Rusya Taliban’ı silahlandırıyor mu?
The Atlantic yazarlarından Krishnadev Calamur, son yazısında Rusya-Taliban ilişkisini ve ABD’nin son dönemlerde bu konuya dair iddialarını mercek altına aldı.

Oluşturma Tarihi: 2017-08-27 14:33:43

Güncelleme Tarihi: 2017-08-27 14:33:43

TIMETURK | ÇEVİRİ

Son günlerde, Rusya'nın Afgan Talibanı'nı silahlandırdığına yönelik iddiada bulunan ABD yetkilileri arasına İçişleri Bakanı Rex Tillerson da katıldı. Tillerson'ın bu hareketi uluslararası normların ihlali olarak yorumladı. İçişleri Bakanı'nın, Afganistan'daki ulusal kuvvetlerin başında olan General John Nicholson ve ABD Avrupa Komutanı Orgeneral Curtis Scaparrotti'nin fikirlerini yansıtan bu açıklaması, Başkan Trump'ın ülkedeki Amerikan askeri varlığının devamına yönelik ucu açık yorumlarından yalnızca birkaç gün sonra geldi. ABD'nin Afganistan'daki politikalarına olan karşıtlığını yıllardır belirten Rusya, suçlamaları sert bir dille yalanladı.

Ancak Rusya'nın Afganistan'a ilgisi yeni bir olgu değil. Soğuk Savaş döneminde Afganistan'la uzun bir sınırı paylaşan Sovyetler Birliği, 1979'da ülkeyi işgal etti, kukla bir hükümet kurdu, ABD destekli cihatçılarla uzun, kanlı bir savaşa girdi ve kendi sonunu hazırlayan, utanç verici bir mağlubiyetle geri çekilmek zorunda kaldı. Bu geçmişi iyi hatırlayan Ruslar, ABD öncülüğünde 2001 yılında gerçekleşen işgale sessiz kaldı, ancak son yıllarda Afgan hükümeti, Taliban, Pakistan ve Çin ile temasa geçerek, bölgedeki nüfuzunu artırıp ABD'ye karşı dengeleyici bir güç olmaya çalışıyor.

Rusya tüm bunları, birçok askeri yetkilinin belirttiği üzere, ne Afganistan hükümeti ne de Taliban'ın tam anlamıyla hakim olmayı başarabildiği bir ülkede yaptı. Rusya, iki yıl önce Afganistan hükümeti ile resmi olarak yakınlaşmaya başlamıştı. Bu yakınlaşma polis ve askere lojistik destek ile silah satışlarını da kapsıyordu. Ancak ortaya çıkan son haberler, Moskova'nın Taliban ile iş birliği içinde olduğunu öne sürüyor. Rusya, Taliban ile iş birliği yaparak, Pakistan'ın da desteklediği, ülkedeki devlet dışı en güçlü aktör üzerinde söz sahibi olarak avantaj elde edebilir. Geçtiğimiz Aralık ayında Moskova'da, Afganistan'ın durumunu tartışmak amacıyla Rus, Pakistanlı ve Çinli yetkililer bir araya geldi. Toplantıda Afganistan hükümetinden ve bir başka müttefik olan Hindistan'dan herhangi bir temsilci olmaması dikkat çekmişti. (Sonraki görüşme bu iki ülkenin ve İran'ın temsilcilerinin de yer alacağı şekilde ayarlandı.)

MOSKOVA'NIN AMACI NE?

Rusya ve Taliban, her ikisi de Afganistan'da etkin olan ortak düşmanları Özbekistan İslami Hareketi ve IŞİD'e karşı iş birliği yapıyor olabilir. Bölgede yeniden hakim olma arzusu dışında Moskova'nın asıl amacı, İslam dünyasının tamamında olduğu gibi, İslamcı grupların etkisini sınırlamak. Bu nedenle Rusya'nın Taliban'ı desteklemesi, bu örgütü başka yapıları kontrol altında tutmak için kullanmadığı sürece tutarsız bir hareket. Ancak, her ne kadar haberler ve basın açıklamaları aracılığı ile bir Rusya-Taliban bağlantısı ileri sürmek mümkün görünse de, Rusların örgütü doğrudan silahlandırdığını kanıtlamak oldukça güç.

Small ArmsSurvey'de araştırmacı olan ve yasadışı silah transferlerinin izini süren MattSchroeder, kendisi ile yaptığım röportajda, Afganistan'da ele geçirilen birçok silahın eski olduğunu, hatta bazılarının onlarca yıl öncesinden kalmış olduğunu söyledi. Bu da demek oluyor ki, Afgan savaş alanında birçok Rusya kökenli silah olsa bile, bunlar Sovyet işgali dönemine ait olabilir.

"Sadece NATO'ya karşı kurulmuş olan Varşova Paktı silahları değil. Bazıları Çin, bazılarıysa Pakistan kökenli" diyen Schroeder, Rusya bağlantısını belgelemenin zor, Rus hükümeti ile herhangi bir bağlantı belgelemenin ise çok daha zor olduğunu belirtti. Schroeder, "Ayrıntılı bilgiye ciddi anlamda ihtiyaç var. Belgelemek zorundasınız. Bulunması çok zor olan kanıtlara ihtiyaç var" şeklinde konuştu.

AfghanistanAnalysts Network yöneticisi Thomas Ruttig, e-mail yoluyla yaptığımız görüşmede, ABD'nin 16 yıldır süren Afganistan macerasında başarısızlığa uğramasının Rusya'yı oldukça mutlu edeceğini bildirirken, silah tedarikinin izini sürmenin neredeyse imkansız olduğunu söyledi. Ruttig, "Rusların Taliban'la bağlantısı var mıdır? Çok yüksek bir ihtimalle evet. Aslında bu bağlantıyı sağlamak kimse için zor değil" derken, Sovyet işgali dönemindeki birçok devlet görevlisinin şu anda önde gelen aktörler arasında olduğunu söyledi. "Şurası oldukça net: Rusya, ABD ve Batı'nın Afganistan'da başarısızlığa uğramasından memnuniyet duyacaktır. Kendileri 1980'lerde bunu yaşadı.'' şeklinde konuşan Ruttig, ‘‘Rusların Taliban'a verdiği iddia edilen Rus yapımı silahların birçok yerden temin edilebileceğini" belirtti.

ABD'nin silahlandırma meselesine ilişkin iddiaları ile medyadaki haberler delil içermiyor ve bu konuda konuştuğum uzmanlar doğrudan bir bağlantı olduğuna dair bir bilgi olmadığını söyledi. Ama, Schroeder'in de söylediği gibi "ABD, genellikle delil olmaksızın bu tarz iddialarda bulunmaz, bu nedenle doğruluk payı olabilir, fakat bu iddiaları doğrulamak oldukça güç."

Kaynak: Krishnadev Calamur / TheAtlantic