Mektupta Mattis, ABD'nin, YPG'nin içinde yer aldığı SDG ile taktik bir ilişkilerinin bulunduğunu ve bu ilişkinin şeffaflığını sağlama arzusunda olduklarını, IŞİD'i mağlup etmek için sahada YPG ile işbiriği yapmak zorunda olduklarını söyledi.

Mattis, ABD ile Türkiye'nin ilişkisinin IŞİD'in mağlup edilmesinin çok daha ötesinde bir stratejik ortaklık olduğunu belirtti.

"YPG'YE NE VERİRSEK, DÜZENLİ OLARAK TÜRKİYE'YLE PAYLAŞACAĞIZ"

Işık'ın daha önce Türkiye'nin güvenliğine ilişkin dile getirdiği endişelere yönelik yoğun ve kararlı tedbirler aldıklarını anlatan Mattis, YPG'ye verilen malzemelerin listelerinin her ay düzenli olarak Türkiye'yle paylaşılacağını söyledi. İlk envanter raporunun da bu ay gönderildiğini belirten Mattis, Mayıs sonunda YPG'ye sağlanan teçhizatla amaçlarının Rakka'nın tecrit edilmesi ve ele geçirilmesi olduğuna işaret etti.

"IŞİD YENİLİNCE SİLAHLARI ALACAĞIZ, SİLAHLAR TÜRKİYE'YE KAYMAYACAK"

Sağlanan bütün teçhizatın fotoğraflı kanıt ve görsel envanterinin tutulduğunu, IŞİD'in mağlup edilmesinden sonra silahların geri alınacağını Mattis, ayrıca dağıtılan silahların sadece Suriye sahasında kalmasını temin etmek için ABD'li danışmanların sahada görev yaptığını yazdı.

"RAKKA'YI PYD/YPG'YE DEĞİL, ARAPLARA VERECEĞİZ"

Türkiye ile planlı çalışma ve şeffaflık temelinde her türlü bilgi paylaşımının düzenli olarak yapılacağını söyleyen Mattis, Rakka'yı ele geçirecek kuvvetin yüzde 80'ini Arapların oluşturacağını ve şehri elde tutacak kuvveti yine Araplardan teşkil edeceklerini belirtti.

Mektupta Mattis, Milli Savunma Bakanı Işık ile gelecek hafta Brüksel'de bir kez daha yüz yüze görüşmeyi çok arzuladığını belirtti.