ABD Barış Enstitüsünde konuşan Mattis, şimdilik, Yemen'de Husilere yönelik saldırılarda bulunan Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) sivilleri vurmamasını sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Mattis, "Uzun dönemli bir çözüm için 30 gün içinde herkesi, bir ateşkesin olduğu, sınırlardan çekilmenin sağlandığı ve hava saldırılarının durduğu bir barış masası etrafında görmek istiyoruz" dedi.
Bakan Mattis, her ne kadar hava saldırılarında sivillerin hedef alınmaması için uğraşılsa da sonuçta savaşın devam edeceğini vurguladı.
Barış görüşmelerine geçilmesi gerektiğine dikkati çeken Mattis, "Bunu gelecekte yaparız diyemeyiz, 30 gün içerisinde yapmamız gerekir. Suudi Arabistan ve BAE'nin buna hazır olduğuna inanıyorum. Husiler, (BM Yemen Özel Temsilcisi) Martin Griffith'in yüzüne kapıları kapatmamış olsaydı şu anda oraya doğru ilerliyor olurduk" diye konuştu.
'TÜRKİYE, İDDİALARIN DELİLLERİNİ SAĞLADI'
Öte yandan, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetini "başlı başına benzersiz bir olay" olarak niteleyen Mattis, "Başkan olayın tüm ayrıntısına erişmek istediğimizi belirtti; bu olayın dibine kadar ineceğiz. Türkiye şu ana kadar olayla ilgili ortaya attığı her iddianın delilini sağladı ve bundan dolayı da tüm bilgiyi tek başına kontrol eden bir ülke yok" ifadelerini kullandı.
'İRAN'IN BÖLGEDEKİ FAALİYETLERİ MANTIKSIZ BİR SAVAŞ'
İran'ın Lübnan, Suriye ve Irak'ta istikrarsızlığa neden olduğunu kaydeden Mattis, ABD ve NATO'nun Irak kuvvetlerini ülkeyi savunacak bir seviyeye getirilmek üzere eğiteceğini aktardı.
Mattis, İran'ın bölgedeki faaliyetlerine ilişkin, "Suriye'de olmak veya Irak'ı Tahran rejimi için arka bahçeye çevirmeye çalışmak İran halkı için mantıksız bir savaştır. Bu işe yaramayacak ve bu olmayacak" görüşlerini dile getirdi.
'İKİ AYDA 1000 AFGAN ASKERİ ÖLDÜ'
Diğer taraftan ABD'nin Afganistan'daki faaliyetlerine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Mattis, bu ülkede ağustos ve eylül aylarında bin civarında Afgan askerinin Taliban ve diğer örgütlerin saldırılarında hayatını kaybettiğini açıkladı.
Bakan James Mattis'in bu sözleri, Afgan ordusunun kayıplarına yönelik ilk resmi açıklama olarak değerlendirildi.
ORTA MENZİLLİ NÜKLEER KUVVETLER ANLAŞMASI
ABD Başkanı Donald Trump'ın Rusya ile 1987 yılında imzalanan Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması'ndan çekileceğini duyurmasına ilişkin sorulara da yanıt veren ve anlaşmadan çekilmeye niyetlerine ilişkin ABD'nin NATO müttefiklerini bilgilendirdiğini belirten Mattis, "Diplomatik olarak elimizden gelen her şeyi yaptık; diplomatlar halen uğraşıyorlar" bilgisini paylaştı.
Mattis, "Çok fazla detaya girmek istemiyorum ancak hem simetrik hem de asimetrik seçeneklerimiz mevcut. Şu anda her şeye hazırım. Bu, Başkan için bizden fikir alacağı büyük bir karar olacak ancak son karar Başkan Trump'ın. Onun nükleer silahlarla ilgili fikirleri iyi biliniyor" ifadelerine yer verdi.