Foreign Policy: ABD IŞİD’ı yenmekte Türkiye’ye bel bağlayamaz
Foreıgn Polıcy’de yayınlanan bir makalede ABD’nin Suriye’den çekilme kararı ve Erdoğan’ın rolü anlatıldı.

Oluşturma Tarihi: 2019-01-02 11:16:19

Güncelleme Tarihi: 2019-01-02 11:16:19

Çeviri Makale

COLIN P. CLARKE - AHMET S. YAYLA

Erdoğan Kürtlerle hesaplaşmak istiyor. İslam devletiyle değil. Ankara'ya savaşı havale etmek Amerika'yı tehlikeye atacak.

Başkan Donald Trump'ın askerlerini Suriye'den çekme kararı Amerika'nın Türkiye'ye IŞİD'e karşı mücadelenin yükünü omuzlamada güvenmesi anlamına geliyor. Bu hareket terörist gruba savaşın kritik bir noktasında kendini yenileme fırsatı verecek.

Trump Suriye'den çıkmanın tamamıyla kendi planı olduğunu öne sürüyor. Ancak Kongre'dekiler dahil birçok Amerikalı siyasetçi özellikle de Eylül ayında Trump'ın Ulusal Güvenlik danışmanı John Bolton'un İran Suriye'yi terk etmeden ABD terketmeyecek minvalindeki sözlerinin ardından sürprizle karşılaştılar.

Trump 2000 kadar Amerikan askeri ve Kürt milis güçlerine desteğini şaşırtıcı şekilde geriye çekme emrini Türk Devlet Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinden sonra verdi. Telefon görüşmesinden kısa süre sonra Trump, “IŞİD şimdi büyük oranda yenildi ve diğer yerel ülkeler Türkiye dahil, kalan ne varsa rahatlıkla ilgilenebilir” diye yazdı. Erdoğan'ın kendisini “Suriye'de IŞİD'den kalan ne varsa ortadan kaldıracağı konusunda çok güçlü bir şekilde bilgilendirdi” diye ekledi.

Türklerin konuştuğu konuları görünürde değerlendirmenin dışında, bu hesaplamada kökten sorunlar yatıyor. Ankara enerjisini ve kaynaklarını daha ziyade Kürtler ve Erdoğan'ın muhalifleriyle uğraşmaya odaklanmayı tercih ederek IŞİD'le uğraşmak noktasındaki gönülsüzlüğünü sık sık ortaya koydu.

Türkiye yıllardır ikili oynuyor. Erdoğan'ın ana hedefi Suriyeli Kürtlerin daha fazla toprak kazanmasını ve Türkiye'nin güney sınırına paralel bir Kürt koridoru kurulmasını önlemek. IŞİD'in Suriye'deki varlığını ve Türkiye'deki ağını temizlemek ikincil bir öncelik ve bütünüyle sıkı sık göz ardı edilmiş durumda.

Çünkü IŞİD Türkiye'de başlangıç aşamasında bir yapılanmaya sahip ve son Suriye'den çekilme politik kararı gruba Türk halkını ve askerini tehlikeye atarak ve Suriye'de yeniden ortaya çıkmalarını sağlayarak yeni bir hayat bahşedecek.  

Türkiye'nin sınırları delinmekten hayli uzak ve IŞİD liderleri sağlam bir lojistik kabiliyetin öneminin farkındalar. Suriye bir savaş alanı ve IŞİD'e harekat alanı tanıyor ancak Türkiye modern iletişim ağı, ulaşımı ve küresel ekonomiye bağlarıyla bir terörist grup için faydalanılacak ideal bir ülke ve tedarik edici ve bir lojistik pota olmaya yakın. Güvenlik ve istihbarat servisleri kısıtlı kaynaklara sahip ve öncelikli olarak Türkiye'nin iyi bildiği ve neredeyse 40 yıldır savaştığı PKK ile mücadeleye güdülenmiş durumda.  

Erdoğan'ın ana savlarından biri ve Ankara ile Washington arasında Amerika'nın Suriye'ye müdahalesinin başlamasından bu yana tartışma konusu YPG'nin, Kürt militanlar ve IŞİD karşıtı geniş koalisyonda en etkili muharip güç olarak, PKK'nın bir uzantısı olduğu.

ABD Suriye Demokratik Güçleri'nin ana unsuru olarak YPG'yi desteklediğinden tartışma bu temelde terörün sponsorluğunu yapmaktır konusuna varıyor. Bu ise Erdoğan'ın destekçileri arasında yankı buluyor ve YPG IŞİD karşısında en etkili siper olduğundan ABD bu nitelendirmeye çok daha az sempatik kalıyor.

Erdoğan'a aşırı güvenmek hem yeteneksel hem de içerik bağlamında iki boyutta sorun teşkil ediyor: Suriye'de IŞİD'le sahada savaş ve halihazırda Türkiye'ye yayılmış olan IŞİD ağlarını ve ufak hücre miltanlarını ortadan kaldırmak. Geçtiğimiz yıllarda Ankara, İstanbul ve Gaziantep'te üst düzey saldırılardan sonra IŞİD menzilini ve hareket kabiliyetini ispatladı.

Suriye'de IŞİD ile savaşmak bağlamında Türkiye en azından kağıtta korkutucu bir orduyla övünüyor. Ancak IŞİD Fırat Nehri vadisi boyunca küçük kasaba ve köylere sıkışsa bile ABD bu grupların kalıntılarını tamamıyla ortadan kaldıramadı. Peki Trump neden Türklerin bu sorunun üstesinden gelebileceğini düşünüyor?

Amerika'nın geri çekilmesi IŞİD'in uzun bir savaşa hazırlandığı ve Suriye'nin doğusunda Sünnilerin kalbi olan alanlarda gerilla savaşına başlayacağı konusundaki telaşa düşüren haberlerin arasında geldi.

IŞİD'le Türk güvenlik güçlerinin liderliğinin tümüyle tükenmiş olduğu bir dönemde savaşmak özellikle zor olacak.

2013'ün sonlarında Türkiye bir yolsuzluk karşıtı soruşturma başlattı. Soruşturma 2016 Haziran'ında bir darbe girişimi sonrası hızlandırıldı. İstikrarsızlık komuta ve kontrol sorunlarına ve askeri ve istihbari birimlerde çatlaklara yol açtı. Türk hükümeti ülke çapında yüz binlerce kamu görevlisini görevinden aldı. Polis, askeri yetkililer, yargıçlar ve savcılar dahil… Sonuç olarak devlet sık sık operasyonlarla rahatsız edilen, insan hakları ihlali yapmaya eğilimli deneyimsiz ve az eğitimli terörle mücadele ve istihbarat elemanlarının eline kaldı.

Kaynak: Foreignpolicy.com

Not: Bu çeviri makale haber etiği nedeniyle olduğu gibi çevrilmiştir. Makaledeki görüşler Timetürk'e değil ilgili kaynağa aittir.