Şu ana kadar tam olarak fiiliyata geçirilemeyen 'savunma alanında daimi ve derinlemesine işbirliği' konusuna ilişkin önemli bir adım atıldı. Hürriyet'ten Güven Özalp'in haberine göre AB üyesi 23 ülke, ‘savunma alanındaki işbirliğini daimi yapıya kavuşturmak' (PESCO) ve bir üst düzeye taşımak için niyet beyanında bulundu.
23 ÜLKEDEN DESTEK
Almanya ve Fransa'nın öncülük ettiği PESCO'ya savunma alanındaki faaliyet ve oluşumlara katılmayan Danimarka imza atmayacak. PESCO, bazı projelerde AB üyesi olmayan ülkelere de açık olacak ancak bu ülkelere karar alma mekanizmasında söz hakkı tanınmayacak. Üçüncü ülkelere açıklık konusunda 2019'da AB'den ayrılması öngörülen İngiltere yoğun çaba gösterdi. 27 ülkeden 23'sinin onay verdiği PESCO'ya katılım gönüllük temelinde yapılıyor. İlk katılanların onay vermesi halinde şu an katılmayan ülkelerin katılımı da mümkün olacak. Ülkelerin taahhütlerini yerine getirip getirmediği düzenli şekilde denetlenecek ve taahhütlere uymayanların kapsam dışı bırakılması gündeme gelebilecek.
ORTAK PROJELER
Üye ülkeler arasındaki savunma bağının güçlendirilmesi ve işbirliğinin artırılmasını hedefleyen PESCO bağlamında atılacak adımları şu şekilde özetlemek mümkün:
-AB'nin askeri operasyonları için üye ülkeler personel, ekipman, eğitim ve altyapı alanlarında belirgin katkı sağlayacak.
-Savunma harcamalarında düzenli artış sağlanacak. Savunma harcamalarının yüze 20'si tedarik, yüzde 2'si ise araştırma ve teknolojiye ayrılacak.
-İlk aşamada AB üyeleri arasındaki uyumu artırma ve eksikleri giderme amacıyla yeni askeri ekipman geliştirmeye yönelik projeler devreye sokulacak. Tank ve insansız hava aracı üretimi ilk akla gelen projeler arasında.
-Sonraki aşamalarda Avrupa askeri hastane merkezi oluşturulacak. Benzer bir adım lojistik alanında da atılacak.
-İlk etapta 5.5 milyar Euro düzeyinde bir kaynak devreye sokulacak.
NATO ETKİLENİR Mİ?
Aralıktaki AB Zirvesi'nde nihai hali verilecek olan PESCO'nun NATO'yu nasıl etkileyeceği de cevabı merak edilen sorular arasında. Genel kanı AB'nin bu oluşumunun NATO'ya rakip olamayacağı ve tamamlayıcı nitelikte olacağı yönünde. Her ne kadar AB savunma alanında yeni bir hamlede bulunmuş olsa da askeri imkan ve yetenekler açısından ABD'ye ihtiyaç duymayı sürdürecek. NATO ile AB arasındaki işbirliğinde son dönemde oldukça iyi bir çizgi yakalandı. AB'nin savunma alanında atacağı adımların, AB imkanlarından daha çok yararlanabilecek olması nedeniyle, NATO'yu da güçlendirici etki yaratması öngörülüyor. ‘AB ordusu' fikrinin ise üye ülkeler arasında henüz yeterli zemin olmaması nedeniyle kısa vadede hayata geçirilmesine ihtimal verenlerin sayısı oldukça az.