AA'nın haberine göre, ABD Savunma Güvenliği İşbirliği Ajansından derlediği verilere göre, satışların önemli bir bölümü, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Umman, Katar ve Kuveyt'in oluşturduğu Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerine yapıldı.
KİK üyelerinden Suudi Arabistan, tek başına 21 milyar doların üstünde ürün satın alarak en çok savunma malzemesi ithal eden ülke oldu.
KİK ülkeleri dışında, Irak, İsrail ve Lübnan da ABD'den önemli seviyede silah ve savunma teçhizatı temin etti.
ABD Dışişleri Bakanlığı, ayrıca Mayıs 2015'te İsrail'e 1 milyar 900 milyon dolara yakın taarruz mühimmatı satılmasını onayladı.
ABD silahları Orta Doğu'yu istikrarsızlaştırıyor mu
Öte yandan Orta Doğu'da artan silah talebinin, bölgedeki istikrarsızlık ve şiddet sarmalının nedenlerinden mi yoksa sonuçlarından mı olduğu tartışılıyor.
Uluslararası Af Örgütünün geçen yılın sonunda yayımladığı "Stok alımı: IŞİD'in silahlanması" başlıklı raporda, DAEŞ'in cephanesindeki silahların büyük kısmının, Irak ordusundan yağmalanan ABD, Rusya ve eski Sovyet menşeli silahlar olduğu belirtilmişti.
"Savaş alanında yaşanan teçhizat kayıpları kaçınılmaz"
ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi ve Askeri İlişkiler Bürosu Sözcüsü David McKeeby, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, "Herhangi bir çatışmada, savaş alanında yaşanan teçhizat kayıplarının kaçınılmaz olduğunu söyleyebiliriz ancak ABD değerlendirme ve denetlemeyi askeri malzemelerin alıcı ülkelere ulaştırılması sürecinin olmazsa olmaz parçalarından biri olarak görüyor." diye konuştu.