Türkiye'den 2 bin 200'ü aşkın Türk vatandaşı, Estonya'dan e-Residency (e-Oturum) alırken, Estonya, Türkiye ile ekonomik ilişkilerinin gelişmesi sonucu bu rakamın gelecek yıllarda daha da artmasını hedefliyor.
Estonya Cumhuriyeti'nin düzenlediği e-Oturum programında verilen bilgiye göre, isteyenlerin dünyanın herhangi bir yerinden global bir Avrupa Birliği (AB) şirketi yönetebilmesine olanak sağlayan e-Oturum programını başlatan ilk ülke olan Estonya, girişimcilere AB'nin iş ortamına erişim imkanı sağlıyor.
Estonya Cumhuriyeti, AB çapında iş yapmak isteyen girişimcilere, Türkiye'den ayrılmadan bir Avrupa şirketi kurmak için en elverişli çözümü sunuyor.
Estonya'nın dünyada ilk kez uygulamaya geçirdiği e-Oturum programı ile girişimciler, Türkiye'den çalışırken global bir AB şirketi kurabilmelerini sağlayan resmi dijital kimlik elde etme hakkını kazanıyor.
Yeni dijital dalgayı yakalayan global girişimciler, işlerini formalitesiz, kolay ve teknoloji odaklı bir ortamda kurma şansı elde ediyor.
e-Oturum programı kapsamında kurulan şirketler, adresten bağımsız güvenilir AB şirketi statüsüne sahip olduğu için dünyanın herhangi bir yerinden düşük maliyetle ve fazla formalite gerektirmeden yönetilebiliyor. Bu şirketler, gelişmiş ve güvenli bir dijital altyapıdan yararlanırken, global ölçekte büyümelerine yardımcı olacak kaynaklara da sahip oluyor.
Türkiye'deki girişimcilerin işlerini AB pazarının tümüne yayabilmesine imkan sağlayan e-Oturum programı, Türkiye'den startup'ların Avrupa iş ortamına entegrasyonunda önemli bir adım olma özelliğine sahip.
Türkiye'den 2 bin 200'ü aşkın Türk vatandaşının e-Oturum aldığı Estonya, e-Oturum programını başlattığı Aralık 2014'ten bu yana 162 ülkede yer aldı.
Türkiye'den e-Oturum yoluyla kurulan şirketlerin sayısı 550'yi aştı
Verilen bilgiye göre, şimdiye kadar Türkiye'den e-Oturum yoluyla kurulan şirketlerin sayısı 550'yi aşarken, Türkiye'den 2 bin 200'ü aşkın Türk vatandaşı, Estonya'dan e-Residency (e-Oturum) aldı.
Türkiye, e-Oturum nüfusu olarak 12. sırada bulunurken, kurulan şirket olarak 4. sırada yer alıyor. Türkiye, 2019 yılının en hızlı büyüyen pazarı olarak da dikkati çekiyor.
Türkiye'deki girişimler özellikle pazarlama, tasarım, danışmanlık ve bilişim alanında faaliyet gösteriyor.
Rimuut, Reachpeople, Oktopeople, walks in Istanbul, Estonya'da e-oturum ile şirket kurmuş başarılı Türk start-up örnekleri arasında bulunuyor.
Program, e-Oturum ile kurulan bir AB şirketinin, sadece Avrupa'da faaliyet göstermesini kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda dünya çapında iş yaparken AB'nin hukuki çerçevesinden de yararlanmasına olanak sağlıyor. Bu özellikleriyle e-Oturum programı, bağımsız olarak kendi işlerini yapmak isteyen genç Türk girişimcilere çok uygun bir çözüm sunuyor.
Dünyanın herhangi bir ülkesinin vatandaşına resmi dijital kimlik elde etme hakkı sunan program, tüm ülke vatandaşlarına, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar global bir AB şirketini tümüyle çevrim içi yönetme özgürlüğü tanıyor.
e-Oturum sahipleri, AB iş dünyasına katılmanın yanı sıra dijital kimlikleri ile kamu e-hizmetlerinden yararlanabiliyor.
Estonya'da e-Oturum'a sahip olanlar, internet üzerinden bir Estonya şirketi kurabiliyor, belgeleri ve sözleşmeleri dijital olarak imzalayabiliyor, imzalı belgelerin gerçekliğini doğrulatabiliyor, belgeleri şifreleyerek güvenli bir biçimde iletebiliyor, şirketi dünyanın herhangi bir yerinden yönetebiliyor, elektronik bankacılık ve uzaktan para transferi yapabiliyor, çevrim içi ödeme hizmeti sağlayıcılarına ulaşıyor ve ticari hizmet sağlayıcıları, global girişimciler gibi unsurlardan oluşan bir iletişim ağının içinde yer alarak şirketi büyütmek için gereken kaynaklara erişebiliyor.
"Türkiye'nin startup ortamı dünyanın en etkili topluluklarından biri"
Estonya Cumhuriyeti e-Oturum Programı'nın Halkla İlişkiler Yöneticisi Katrin Vaga, programa ilişkin düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, şunları kaydetti:
"Avrupa ile Asya arasında hep bir köprü olmuş Türkiye'yi her ziyaret ettiğimizde, ortak noktalarımızın çokluğunu gördükçe şaşırıyoruz. Türkiye'nin startup ortamı dünyanın en etkili topluluklarından biri. Türkiye'deki girişimcilerin de bizim gibi Avrupa iş dünyasına ve dijital ortak pazara erişebilmesi gerektiğini düşünüyor, e-Oturum programıyla bunu gerçekleştirecek iş birlikleri kurmaktan mutluluk duyuyoruz."
e-Estonya'dan Anett Numa ise internetin sosyal bir hak olduğunu belirterek, her Estonyalının elektronik ID kartı bulunduğunu, hizmetlerin yüzde 99'unun online olduğunu söyledi.