Yaşlılık, sadece rakamlarla değil, özgürlük ve huzurla da gelir. Japantoday'de yayınlanan makalede, Michael Hoffman, yaşlılığın kaygısız bir özgürlük olduğunu vurguluyor. Yaşlıların geçmişin endişelerini geride bırakarak bugüne odaklandığına dikkat çekiyor. Makaledeki ilham verici hikayeler, yaşlılığın aslında özgürlük dolu bir serüven olduğunu gözler önüne seriyor.
“Gerçekten 70 ya da 80 yaşında olmak daha iyi. Neden 90 yaş iyi olmasın? ” Diyerek kaygısız gençliğin bir huysuzluk olduğunu iddia etti. Endişelenilecek zamanın gelecekle ilgili olduğuna değinen M. Hoffman yaşlıların böyle bir derdinin kalmadığını söyledi: “Böylece geleceği düşünme stresini bertaraf etmiş oluyor yaşlı insanlar. Yaşlı olanlar endişelerini geçmiş oluyorlar. Gözlerini kapatsın ve derin bir nefes alsın işte yaşlı özgürlüğü bu.”
Bahse konu yazıdan fragmanlar…
(…)Aktris-şarkıcı Rumiko Koyanagi, "26 yıldır yalnız yaşıyorum" diyor. “Kendinle baş başa kaldığın zaman, bundan nasıl keyif almazsın?” (…)Eğer yalnızsan, arkadaş ara; değilse, kendinizin en iyi arkadaşı sizsiniz.
(…)Bir ailede yaşayan futbol taraftarını hayal edin. Uzak zaman dilimlerindeki maçları düşündüğünde her saat ayakta olmalısın. Mümkün olduğunda uyumalısın, gerekiyorsa onsuz yapmalısın.
(…) Hiroko Ozaki, Koyanagi'den çok daha uzun yaşadı. 91 yaşında ve 60 yaşına bastığından beri tek başına mutlu bir şekilde yaşıyor. Tüm korkuları ve yoksunluklarıyla savaş döneminde bir çocukluk geçirdi, savaş sonrasında balo salonu dansları ve çiçek düzenlemeyle uğraştı, evlendi, 35 yaşında bir kızı oldu ve kısa süre sonra boşandı. (…) Geçimini sağlamak için kozmetik satıyordu, ardından "moda danışmanı" olarak mezun oldu. Kızı büyüdü ve İngiltere'ye taşındı. Ozaki yalnızlığın tadını çıkarmayı öğrenmeden önce kendini yalnızlığa alıştırmak zorundaydı.
(…)İşin içine girdi, bilmesi gerekeni öğrendi, sonra ihtiyacı olandan fazlasını öğrendi. Sosyal medyada paylaşım yapmaya başladı: "Üç takipçim vardı" diye gülüyor. Şu anda 220.000 var.
Kaynak: Japantoday