TIMETURK | HABER MERKEZİ
ÇEVİRİ
Birleşik Arap Emirlikleri, 2015 yılında Yemen'deki Husilere karşı askeri bir kampanya başlatmak için Suudi müttefikleri ile harekete geçti.
The New Arab'dan Sana Uqba'nın haberine göre Husiler ve iki ülke arasındaki savaş 2014'ten bu yana 100 bin kişiyi öldürdü ve ülkede yoksulluk ve kıtlığın yaşanmasına sebep oldu.
Ancak yaklaşık beş yıllık ihtilaftan sonra, BAE bu hafta "isyancı" Husilerin Yemen'in geleceğinde bir rolü olması gerektiğini söyledi.
ENVER GARGAŞ'TAN TARAFLARA ÇAĞRI
Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki Dışişleri Bakanı Enver Gargaş, Suudi Arbaistan destekli meşru hükümet ile BAE destekli güney ayrılıkçılar arasında yapılan son barış anlaşmasının (Riyad Anlaşması) ardından, hareketin, daha geniş kapsamlı bir çözüme yol açabileceği yönündeki iyimserliği tetikleyeceğini belirterek, bütün tarafları savaşa yönelik siyasi bir çözüme ivme kazandırmaya çağırdı.
"HUSİLER YEMEN'E ZARAR VERDİAMA TOPLUMUN BİR PARÇASI"
Gargaş, Abu Dabi'de düzenlenen siyasi bir konferansta, "Böyle bir anlaşma Yemeni toplumunun tüm bölümlerinin meşru özlemlerini dikkate almalı. Husi milisleri ülkeye zarar verdi, ancak bunlar Yemen toplumunun bir parçası ve geleceğinde bir rolü olacak" dedi.
Gargaş, hükümetle ayrılıkçı Güney Geçiş Konseyi arasındaki güç paylaşım anlaşması çerçevesinde oluşan ittifakın Husileri sınırlandıracağına dair korkuların ortaya çıkmasına rağmen daha geniş bir barış anlaşmasının da önünün açılabileceğini söyledi.
"Anlaşma, Husi karşıtı koalisyonu sağmanlaştırıyor ve siyasi bir çözüme ulaşmak için daha sağlam bir temel sunuyor."
RİYAD ANLAŞMASI
Riyad anlaşması, Yemen hükümetinin Aden'e geri dönmesini öngörüyor ve bu kapsamda her iki taraftan da kuvvetler, savunma ve içişleri bakanlıklarında yetki sahibi oluyor.
Yemen'in sürgündeki hükümeti ve güneyli ayrılıkçılar ilk toplantılarını Perşembe günü Riyad'da yapacaklar.
Güney Geçiş Konseyi (STC) sözcüsü, grubunun Suudi merkezli Cumhurbaşkanı Mansur Hadi ile daha fazla görüşme yapması gerektiğini doğrulayan bir bildiri yayınladı.
Konsye, bu görüşmelerde "hizmetleri geliştirmek ve ülkenin güney bölgelerindeki sorunları ele almak için Arap İttifakının himayesinde ve güvencesinde Başkan Hadi ile işbirliği yapmayı" hedefliyor.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI FAALİYETTE
Geçen hafta, Yemen dışişleri bakanlığının, Riyad'da imzalanan imza töreninden kısa bir süre sonra Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkenin geçici başkenti Aden'deki tüm çalışmalarda güç paylaşım anlaşmasının yürürlüğe koyulacağı belirtildi.
Dışişleri bakanlığı, güney liman kentinde faaliyetlerine devam eden ve hükümet güçleri ile BAE destekli STC arasındaki çatışmaların patlak vermesi nedeniyle tüm bakanlıkların askıya alındığı Ağustos ayından bu yana faaliyetlerini sürdüren ilk hükümet departmanı oldu.
BAŞBAKAN SUUDİ ARABİSTAN'DAN DÖNECEK
Yerel raporlara göre, Yemen'in şu anki Başbakanı Moeen Abdulmalik'in geçici başkent Aden'e “küçük bir ekiple” dönmesi bekleniyor.
Dışişleri bakanlığından yapılan açıklamada, Aden'deki faaliyetlerin yeniden başlatılmasının, Mansur Hadi'nin bir parçası olduğu ve ülkenin kuzey-güney taraftarları arasında yaşanan ayrılığının sona erdirilmesi kapsamında gerçekleştiği kaydedildi.
Mansur Hadi, 5 Kasım'da Riyad anlaşmasını imzalamak amacıyla, grup şefi Aidarous el Zubaidi de dahil olmak üzere STC yetkilileriyle 2017'den bu yana Riyad'da ilk kez bir araya gelmişti.
İRAN'IN TEPKİSİ
İran ise Riyad Anlaşması'na tepkili. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Musevi, Dışişleri Bakanlığı sitesinde yayınlanan açıklamasında Yemen krizinin çözümü için dün Riyad'da imzalanan anlaşmayı eleştirdi ve "Riyad Anlaşması Yemen krizinde çözüm değil. Yemen halkı, yabancı güçlerin Yemen'in güneyini işgal etmesine izin vermeyecek. Anlaşma yetersiz" dedi.
İran Eylül 2014'ten beri Yemen'in başkenti Sana'yı ele geçiren Husilere destek veriyor.