Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, ülkesinin bugünlerde en kötü ekonomik krizden geçtiği, halkın işini kaybetmekten ve geleceğinden endişe ettiğini söyledi.
Ülkedeki siyasi grupların liderleri, Cumhurbaşkanı Avn'ın çağrısıyla mevcut ekonomik kriz ile ülkenin içinden geçtiği durumu ele almak üzere başkent Beyrut'taki Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda bir araya geldi.
Avn, yaptığı açılış konuşmasında, ekonomik krize karşı düzenlenen eylemlerin son zamanlarda şiddete yol açması başta olmak üzere Lübnan'ın güvenlik ve istikrarını korumak için bu toplantıyı gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.
İnsanların haklı talepleri ile öfkesini fırsata çevirerek şiddet ve kaosu hedefleyenlerin olduğunu savunan Avn, 2 hafta önceki mezhepsel gerginlik ve işletmeleri ateşe verme olaylarına dikkati çekerek, "İç barış ve istikrar kırmızı çizgimizdir." dedi.
Avn, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemiz bugünlerde en kötü mali ve ekonomik krizden geçiyor. Halkımız işini kaybetmekten ve geleceğinden endişe ediyor. Bazılarının mezhepsel duyguları harekete geçirerek ülkenin güvenliğiyle oynadığı ve dış odaklarla insanların açlığı üzerinden kazanımlar elde etme girişimlerini sürdürdüğü süreç, kurtuluş yolu olamaz."
"ÜLKENİN DURUMU İYİ DEĞİL"
Başbakan Hassan Diyab da "Ülkenin durumu iyi değil. Vatandaşın aç kaldığı bu dönemde ülkenin durumu nasıl iyi olabilir ki?" diye konuştu.
Bu nedenle de sadece hükümetin değil, herkesin sorumluluk alması gerektiğini aktaran Diyab, "Lübnan, tarihinin dönüm noktalarından birini yaşıyor. Felaketle sonuçlanabilecek bu krizin zararlarını hafifletmemiz için daha büyük çabalar ile ulusal çıkarları öne çıkarmaya ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.
Diyab, ABD'nin Beşşar Esed rejimine yönelik yaptırım yasasına da dikkati çekerek, bölgesel sorun ve zorluklara karşı ulusal birliği sağlamaları gerektiği ve bugünkü toplantının da bu amaçla gerçekleştirildiğini söyledi.
Vatandaşın ekonomik krize karşı şikayetlerini de dillendiren Diyab, halkın kendilerinden hayat pahalılığına karşı korumanın yanı sıra kesintisiz elektrik ve güven ile istikrar istediğini vurguladı.
Beyrut ve diğer bölgelerde düzenlenen protestolar gölgesinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda gerçekleştirilen "ulusal buluşmaya", Sünnileri temsil eden eski başbakanlar ile Hristiyan Lübnan Güçleri Partisi Genel Başkanı Semir Caca katılmadı.
EKONOMİK KRİZİ VE PROTESTOLAR
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisinin, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşadığı ifade ediliyor.
Lübnan'da iki hafta önce doların ani yükselişi üzerine başlayan ve birkaç gün süren protesto eylemlerinde, başkent Beyrut'un merkezindeki bazı iş yerleri ateşe verilmişti.
Kuzeydeki Trablusşam kentinde ise güvenlik güçleri ile eylemciler arasında yaşanan arbede sonucu 20'si asker 109 kişi yaralanmıştı.
Hükümet, her yıl 2 milyar dolar olmak üzere 5 yılda toplam 10 milyar dolar kredi için Uluslararası Para Fonu ile müzakerelere başlandığını açıklamıştı.
Yerel para birimi Lübnan lirası, Merkez Bankası kuru sabit tutsa da her geçen gün değer kaybediyor. Resmi kura göre 1 ABD doları 1500 Lübnan lirası olmasına rağmen karaborsada dolar 6 bin Lübnan lirasının üzerinde işlem görüyor.