Olayla ilgili ilk bilimsel raporda, Asya fillerinin yavrularının cesetlerini kasıtlı olarak gömdüğü belgelendi.

Hindistan'ın kuzeyindeki Bengal'deki çay yetiştirme arazilerindeki drenaj hendeklerinde, hepsinin ayakları ve bacakları toprak altından çıkıntı yapan beş gömülü yavru fil bulundu.

Ölü yavurların gömülü olduğu alandaki ayak izleri ve çeşitli büyüklükteki dışkılar, her yaştan sürü üyesinin gömme işine katkıda bulunduğunu gösteriyor.

Bölgedeki gece bekçileri, sürü bölgeyi terk etmeden önce 30 ila 40 dakika kadar süren yüksek çıkan fil seslerinin duyulduğunu bildirdi.

Pune'daki Hindistan Bilim Eğitimi ve Araştırma Enstitüsü'nden Akashdeep Roy ve Hindistan Orman Hizmetleri'nden Parveen Kaswan, bu seslerin yas belirtisi olabileceğini ve sürülerin ölülerinin yanında "yardımcı ve şefkatli davranış" sergilediğini öne sürüyor.

"Yavru ölüleri doğada son derece nadir görülen olaylardır" diyen Roy, yavruların ayaklar yukarı şekilde gömülmesine şaşırdıklarını ancak sürünün her bir yavruyu toplu olarak gömdüğü takdirde, drenaj hendeğine yerleştirilmesi için en erişilebilir konumun bu olduğunu söylüyor. Sosyal hayvanlar olarak bilinen filler için yavru kafasını gömmenin en önemli şey olabileceğini söylüyor.

Yavruların cesetleri daha sonra mezardan çıkarıldı ve incelendi. Yaşları 3 ay ile bir yaş arasında değiştiği, çoğunun yetersiz beslendiği ve enfeksiyonlara yakalandığı anlaşıldı. Ayrıca her bir yavrunun sırtındaki morluklar, onların mezarlıklara uzun mesafeler boyunca sürüklendiklerini veya taşındıklarını gösteriyor.

AFRİKA FİLLERİNİN DAVRANIŞI FARKLI

Afrika çalı fillerinin (Loxodonta africana) ölü bedenlerini bitki örtüsüyle kapladıkları ve daha sonra bu yerlere geri döndükleri gözlemlenmiştir. Bununla birlikte, bu çalışmadaki Asya filleri (Elephas maximus) genellikle mezarlık alanlarına dönmekten kaçınmış, bunun yerine alternatif yollar kullanmıştır.

Olayla ilgili yazılı çalışmadan not paylaşan Oklahoma Şehri Hayvanat Bahçesi ve Botanik Bahçesi'nden Chase LaDue, "Bu gözlemler fillerin sosyal karmaşıklığına dair etkileyici kanıtlar sunuyor. Diğerleri, fillerin ölen akrabalarına karşı benzersiz davranışlar sergilediğini belirtti, ancak bu çalışma, fil yavrularının mezar alanına götürüldükten sonra metodik ve kasıtlı olarak gömüldüğünü açıklayan ilk çalışmadır." ifadesini kullandı.

LaDue, "özellikle fillerin zihinsel ve duygusal yaşamları bizim için hala büyük ölçüde gizemli olduğundan, bu sonuçları nasıl yorumladığımız konusunda dikkatli olmalıyız" dedi.

LaDue şöyle devam etti:

"Fillerin ölü bir buzağıyı dar bir hendeğe ittiğini, garip şekli ve ağırlık dağılımı göz önüne alındığında, buzağının ayakları havada olacak şekilde sırtüstü yere indiğini hayal edebiliyorum. Ardından hendeğin sığ derinliği nedeniyle ayaklar gömülmeden kalıyor, bu da kafayı kasıtlı olarak gömdükleri için değil, mezar alanının benzersiz topoğrafyası nedeniyle."

Bir zamanlar fillerin serbestçe dolaştığı topraklar, insanlar genişledikçe küçülüyor; özellikle de dünyanın en kalabalık ülkesi olan Hindistan'da. Fillerin kullandığı toprakların yalnızca yüzde 22'si korunan alanlar içerisinde bulunuyor.

LaDue ayrıca, "Fillerin nasıl davrandığını ve insanların hakim olduğu bölgelerdeki hızlı değişikliklere nasıl tepki verdiğini anlamak, insanların ve fillerin bir arada yaşamasını destekleyen koruma stratejileri geliştirmemize yardımcı olabilir." dedi.

newscientist