Mepanews'in haberine göre Cevlani, "Bu fedai eylemi bize gösterdi ki, rejim oldukça zaıftır. Zira biz onların istihbarat binasına girdik ve 50 rejim askerini öldürdük. Onların zaafları, bizim ilerideki zamanlarda daha çok eylem yapacağımızın bir göstergesidir." ifadesini kullandı.

HTŞ'nin kuruluş bildirgesinde rejime karşı saldırıların artacağına yönelik vaatlere gönderme yapan Cevlani, "Biz öyle bir kavimiz ki, yapmayacağımız şeyleri söylemeyiz. Eğer söz verdiysek sözümüzde dururuz" dedi.

Astana ve Cenevre'de Rusya, Türkiye ve İran garantörlüğünde rejim ile yapılan görüşmelere de değinen askeri lider, "Humus operasyonu bize gösterdi ki, Astana ve Cenevre görüşmelerine katılan siyasilerin çabaları boşunadır.. Çünkü bu insanlar ancak kafirlerden medet umup onların entrikalarına güvenerek alkış tutuyorlar. Bu paradigma açıkça iflas etmiştir. İslam davası cihat ile hakettiği yere gelecektir. Başka yolla değil" yorumunda bulundu.

Faaliyetleri 'askeri' kategori altında sınırlamadıklarını belirten Cevlani, "Cihadın birçok yöntemi var. Gün gelir operasyonlar ile, gün gelir şehadet saldırıları ile, gün gelir hiç beklemedikleri anda akıncılarımız ile, gün de gelir teknolojimiz veya fikilerimiz-siyasetimizle oyunları bozarız" dedi.

NELER YAŞANDI?

Heyetu Tahriru'ş Şam (HTŞ), Deraa'da başlattığı operasyonların ardından rejime karşı ikinci büyük saldırısını Humus'ta gerçekleştirmişti.

5 muhalif tarafından gerçekleştirilen sızma operasyonunda, rejimin Askeri Güvenlik Başkanı Hasan Dabul ve Ulusal Güvenlik Başkanı İbrahim Derviş öldürülmüştü.

Rejimin elindeki hapishanelerin kontrolünü elinde bulunduran Hasan Dabul, tutuklu bulunan muhalif ve sivillere yönelik işkencelerde baş sorumlu olarak gösteriliyordu.

Şam'ın Fethi Cephesi'nin lideri olan Ebu Muhammed el Cevlani, grubun kendini feshetmesinin ardından HTŞ'nin askeri liderliğine getirilmişti.