AA'nın haberine göre: Arjantin'de kurulan yeni hükümet, Falkland Adaları'na İngilizler tarafından el konulmasının 183'üncü yıl dönümünde de Güney Atlantik'teki takım adalardaki egemenliğin kendilerine ait olduğu iddialarını sürdürdü.
Arjantin Dışişleri Bakanlığından yapılan resmi açıklamada, "Falkland Adaları'nın 3 Ocak 1883'te İngiliz güçler tarafından işgal edildiği", Arjantin vatandaşlarının ve yasal kurum yetkililerinin adalardan kovulduğu ifade edildi.
Açıklamada, işgal güçlerince halen sürdürülen yasa dışı yönetimin o dönem Arjantin tarafından protesto edildiği ve hiçbir zaman da bu duruma razı olunmadığı vurgulandı.
Arjantin hükümeti ayrıca, İngiltere'yi en kısa zamanda müzakerelere başlamaya davet ederek, adalar üzerindeki egemenlik tartışmasının adil ve kesin bir çözüme ulaştırılmasını istedi.
Arjantin, İspanya'dan kazanılan bağımsızlık sonrasında "Malvinas" olarak adlandırdığı Falkland Adaları'nın dolaylı olarak kendilerine miras kaldığı konusunda ısrar ederken, İngiltere ise uzun bir süredir yönettiği ada halkının kendi kaderini tayin etme hakkının bulunduğunu öne sürüyor.
Arjantin ve İngiltere arasında adalar nedeniyle 1982 yılında yaşanan savaşta 255 İngiliz ve 65 Arjantin askeri hayatını kaybetmişti.
Adada 2013 yılında gerçekleştirilen referandumda ise nüfusun yüzde 98'i İngiltere'ye bağlı kalmayı tercih etmiş, ancak referandum sonuçları Arjantin yönetimi tarafından tanınmamıştı.
Eski Arjantin Devlet Başkanı Cristina Fernandez de Kirchner, İngiltere Başbakanı David Cameron'u birçok kez bu konuda müzakere masasına çağırmıştı.
İngiltere ise uzun süredir diyalog çağrılarını reddederek, Falkland Adaları'ndaki egemenliğine dair bir şüphenin bulunmadığı ve bu nedenle de konuşulacak bir meselenin olmadığı yönündeki tavrını sürdürüyor.
Arjantin'in yeni seçilen Devlet Başkanı Mauricio Macri seçimler öncesinde Falkland Adaları'ndaki egemenlik iddialarını sürdürse de İngiltere ile ilişkilerin bazı alanlarda ortak iş birliği düzeyine çıkarılabileceği ifade ediliyordu. Ancak, adalara dair Macri yönetiminden gelen son açıklamaların İngiltere'de hayal kırıklığı yarattığı da belirtiliyor.