Çin, yapay zeka ve 5G gibi teknolojide attığı adımlar ve "Tek Kuşak Tek Yol" projesi ile ekonomik ve siyasi alanda küresel bir güç olma yolunda ilerlerken, Almanya da bu ülke ile ilişkilerini daha da derinleştirmek için siyasetçi ve şirketlerin üst yöneticilerinden oluşan "elit" bir girişim başlattı.
Kar amacı gütmeyen "China-Bridge (Çin-Köprü)" adlı girişim, 1952'de ABD ile Almanya arasındaki dostluğu artırmak için kurulan ve politikacılar, iş dünyası, bilim dünyası ve medya temsilcilerinden oluşan 500 karar vericiye sahip "Atlantic-Bridge (Atlantik-Köprü)" girişimini model aldı.
Girişimin amacı diyalog kanalları oluşturmak
Girişimin amacı, günlük siyasi işlerden daha çok, iki ülkenin vatandaş ve kurumları arasında diyalog kanalları oluşturmak olarak açıklandı.
"China-Bridge"nin başkanlığını Hristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) eski İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich'in yapacağı belirtildi.
Friedrich, yaptığı açıklamada, Çin'in, içinde yaşanan yüzyılı şekillendiren küresel güçlerden biri olacağını vurgulayarak, "Almanya'nın Çin ile iş dünyasının, politikacıların ve sivil toplumun liderliğinde bir diyaloğa ihtiyacı var." ifadesini kullandı. Friedrich, girişimin Çin'e karşı bir "eleştirel" yaklaşım içinde olmayacağını da belirtti.
Bu arada, bazı Alman siyasetçilerin, söz konusu girişimin kurulmasında geç kalındığını dile getirmesi dikkati çekti.
Almanya'nın AB dönem başkanlığında "Çin" öncelikli olacak
Çin'i hem stratejik bir ortak hem de bir rakip olarak gören Almanya Başbakanı Angela Merkel, Çin ile ekonomik ve siyasi ilişkileri derinleştirmek için başbakanlığı döneminde bu ülkeyi 12 kez ziyaret etti.
Alman sanayicileri, Çin ekonomik modeli ile sistematik rekabet için uyarıda bulunurken, Çin'in artan belirsizlikler, uluslararası krizler ve küresel zorluklar karşısında "Tek Kuşak Tek Yol" projesi ile ekonomik gücünü ve siyasi nüfuzunu artırması Avrupa'da endişe yaratmaya devam ediyor.
Bu yılın ikinci yarısında AB dönem başkanlığını devralacak olan Almanya, Çin'i öncelikleri arasına alarak AB-Çin Zirvesi düzenlemeyi planlıyor.
Dünyanın üretim üssüne dönüşen Çin, Avrupa'nın en geniş ekonomisine sahip Almanya'nın ABD ve Fransa'dan sonra en büyük ithalat pazarı ve aynı zamanda en önemli ihracat pazarı konumunda bulunuyor.
Almanya'nın Çin'e ihracatı geçen yılın ocak-kasım döneminde yüzde 2,2 artarak 87 milyar 752 milyon avro ve Çin'den ithalatı da yüzde 3,4 yükselişle yaklaşık 101 milyar avroya çıktı.