Raşvan, Mısır medyasında yayımlanan aynı açıklamasında "son dönemde Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrailli yetkililerin asılsız iddialar içeren birçok açıklamasına tanık olduk." denildi.
Açıklamada, Mısır topraklarından Gazze'ye, sınırın her iki tarafı arasında bulunduğu iddia edilen tüneller de dahil olmak üzere çeşitli yöntemlerle silah, patlayıcı, mühimmat ve bunların bileşenlerinin kaçakçılığına karşı yürütülen operasyonlara dikkat çekildi.
Mısırlı yetkili, Tel Aviv'i iç soruşturmalar yürütmeye çağırarak şunları söyledi:
"İsrail hükümeti, Gazze'ye yönelik silah kaçakçılığına gerçekten karışanları bulmak için ordusu, devlet kurumları ve toplumun çeşitli kesimleri içinde ciddi soruşturmalar yürütmeli."
Açıklamada şöyle devam edildi:
"İsrail'in bu yalanları pazarlamadaki ısrarı, Mısır ile yapılmış güvenlik anlaşmaları ve protokollerini ihlal ederek Gazze'de Mısır sınırı boyunca Philadelphia Koridoru veya Selahaddin Koridoru'nu işgal etme girişimine meşruiyet yaratma girişimidir."
"Burada şunu kesinlikle vurgulamak gerekir ki İsrail'in bu yöndeki herhangi bir hareketi Mısır-İsrail ilişkilerine ciddi ve ciddi bir tehdide yol açacaktır. Mısır, topraklarındaki ve sınırları üzerindeki egemenliğine sahip, uluslararası yükümlülüklerine saygı duyan bir ülke olmasının yanı sıra, İsrail'i de savunabilecek kapasitededir."
MISIR, İSRAİL'İ YALAN SÖYLEMEKLE SUÇLADI
Raşvan, İsrail'in iddialarının asılsızlığını teyit eden hususların şunlar olduğunu söyledi:
"Mısır'ın son 10 yılda Sina'da güvenlik ve istikrarı sağlamak, Mısır'ın da büyük acı çektiği Refah ile Gazze Şeridi arasındaki sınırın güvenliğini artırmak için gösterdiği çabaların boyutunu tüm dünya ülkeleri çok iyi biliyor. Bu tünellerde, "terörist gruplarla" şiddetli çatışmalar sırasında 3.000'den fazla asker, polis ve sivil şehit oldu, 13.000'den fazla kişi de yaralandı.
Bu durum Mısır yönetimini bu tünellerin tamamen ortadan kaldırılması için daha geniş adımlar atmaya yöneltti. Mısır'ın Refah kentinden Gazze sınırına kadar 5 kilometrelik tampon bölge oluşturuldu ve 1.500'den fazla tünel imha edildi. Ayrıca 14 kilometre boyunca uzanan Şerit ile sınır duvarını da yerden 6 metre uzunluğunda ve yer altından 6 metre beton duvarla güçlendirerek Sina ile Filistin Refahı arasında herhangi bir kaçakçılığın yapılamayacağı üç bariyer oluşturduk. Mısır, kendi toprakları üzerinde tam egemenliğe sahip olduğundan ve ister Gazze Şeridi ister İsrail ile olsun tüm kuzeydoğu sınırları üzerinde tam kontrole sahip olduğundan, ne yer üstünde ne de yer altında operasyon yapılması imkansızdır.
Sina'daki 2011 yılında ekstra güvenlik amacıyla güçlendirilen İsrail-Mısır sınırı
İsrail'in Mısır'dan Gazze'ye silah kaçakçılığı yaptığı iddialarını bu şekilde belgesiz bir şekilde dile getirmesi dikkat çekici ve şaşırtıcıdır. Mısır, Gazze Şeridi'ni askeri olarak kontrol eden, en modern, doğru keşif ve izleme araçlarına sahip olan ülkedir. Gazze Şeridi'ni üç taraftan kuşatan deniz kuvvetleri, hiçbir delil olmaksızın Mısır'a gönderilen suçlamalarla yetiniyor.
Kaçakçılık operasyonlarının Refah kapısının Mısır tarafından Gazze Şeridi'ne yardım ve mal taşıyan kamyonlar aracılığıyla yapıldığı iddiası boş ve saçmadır, çünkü bu geçiş noktasından Gazze Şeridi'ne giren her kamyonun öncelikle Kerem Şalom geçiş noktasından geçmesi gerekmektedir. Gazze Şeridi'ne giren tüm kamyonları denetleyen İsrail'in ve bu yardımı alan tarafın Filistin Kızılayı ve UNRWA gibi Birleşmiş Milletler yardım kuruluşları olması İsrail'in iddialarındaki sahtekarlığının bir yenisini daha kanıtlıyor.
İsrail'in iddialarının asıl özü, 17 yıldır Gazze Şeridi'nde uyguladığı toplu cezalandırma, öldürme ve 2 milyondan fazla Filistinliyi aç bırakma sürecini devam ettirmek için haklı çıkarmaktır."
Arap Postası
