Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Marie Harf, günlük basın toplantısında, ABD olarak, Endonezya ve Malezya'nın insan kaçakçılarının açık denizde terk ettiği Arakanlı Müslümanlar ve Bangladeşli göçmenlere bir yıl geçici barınak sağlayacakları kararını memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi.
Uluslararası toplumu ve bölgedeki ülkeleri de buna destek vermeye ve yeni göçmenleri reddetmemeye çağıran Harf, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Tony Bliken'in şu anda bölgede olduğunu hatırlattı. Harf, “Kendisi, bugün Cakarta'da, ABD'nin hayatların kurtarılması ve yükün paylaşılması için bölgedeki ülkelere yardıma hazır olduğunu söyledi. Hepimizin, yaşamlarını denizde riske atan bu göçmenlerin çağrılarına kulak vermede ortak yükümlülüğümüz var” değerlendirmesinde bulundu.
Harf, ABD'nin nasıl bir yardımda bulunmayı planladığına yönelik soru üzerine, finansal destek olarak, Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ve UNHCR'nın kabul merkezi gibi yerlerin kurulması gibi konularda ek fonlara ihtiyaç olduğunu belirtmesi halinde, bunları karşılayabileceklerini dile getirdi.
Harf, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Göçmenlerin yeni yerlere yerleştirilmeleri konusuna da gelince, sanırım bu konuda Malezya ve Endonezya'nın bazı yardım talepleri oldu. Bu öneriyi dikkatle değerlendiriyoruz. En zor durumdaki göçmenlerin yeniden yerleştirilmeleri noktasında UNHCR'nin organizasyonu altında çok uluslu çabalarda liderlik rolü üstlenmeye hazırız. Bu çok uluslu bir çaba olmalı, her şeyi kendi üzerimize alamayız ama burada liderlik rolü oynamaya hazırız. Bu mali yılda da zaten binden fazla Arakanlı ABD'ye yerleştirildi. Yine bu mali yılın başından bu yana Myanmarlılara neredeyse 109 milyon dolarlık insani yardımda bulunduk.''
"Blinken Myanmar'a gidiyor"
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Blinken'ın Myanmar'a gideceğini anımsatan Harf, şunları kaydetti:
“Kendisi (Blinken), Myanmar hükümetini, özellikle de bu tür göçmenlere ivedi yardım sağlama ve kurtarma çalışmaları noktasında, Bangladeş ile işbirliği yapmaya çağıracak. Myanmar hükümetinin, Arakanlı Müslüman azınlıklara yönelik politikaları ve etnik ve dini ayrımcılıklar da dahil, bireylerin kendilerini denizde riske atmaya iten faktörlerden kaygı duymaya devam ediyoruz. Blinken, Arakan nüfusunun yüz yüze kaldığı durumların ele alınması da dahil, Myanmar hükümetinin, bu bölgede uzun süredir var olan sorunlara dair sorumluluklarını yerine getirmesi gerekliliğini vurgulayacak ve buralara insani yardımların tam ve engelsiz ulaşması çağrısında bulunacak.”
Tayland hükümetinin, kısa süre önce ülkenin güneyindeki ormanlık alanlarda kamp kuran insan kaçakçılarına karşı operasyon düzenlemesinin ardından kaçakçılar, ailelerinden fidye istemek için rehin tuttukları göçmenleri teknelere bindirip denizin ortasında terk etmeye başlamıştı. Uluslararası Göç Örgütü, Endonezya ve Malezya açıklarındaki teknelerde 8 binden fazla göçmenin yaşam savaşı verdiği uyarısında bulunmuştu. Endonezya ve Malezya, insan kaçakçıları tarafından açık denizde kaderlerine terk edilen göçmenlere bir yıl geçici barınak sağlama kararı almıştı.
Göçmenlerin büyük bir kısmını Bangladeşliler ve Myanmar'dan kaçan Arakanlı Müslümanlar oluşturuyor. Bangladeşliler, ülkelerindeki yoksulluktan kaçmak ve Endonezya ya da Malezya'da iş bulmak amacıyla denize açılırken, Rohingyalar, kendilerini vatandaş olarak kabul etmeyen, hiçbir hak tanımayan Myanmar'dan uzaklaşmaya çalışıyor.
