Azerbaycan ve Türkmenistan, iki ülke arasında yıllardır sorun yaratan Hazar Denizi'ndeki petrol yatağı konusunu, ortak işletme anlaşması imzalayarak çözdü.
Hem Azerbaycan'dan hem de Türkmenistan'dan 140 kilometre mesafede bulunan ve "Dostluk" ismi verilen yatak artık iki ülke tarafından ortak işletilecek.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbangulu Berdimuhammedov, iki ülke dışişleri bakanlarının imza attığı törene video konferans yöntemiyle katılarak anlaşmaya verdikleri önemi ortaya koydu.
Sovyetler döneminde, 1980'li yılların sonunda Azerbaycanlı jeologlar tarafından bulunan yatak, Hazar Denizi'nde iki ülkeye ait kullanım alanlarının tam ortasında bulunduğu için "Aralık" diye isimlendirilmişti.
Sovyetlerin dağılmasının ardından yatağa Türkmenistan'da "Serdar", Azerbaycan'da ise "Kepez" ismi verilmiş, her iki ülke de bu havzanın kendisine ait olduğunu öne sürmüştü.
Yatağın hangi ülkeye ait olduğu ve nasıl işletileceği konusu, yıllardır iki ülke arasında diplomatik sorunlara neden oluyordu.
Dostluk yatağının bulunduğu alanda deniz derinliği 250 metreye kadar ulaşıyor. Petrol ise deniz dibinden yaklaşık 3 bin 500 metre derinlikte bulunuyor. Yatağın yaklaşık 60 milyon ton petrol rezervine sahip olduğu öngörülüyor.
Yatağın, petrolün yanı sıra yaklaşık 4 bin metre derinlikte, 100 milyar metreküp doğal gaz rezervine sahip olduğu tahmin ediliyor. "Azerbaycan ve Türkmenistan sorunu kendi aralarında çözdü"
Caspian Barrel Petrol Araştırmaları Merkezi Başkanı İlham Şaban, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Dostluk ismi verilen yatağın ortak işletilmesi konusunda imzalanan anlaşmayla Azerbaycan ve Türkmenistan arasındaki enerji iş birliğinde yeni bir sayfa açıldığını söyledi.
Şaban, Sovyetler döneminde Hazar'ın Sovyetlere ait kısmının Rusya, Kazakistan, Azerbaycan ve Türkmenistan arasında dört ekonomik alana bölündüğünü, sözü geçen yatağın, Azerbaycan ve Türkmenistan alanlarının tam kesiştiği noktada kaldığını belirtti.
Azerbaycan ve Türkmenistan'ın bağımsızlıktan sonra yatağı işletmek için ayrı ayrı üçüncü ülkelerin şirketleriyle anlaşmalar yaptığını hatırlatan Şaban, yine iki ülkenin itirazlarıyla bu anlaşmaların feshedildiğini ve yatağın işletilmeden kaldığını kaydetti.
Şaban, Azerbaycan'ın Hazar'da mevcut yatakları nedeniyle denizaltı petrol ve doğal gaz ulaşım hatlarına sahip olduğunu, dolayısıyla yeni yataktan çıkarılacak petrolün kıyıya daha kolay ve az masrafla ulaştırılabileceğini kaydetti.
Azerbaycan'da petrol üretiminin mevcut yatakların uzun zamandır kullanılması nedeniyle azaldığını belirten Şaban, yeni yatağın petrol üretimini istikrarlı hale getireceğini ifade etti.
Şaban, "Dostluk" yatağından çıkarılacak doğal gazın Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ve Trans Adriyatik Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TAP) ile Avrupa'ya da ulaştırılabileceğini söyleyerek "Hazar'ın yasal statüsünün 2018'de belirlenmesiyle Azerbaycan ile Türkmenistan arasındaki petrol yatağıyla ilgili sorunun çözümü de kolaylaştı. Hazar'ın yasal statüsünün belirlendiği anlaşmada, 'tartışmalı yataklar konusunu taraf ülkeler kendi aralarında çözecek' şeklinde bir madde vardı. Azerbaycan ve Türkmenistan da öyle yaptı. Sorunu kendi aralarında çözdü." diye konuştu. "'Dostluk' yatağından Türkiye de faydalanacak"
Azerbaycan ve Türkmenistan'ın Türkiye ile üçlü iş birliği platformuna sahip olduğunu hatırlatan Şaban, şunları söyledi:
"Türkmenistan'ın Hazar'da ürettiği petrol, Türkiye'nin Ceyhan limanı aracılığı ile dünya pazarlarına çıkarılıyor. Türk şirketleri yaklaşık 30 yıldır Türkmenistan'daki enerji projelerinde yer alıyor. 'Dostluk' yatağında 100 milyar metreküp doğalgaz olduğu kanıtlansa bu doğalgaz Türkiye pazarına çıkarılabilir. Dolayısıyla 'Dostluk' yatağından Türkiye de faydalanacak."