Gerek Amerika'da gerekse Türkiye'de hükümetler değişse de Türk-Amerikan ilişkilerinin uzun süreli diyaloğu korunmaya devam ediyor.
Türkiye bulunduğu stratejik coğrafi konumda sık sık Amerika ile karşı karşıya da gelebiliyor. Günümüz açısından bakıldığında gerek Yunanistan ile sınır sorunu, gerek Ermenistan ilişkilerindeki yalpalanmalar gerek Rusya ile ekonomik ve siyasi diyalog gerekse bölgesel terör örgütlerinin algılanış aşamalarında iki ülke gerilimli siyasi süreç de yaşamıyor değil.
Büyük devletler gözüyle...
Uluslararası ilişkiler uzmanlarının değerlendirmesine göre Türkiye Amerika için vazgeçilmez müttefik konumunda. Gerek ekonomik potansiyeli ve gerekse bölgedeki askeri yapısı ile Türkiye sadece Amerika ile değil Rusya, Çin ve Avrupa ülkeleri ile de yakın işbirliği içerisinde bulunmak durumunda. Bu ülkeler için Türkiye'nin kaybı demek sözkonusu ülkeler için de ayrı bir boşluk oluşturabilecek bir konuma haiz.
Tüm bunlara karşın Türk dış politikasında Amerika'nın ayrı bir "uluslararası konumu" var ve bu konum iki ülkenin global ölçekteki bakış açılarının da temelini oluşturuyor.
Amerika ile stratejik ilişki
ABD ile ilişkilerimiz, Türk Dış Politikasının temel unsurlarından birini oluşturmakta.Sağlam ittifak ve dostluk bağların Türk-Amerikan ilişkilerinin temelini oluştururken, karşılıklı saygı ve müşterek yarar çerçevesinde, gerek ikili gerek BM, NATO ve G-20 gibi uluslararası platformlarda, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi ortak değerler temelinde gelişerek Model Ortaklık düzeyine yükselmiştir.
Geniş ve zorlu bir coğrafyada kritik süreçler
Balkanlardan Kafkaslara, Avrupa'dan Orta Doğu'ya ve Afrika'ya uzanan çok geniş ve zorlu bir coğrafyada, terörizmle mücadele, enerji arz güvenliği, nükleer yayılmanın önlenmesi ve küresel ekonomik gelişmeler gibi kritik önem taşıyan konuları kapsayan Türk-Amerikan ortaklığı, iki ülkenin sahip olduğu karşılaştırmalı üstünlükler sayesinde somut sonuçlar doğurabilmektedir.
Dış politikada tam uyum mu?
Türk Dışişleri Bakanlığı'nın kurumsal sitesindeki değerlendirmeye göre; dünyanın farklı bölgelerinde bulunan iki demokratik ülke olarak Türkiye ile ABD bazı konularda farklı yaklaşımlara sahip olabilmektedir. Bu durum bu denli kapsamlı ve çok boyutlu bir ilişkide sağlıklıdır ve doğal karşılanmalıdır.
İstişare ve iş birliği
Her halükarda, iki ülke görüş ayrılıklarını gidermek için birbirlerinin hassasiyetlerini dikkate alan çözümler üretebilme tecrübesine sahiptir. Son yıllarda Türkiye'nin yakın çevresinde yaşanmakta olan gelişmeler ve ortaya çıkan yeni tehditler, Türkiye ile ABD arasında yakın istişare ve işbirliğini daha da önemli kılmıştır.
Dışişleri Bakanlığı ilişki sürecini şöyle tanımlıyor; "ABD ile ilişkilerimizin ekonomik, ticari ve yatırım boyutlarının siyasi, askeri ve güvenlik ilişkilerimize uygun bir düzeye getirilmesine yönelik çabalara ivme kazandırılması diğer bir önemli önceliğimizdir..."