Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı (FRA) tarafından hazırlanan “Avrupa'da siyahi olmak” başlıklı çalışma, siyah tenli insanların günlük yaşam başta olmak üzere, iş sahası, kiralık ev bulma gibi birçok alanda maruz kaldıkları ırkçı ve ayrıştırıcı saldırıları ele alıyor.
FRA Başkanı Michael O'Flaherty rapora ilişkin yaptığı açıklamada, AB'de ayrımcılığı yasaklayan kanunların yaklaşık 20 yıl önce yürürlüğe girmesine rağmen, Avrupa'nın birçok ülkesinde siyahi vatandaşların ciddi oranda dışlama ve ırkçı tacizlerle karşı karşıya olduklarını söyledi.
O'Flaherty, 21'inci yüzyılda hala ırk ayrımı yapılmasının kabul edilemez olduğuna işaret ederek, "AB içinde siyahi insanlar, ten renklerinden dolayı kabul edilmez bir şekilde yaygın ayrımcılık ve tacizlere maruz kalıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Irkçı ve ayrıştırıcı tutum ve yaklaşımların AB bünyesinde sonlandırılması gerektiğini vurgulayan O'Flaherty, bu durumun bertaraf edilmesi için üye ülkelerin etkili, hedefe odaklı strateji ve yasalar hayata geçirmesi gerektiğinin altını çizdi.
Siyahların yüzde 30'u ırkçı tacize maruz kalıyor
AB üyesi 12 ülkede yaşayan yaklaşık 6 bin siyahiyle yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen bilgilerin ışığında hazırlanan raporda, son 5 yılda AB bünyesindeki siyah tenlilerin yüzde 30'nun sözlü ırkçı tacize maruz kaldığı, yüzde 5'inin ise fiziksel saldırıya uğradığı kaydediliyor.
Raporda, Avrupa'daki siyahi vatandaşların üçte birinin iş alanında ciddi oranda ırkçı ve ayrıştırıcı yaklaşımlara maruz kaldıkları belirtildi.
Avusturya, Danimarka, Almanya gibi ülkelerde yaşayan daha ziyade Afrika kökenli insanların sosyal yaşamın farklı alanlarında karşılaştıkları nefret söylemi ve ırkçı muamelenin ele alındığı raporda, siyah tenlilerin yüzde 15'nin özel emlak piyasasında kiralık ev bulamadıkları, Avrupa genelinde yaşayan siyahilerin yalnız yüzde 15'nin bir mülke sahip oldukları ifade edildi.
Raporda, siyah tenli kişilerin Avrupa genelinde polis ve çeşitli devlet kurumlarında görevli memurlarla ciddi sorunlar yaşadığı da yer aldı.
