TİMETURK I HABER MERKEZİ
Melahat KEMAL
Alimler Heyeti, Haşdi Şaabi adı altındaki mezhepçi güdülerle hareket eden militanların ve onlarla ortak hareket eden kimselerin, basına yansıtıldığı gibi bölgeleri IŞİD'den temizlemek üzere gelmediğinin altını çizdi. Bahsi geçen kişilerin İran ve bağlaşıklarının emirlerini yerine getirmek amacı ile hareket ettiğini belirtti.
Irak Müslüman Alimler Heyeti Genel Sekreterliği tarafından yayınlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Olayları iyice takip eden ve araştıran kimse bunu açık bir şekilde görecektir. IŞİD kontrolünde tuttuğu bölgelerden çekildikten sonra mezhepçi milisler bölgelere gelip camileri, evleri, işyerlerini bombalıyor ve tarlaları, bostanları ateşe veriyor. Değeri az olsun veya çok olsun her ne bulursa onu çekinmeden çalıyor. Bölgenin asli yerlerini evlerine dönmelerine ancak kendi bazı isteklerinin yerine getirilmesi şartıyla kabul ediyor. Aksi takdirde buna engel oluyor.”
CAMİLER ATEŞE VERİLDİ
Heyet'in açıklamasında birçok kaynağın ve görgü tanıklarının aktardığı bilgilere yer verilerek 27 Mayıs Cuma günü Haşdi Şaabi milislerinin, kazanın merkezinde denetimi sağladıktan sonra Kerme Büyük ve İbrahim Hassun camilerini patlattığı aktarıldı. Aynı şekilde onlarca sivillere ait ev ve işyerleri değerli içerikleri soyulduktan sonra patlatıldığı ve ateşe verildiği açıklandı.
Irak Müslüman Alimler Heyeti Genel Sekreterliği “Bu çirkin suçlar, destekçilerini terörle savaş bahanesiyle çağırmakta ve bu suç ve düşmanlığa kendilerini ortak kılacak desteklerini tekrar gözden geçirmeye davet etmektedir. Şüpheli sessizliklerinden çıkartan bu düşmanlığa sessiz kalmaya yönlendirmektedir.”
İRAN DEMOGRAFİYİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYOR
Irak Müslüman Alimler Heyeti İran ve bağlaşıklarının, Irak'taki yönetim boşluğu ve kaostan yararlanarak Irak'ta demografik yapıyı değiştirmek istediğini ve böylece Suriye de dahil olmak üzere bölgede hakimiyetini yaymak amacında olduğunu dile getirdi:
“Çevre şartlarına bakmaksızın İran ve uzantıları bu sessizlikten bizzat faydalanmaktadır, Irak'taki demografik yapıyı tekrardan şekillendirmek, varlığı ve tahakkümünü daha bir genişletmeyi hedefleyerek ve hegemonya arzularını rejimi kurtarmak için Suriye'de gerçekleştirmeyi amaçlayarak, sınır bölgeleri Ürdün ve Suudi Arabistan'da nüfuzunu artırmayı isteyerek. Bütün bunlar, düşmanlıklarını destekleyen ve gözeten büyük devletlerle yardımlaşarak imparatorluk rüyalarını daha bir genişletme çabalarıdır.”