Bir grup bilim insanının bugün yaptığı duyuruya göre, Kıyamet Saati'nin gece yarısına her zamankinden daha yakın ve insanlık, insan kaynaklı bir kıyamet olasılığını artıran "benzeri görülmemiş bir tehlike" ile karşı karşıya...
Bilim adamları, eski siyasi liderler ve güvenlik ve teknoloji uzmanlarından oluşan bir kuruluş olan Atom Bilimcileri Bülteni, sembolik saatin akreplerini 10 saniye ileri, gece yarısına 90 saniye yaklaştırdı.
Nükleer silahlar, iklim değişikliği ve Covid-19 gibi bulaşıcı hastalıklardan kaynaklanan tehditlere cevaben yapılan ayarlama, 75 yılı aşkın bir süre önce oluşturulan saatin sembolik kıyamete en yakın olduğu durum olduğu ileri sürüldü.
"EŞİ GÖRÜLMEMİŞ TEHLİKE ÇAĞI"
Bulletin of the Atomic Sciences başkanı ve CEO'su Rachel Bronson yaptığı açıklamada, "Eşi görülmemiş bir tehlike çağında yaşıyoruz ve Kıyamet Saati bu gerçeği yansıtıyor. Bu, uzmanlarımızın verdiği bir karar değil" dedi.
KIYAMET SAATİ NEDİR?
Kıyamet Saati, insanlığa yönelik felaket tehditlerinin yakınlığını göstermek için oluşturuldu. Bir tahmin aracı olmaktan çok halk ve dünya liderleri için bir metafor işlevi görüyor. 1947'de piyasaya sürülen saat, insan eliyle kıyameti ifade eden "gece yarısı" ile gece yarısına 7 dakika olarak ayarlanmıştı. Soğuk Savaş sürecinin zirvesinde ise, gece yarısına 2 dakika olarak ayarlanmıştı.
2020'de Bülten, Kıyamet Saati'ni ilk kez iki dakika içinde hareket ettiği gece yarısına 100 saniye olarak ayarladı. Sonraki iki yıl boyunca değişmeden kaldı.
Şimdi ise bilim adamları insanlığın tehlikeli bir şekilde felakete daha yakın olduğunu söylüyor.
Özellikle Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin nükleer tırmanma riskini artırdığı iddia ediliyor. Maryland Üniversitesi'nde kamu politikası profesörü ve Bülten'in bilim ve güvenlik kurulu üyesi Steve Fetter, ABD, Rusya ve Çin'in nükleer cephanelikleri modernize edilirken, Kuzey Kore, Hindistan ve Pakistan'dan gelen ve giderek genişleyen nükleer tehditler de olduğunu söyledi.
Fetter Salı günü verdiği brifinginde, "Neredeyse her açıdan, nükleer felaket riski bugün geçen yıla göre daha yüksek" dedi.
Bülten'in bilim adamları, dünya çapındaki koronavirüs kapanmaları nedeniyle 2020'de karbondioksit emisyonlarının düşerken, 2021'de rekor seviyelere yükseldiğini ve 2022'de yeniden arttığını belirterek, iklim krizini de devam eden büyük bir tehdit olarak gösteriyor.
Stockholm Çevre Enstitüsü'nde kıdemli bilim adamı ve Bülten'in bilim ve güvenlik kurulu üyesi Sivan Kartha, "Emisyonlar hala yükselirken, aşırı hava olayları devam ediyor ve bunlar daha da açık bir şekilde iklim değişikliğine bağlanabilir" dedi.
YENİ NESİLİN İLGİSİ
Ancak Kartha, daha fazla iklim hareketiliği için tutkuyla direnen genç nesillerin güçlü katılımıyla birlikte yenilenebilir enerji etrafındaki inovasyonun parlak bir nokta olduğunu da sözlerine ekledi.
Kartha, “Şu anda büyümekte olan, gelecekte liderlerimiz olacak, iklim değişikliği konusunda hırslı bir nesil var. Kişisel bir mesele olarak bununla ilgileniyorlar” dedi.
Bilim insanlarına göre ülkeler, küresel ısınmanın sonuçlarını ele almanın yanı sıra bulaşıcı hastalık salgınları ve diğer biyolojik tehditlerin risklerini de azaltmalı.
Atom Bilimcileri Bülteni, bilim ve teknolojiyle ilgili küresel güvenlik sorunlarını incelemek için 1945'te kuruldu. Grup her yıl, Kıyamet Saati'nin akreplerinin nerede olması gerektiğini belirlemek için dünyanın en acil tehditlerini analiz etmek üzere bir destek kuruluna danışıyor.
Örgüt bu yıl, saatin dünya liderleri ve halk için bir uyandırma çağrısı olmasını umuyor.
Sivil toplum kuruluşu The Elders'ın başkanı ve eski Birleşmiş Milletler insan hakları yüksek komiseri Mary Robinson, "Kıyamet Günü Saati tüm insanlık için alarm veriyor. Bir uçurumun eşiğindeyiz" dedi.
Kaynak: nbcnews