Dolar

34,3342

Euro

37,2924

Altın

3.028,63

Bist

8.885,00

Kazakistan halkı rahatsız: “Ukrayna” olmak istemiyoruz

Kazakistan, protestoların gündemi işgal ettiği bir haftayı geride bıraktı. Halk, Devlet Başkanı Nazarbayev’i uyardı: Ukrayna olmak istemiyoruz.

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-05-17 12:43:38

Kazakistan halkı rahatsız: “Ukrayna” olmak istemiyoruz

TİMETURK I HABER MERKEZİ
Melahat KEMAL

Kazakistan, 1 Temmuz 2016'da yürürlüğe girmesi planlanan toprak reformu yasasına karşı düzenlenen protestolarla dolu bir haftayı geride bıraktı. Halk, Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev'e ülkelerinde bir “Ukrayna” senaryosunun yaşanmaması uyarısında bulundu.

Nazarbayev, Ukrayna ekonomisinin çok ciddi sorunlar yaşadığını ve bunun sebebinin “ülkede ahengin, amaç birliğinin olmaması ve halkın sorunları çözmek yerine savaş, katliam ve kavga ile meşgul olması” olduğunu söyledi.

Protestoların hemen ardından toprak sahiplerinin borçlarının erteleneceğini açıklayan Nazarbayev, Kazakistan halkına Ukrayna'da süregelen iç istikrasızlık, kriz, toprak kaybı ve çatışmanın ülkesinde yaşanmayacağını göstermek istedi.

Ancak bu borç erteleme açıklaması, halkın protestolar yoluyla talep ettiği şeylerden çok azına denk geliyordu. Petrol gelirlerindeki düşüş, vilayetlerdeki çürüme, 75 yaşına gelmiş devlet başkanının yerini kimin alacağına dair bir plan sunmamış olması, hükümete güvensizlik ve Çin etkisinin giderek artması, halkı patlamaya hazır bir noktaya getirdi.

ÜLKE GENELİNDE PROTESTOLAR

Hükümetin tarım arazilerini 25 sene müddetle yabancılara kiralanmasına dair yasayı 1 Temmuz'da yürürlüğe koyacağını açıklaması üzerine başlayan protestolar kısa sürede ülke geneline yayıldı.

İlk gösteriler, 24 Nisan'da doğal kaynaklar açısından zengin ancak servetin sadece bazı kişiler elinde toplanıp alt tabakaya inmediği Atyrau'da başladı. Atyrau'da yaşayan işçiler, petrol fiyatlarındaki düşüşten dolayı maaşlarında azalma ve işten çıkarılma sorunu ile karşı karşıya.

27 Nisan'da protestolar kuzeybatıda Aktobe ve kuzeydoğuda Semey şehirlerine sıçradı.

28 Nisan'da Hazar Denizi'nin batısındaki Aktau limanında düzenlenen protestoya polis sert bir biçimde müdahale etti.

1 Mayıs'ta bir grup genç ülkenin ticaret merkezi Almatı'da bir gösteri düzenledi.

Ülkede ortam çok gergindi. Yaşananları değerlendiren çok sayıda uzman ve diplomat gelişmeleri “beklenmedik” sözüyle değerlendiriyordu. Ancak protestocular da beklenmedik bir durumla karşılaştı: Devlet Başkanı Nazarbayev, toprak sahiplerinin borçlarının erteleneceğini açıklamıştı.

“ÜLKEYİ SATACAKLAR”

Nazarbayev, borçların erteleneceğini söylese de Kazak halkının çoğu tarım arazilerinin yabancılara 25 yıllığına kiralanması fikrinden oldukça rahatsız. Tarım arazilerinin Çinli firmalara kiralanacak olmasının Kazakistan'ın egemenliğine büyük tehdit olacağını düşünüyorlar.

Protestolar, Kazak halkının liderlerinden yana büyük hayal kırıklığı yaşadıklarını gösterdi. Halk, yönetici elitlerin ülkenin diğer kaynaklarından edindikleri servetler bir yana bu kez de ayaklarının altındaki toprakları yabancılara satmaya hazırlandıklarını düşünüyor.

ARTAN ÇİN ETKİSİ

Kazakistan'da Çin'in etkisinin giderek artıyor olması halkı endişelendiren bir diğer nokta. Ülkede artan Çin yatırımları ve beraberinde Çin'den alınan kredilerin artması Kazak ekonomisi derinden etkiliyor. Politikacılar ve iş adamları Çin ile milyar dolarlık iş anlaşmaları yapmaktan memnunken, halkın çoğu Çin'in bağımsızlıkları açısından büyük bir tehlike olduğunu düşünüyor.

Aktobe'deki işçiler, Çin'in petrol açısından zengin bu bölgeye sanayi yatırımı yapması ile birlikte bir Çinli işçi akınının başladığını bunun da Kazak işçiler açısından adaletsiz ücretlendirme, sağlıksız çalışma koşulları ve iş imkânlarının azalması ile sonuçlandığını söylüyor.

KAZAKİSTAN, UKRAYNA OLUR MU?

Kazakistan her ne kadar Orta Asya'nın en istikrarlı devleti olsa da ülke içinde tansiyon yükseliyor. Astana'daki hükümet ile Kazakistan'ın geneli arasındaki duygusal kopukluk giderek artıyor.

Kazakistan şimdilik Ukrayna'nın yaşadığı felaketi yaşayacak gibi görünmüyor, ancak son gelişmeler soğukkanlılıkla ele alınmalı. Zira Kazakistan çok hassas bir noktada; yönetici elitleri Sovyet döneminden kalma ve Çin'in yatırımlar yolu ile Kazakistan'ın tarım arazilerine hâkim olma ihtirası, ülke için ciddi bir tehlike.

Haber Ara