Dolar

34,5424

Euro

36,0063

Altın

3.006,41

Bist

9.549,89

Afganistan: ABD'nin en uzun savaşı

Tüm gözler Musul, Halep ve Rusya'nın Ortadoğu'daki askeri yapılanmasına çevrilmişken, ABD başkan adayları Clinton ve Trump tarafından tamamen göz ardı edildi.

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-10-27 21:11:15

Afganistan: ABD'nin en uzun savaşı

TİMETURK I HABER MERKEZİ

Melahat KEMAL

Başkanlık seçimlerini kim kazanırsa kazansın Afganistan'a karşı takınılan bu umursamaz tavrı, Ocak ayında resmen göreve başlamasının ardından haklı göstermesi zor olacak.

Bu hafta Gor vilayetinde 30 kişinin IŞİD tarafından öldürülmesi ile Afganistan, siyasi dikkatleri üzerine çekti. Barack Obama zorlu biçimde dersini aldı. Savaşı bitirmeyi vaat etmişti ancak ülkedeki savaşı ve çatışmaları körüklemekten başka bir şey yapamadı ve sonra da konuya ilgisini kaybetti.

Obama, 2009 yılında dönemin dışişleri bakanı Clinton'ın da desteği ile Afganistan uyanışını başlatmış ve bu ülkeye 51 bin Amerikan askeri göndermişti. Ancak tüm bu takviyeler Taliban direnişini sona erdiremedi.

2014 yılında Obama, savaşın sonuna gelindiğini açıkladı. Ancak sonra bu sözlerini yutmak zorunda kaldı. Şimdi görevi bırakırken ardında Afganistan'da 8 bin 400 ABD askeri ve hatırı sayılır miktarda hava gücü de bırakıyor.

Taliban hâlâ Afganistan'daki en önemli ABD düşmanı olarak duruyor. Son verilere göre Taliban, bir zamanlar İngiliz askerlerinin savaştığı Helmand vilayetinde önemli kazanımlar elde etmiş durumda. Kuzeyde Kunduz'da ve merkez Kabil'deki saldırıları güçlükle püskürtülüyor.

Amerika'nın Afganistan'a girme sebebi olan El Kaide ise ülkede etkinliğini koruyor. Tüm bunlara ek olarak IŞİD ve birbiri ile çatışan aşiret liderlerini de unutmamak gerek.

AMERİKA'NIN EN UZUN SAVAŞI

Afganistan şu anki durumda ABD'nin en uzun savaşı unvanını kazanmış halde. 7 Ekim'de on beşinci yılını doldurdu. Afganistan'da ölen Amerikalı asker sayısı 2 bin 300. Bu savaş ABD'nin vergi ödeyen vatandaşlarına 686 milyar dolara mâl oldu.

Tüm bu duruma karşın Afganistan, ABD başkanlık seçimlerinin küçük ve kirli sırrı gibi adaylar tarafından tartışılmaya değer bulunmuyor.

Şu ana kadar düzenlenen üç başkanlık münazarasında Afganistan meselesinden Clinton tarafından  sadece bir kez o da laf arasında bahsedildi.

2003 Irak ve 2011 Libya müdahalelerine verdiği destekten dolayı hâlâ eleştirilere maruz kalan Clinton, Afganistan'da bir sona vardırılmamış duruma değinmeye pek de istekli olmadı. Çünkü bu savaşın Amerikan seçmenleri arasında pek de revaç bulmadığını biliyor.

Trump ise  hem mesele hakkında çok az bilgili hem de bir o kadar umursamaz görünüyor. Bir keresinde "büyük bir hata" olduğunu söylemişti ancak Afganistan hakkında bir politikası olmadığı da anlaşılıyor.

Afganistan'ı program dışında bırakmak mümkün olmasa da, batı ülkelerinin çoğu göz ardı etmeyi seçiyor. Ülkedeki yeniden yapılandırma projeleri başarısız olsa da 70 farklı ülke, önümüzdeki dört yıl için 15.2 milyar dolarlık yatırım yapmış bulunuyor.

NATO'nun Afgan ordusu ve polisinden eğitim verilmiş yerel halkın batılı askerlerin yerini alması projesi ile yanıltıcı. ABD'nin tahminlerine göre Taliban 2001 yılından bu yana en geniş hakimiyet alanına ulaşmış durumda. 2016 yılında çoğu Afgan hükümet güçleri tarafından öldürülmüş olan 2 bin 500 sivil hayatını kaybetti.

Clinton ya da Trump ne düşünürse düşünsün, Afganistan görmezden gelecekleri ya da görünce kafalarını kuma gömecekleri türden bir sorun değil.

Haber Ara