İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, ABD öncülüğündeki koalisyonun Deyr ez-Zor'daki IŞİD noktalarını vurduğunu ve saldırıda 32 IŞİD üyesinin öldüğünü duyurdu. İnsan Hakları Gözlemevi, ölenlerden 4'ünün IŞİD'in yerel lider kadrosu olduğunu belirtti.
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter, Özel Kuvvetler Birliği'nin Suriye'nin doğusundaki Amr bölgesinde düzenlediği kara operasyonu sonucunda IŞİD'in üst düzey liderlerinden Ebu Sayyaf'ın öldürüldüğünü duyurmuştu. Saldırı önceki gece gerçekleştirilirken, Carter, operasyonda öldürülen IŞİD yöneticisinin örgütün petrol, gaz ve finansal işlerinden sorumlu olduğunu söylemişti. Operasyonda IŞİD yöneticisi Ebu Sayyaf'ın eşi Ümmü Sayyaf' da yakalanıp Irak'taki askeri bir cezaevine konuldu.
Ebu Sayyaf'ın öldürülmesi ne anlam ifade ediyor?
Eski CIA danışmanı Bruce Riedel, ABD'nin aslında Ebu Sayyaf'ı diri olarak ele geçirmek istediğini söylerken, "Çünkü IŞİD'de işlerin nasıl yürüdüğünü bilmek için en önemli bir ya da iki isimden biriydi" ifadelerini kullandı. Sayyaf, IŞİD'in ayda 1 milyon dolara varan petrol gelirlerini organize ediyor, örgütün üye devşirme sisteminde finansal olarak da kilit rolü oynuyordu.
UCLA'den (Kaliforniya Üniversitesi) Theodore Karasik ise Ebu Sayyaf'ın öldürülmesinin 2006'da Irak El Kaidesi lideri Ebu Musab el Zerkavi'nin öldürülmesi kadar önemli ve stratejik bir hamle olduğu görüşünü savundu. Karasik'e göre örgüt sadece cephedeki en önemli komutanlarından birini değil aynı zamanda örgütü ayakta tutan ekonomik modelin en tepesindeki ismi de kaybetmiş oldu.
