini, laboratuvarda yapılan DNA analizleri sayesinde çizilen soy ağacı sayesinde kendisine ulaşıldığını belirtti.

DNA örneği bulunan her vakanın bu şekilde çözülemeyeceğini çünkü genetik geneoloji analizi yapmak için gerekli olan DNA miktarının büyük olduğunu da hatırlatan Womer, "Şansımıza bu davada Grim o mektubu gönderdiğinde zarfın yapışkanlı kısmında kalan tükürük çok zengin bir DNA kaynağı oldu" diye konuştu.

YAZDIĞI İKİ MEKTUP SAYESİNDE KATİLİN KİMLİĞİ TESPİT EDİLDİ

Womer, Grim'in cinayeti işlediği sırada Kane'le aynı yaşlarda olduğunu belirtti. Polisin elinde Kane'in Hamburg civarında doğup büyümüş olması dışında bir bilgi bulunmadığı ifade edildi.

Grim 2002 yılında iş ortağını darp etme suçlamasıyla Exeter kasabasında gözaltına alınmıştı. Üstelik o dönemde ortağına gönderdiği bir mektup da suçlamayla ilgili kanıt dosyasında yer almıştı. Ancak herhangi bir ciddi suçtan sabıkası olmayan Grim'in bu nedenle CODIS veri tabanında kaydı bulunmuyordu.

Polis, zarftaki DNA'nın Grim'e ait olduğunu gösteren eşleşmenin nasıl elde edildiğini detaylandırmadı ancak doğrudan Grim'den alınmış bir DNA örneğiyle çalışıldığını bildirdi.

Grim'in 2002'de ortağına yazdığı mektuptaki DNA örnekleri, 1990'da gazeteye yazdığı mektuptakilerle ve Kane'in giysilerinde bulunan erkek DNA'sıyla karşılaştırıldı ve sonuca ulaşıldı.

NEDEN ÖLDÜRDÜĞÜ HALEN BİLİNMİYOR

Womer, Grim ile üç çocuk annesi Kane arasında bir bağlantı tespit edilemediğini söylerken, "Tabii bu henüz bulamadığımız bir bağlantı olmadığı anlamına da gelmiyor" diye konuştu.

Kane'in Reading civarında fahişelik yaptığı, öldürülmeden kısa süre önce Birdsboro kasabasına taşınmış olduğu da ifade edildi.

Polislerin daha önce yaptığı açıklamada kadının başka bir yerde öldürüldükten sonra Ontelaunee Yolu kenarına atılmış olabileceği belirtilmişti. Zira bir gece önce yaşanan fırtınaya ve sağanak yağmura karşın Kane'in giysilerinde ıslaklık bulunmuyordu.

Soruşturmada, Kane'in ne sebeple ve nerede öldürüldüğüne ilişkin bir sonuca varılamadı. Geçtiğimiz hafta yapılan açıklamada, kadının cansız bedeninin öldükten aşağı yukarı 12 saat sonra bulunduğu belirtildi. Kane son olarak 23 Ekim 01.00 sularında Altıncı Cadde ve Franklin Caddesi kavşağında görülmüştü.

Womer, Grim'in Kane'e bir müşteri gibi yaklaşmış olabileceğini ifade etti.

"AİLESİNİ HUZURA KAVUŞTURMAKLA TESELLİ BULUYORUZ"

Berks County Savcısı John T. Adams, Kane cinayetinin çözüme kavuşturulmasının, eyalet polisinin azmini ortaya koyduğunu söyledi.

Adams, "Burada sergilenen kararlılık çok önemli. Sabırla hareket ettiler. Durmadılar. Aramaya devam ettiler. Failin bulunma sürecinde payım olması beni çok gururlandırıyor" dedi.

Yetkililer genetik geneoloji analizinin merkezi Virginia'da bulunan Parabon Nanolabs tarafından gerçekleştirildiğini, masrafların ise ABD Adalet Bakanlığı'nın sağladığını bir fondan ve Savcılık bütçesinden karşılandığını belirtti.

Adams, "Bu dosyayı yeniden açarken halen yaşayan bir şüpheli bulmayı ümit ediyorduk. Grim umduğumuz şekilde adaletle yüzleşmeyecek olsa da Kane'in ailesini huzura kavuşturmuş olmakla teselli buluyoruz" diye konuştu.

Womer ise Kane'in ailesini cinayetin çözüldüğüne ilişkin bilgilendirmenin kendisini çok mutlu ettiğini, ailenin de haberi memnuniyetle karşıladığını söyledi.

Kane'in çocuklarından Tamika Reyes, annesinin katilinin bulunmasının kendisinde karışık duygulara neden olduğunu söyledi. 42 yaşındaki Reyes, ABC 6 kanalına yaptığı açıklamada, "Bugünü göreceğimi hiç düşünmemiştim ama umudumu da yitirmemiştim. Şu an hislerim çok karışık: Mutluyum, üzgünüm, öfkeliyim..." dedi. Anneleri öldürüldüğü sırada 9 yaşında olduğunu da belirten Reyes, kendisinin Kane'e dair bazı şeyleri hatırladığını ama küçük erkek kardeşlerinin bundan da yoksun olduğunu belirtti.

"ARAMAKTAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ"

Adams, teknolojinin getirdiği imkânları kullanarak faili meçhulleri çözmeye devam edeceklerini, ancak kolluk kuvvetlerinin kamuoyunun desteğine ihtiyaç duyduğunu belirtti ve ekledi:

"Bu sadece bir vaka. Bu şekilde birçok çözüm bekleyen dosya var ve ipuçlarına ulaşmak için halkımızın yardımına ihtiyaç duyuyoruz. Her vaka DNA profiliyle çözülmeyecek belki ama bir yerlerde bize bilgi verecek birileri var ve Pennsylvania Eyalet Polisi'nin bu davada göstermiş olduğu üzere aramaktan asla vazgeçmeyeceğiz."

Eyalet polis müdürü Yüzbaşı Robert Bailey de ekibini kararlılıklarından ötürü tebrik ederek şunları söyledi: "İster iyi bir geçmişleri olsun ister kötü, her kurban, huzura kavuşmayı hak eder. Umarım bu sonuç Berks County halkına sorumlusu olduğumuz tüm dosyaları soruşturmak için elimizden geleni yapacağımızı göstermiştir."

Kaynak: Hürriyet